Metropol hayatına nefes aldıran insan odaklı tasarım: Urban Bloom
Urban Bloom, yoğun metropol yaşamı içerisindeki şehir sakinlerine nefes alma imkanı sunan, insan odaklı bir kentsel tasarım. Geri dönüştürülmüş ahşap paletler ve dev plastik toplar; binalar arasındaki boşluğu doldurarak kullanıcıları, alana davet ediyor.
İnsanların olması gerektiği yerler ve olmak istedikleri yerler arasındaki boşlukların giderek genişlediği şehir hayatında; kalabalıklaşmış şehirler gün geçtikçe normalleşiyor. AIM Architecture ise, şehir yaşamının bu karmaşasında insanlara keyif veren bir alan oluşturmayı hedefliyor.
Urban Bloom, URBAN MATTERS programının bir parçasını temsil ediyor. URBAN MATTERS, şehirlerdeki uygun alanları daha yüksek yaşam kalitesi sunacak şekilde yeniden şekillendiren bir program. Otomobil markası MINI de Şangay'daki MINI Living Binası başta olmak üzere, bu kentsel gelişim programına katkı sağlıyor.
Urban Bloom, tasarım odağını ve altyapı ihtiyaçlarını kenara bırakarak, kullanıcı konforu ve ilgisine yönelik bir deneyim sunuyor. URBAN MATTERS ile iş birliği içinde açılan bu bahçe, şehirciliğe yeni bir soluk getirip şehri canlandırmayı amaçlıyor. Projenin gerçekleştirildiği alan ise, öncesinde otopark olarak kullanılıyordu. Urban Bloom’un, tamamen yapay malzemelerle inşa edilen, insan odaklı projesi ile alan; ideal bir kentsel vahaya dönüşüyor.
Pop-up bir bahçe olan Urban Bloom, şehir karmaşası içindeki insanlara keyif vermeyi hedefliyor. Balon benzeri formlar renkli yapay yaprakları tutuyor. Balonlar, avlu üzerinde ağaç yaprakları gibi süzülerek, alanda aynı zamanda gölge alanlar da oluşturuyor. Modüler paletler arasına, çiçek çeşitleri ve bitki örtüsü yerleştiriliyor. Çiçekler açtıkça platform dikkat çeken bir bahçeye dönüşüyor.
Konutları, ofisleri, restoranları, mağazaları ve okulları harmanlayan popüler Anfu Caddesi; bu konsepti tanıtmak için de ideal koşulları projeye sunuyor. Şangay’da 30 katlı kulelerle 3 katlı evler, günümüzde yan yana bulunmakta. Bu ölçek karmaşası, Şangay’ın karakterini oluşturduğu gibi, kentlileri de artık rahatsız etmiyor.
Urban Bloom da bu metropol şehirde, yeni bir yaşam alanı oluşturmak için yıkım yapmaya gerek olmadığını savunuyor. Bir diğer deyişle proje, şehirlerdeki uygun alanların değerlendirilmesinin yeterli olduğunu gösterme çabasında.
Ziyaretçiler, projede alanı keşfetmeye ve isteklerini kendi bakış açılarıyla yorumlamaya teşvik ediliyor. Bitkilerin ışığa doğru büyümesi gibi, Urban Bloom da ziyaretçilerinin davranış şekline göre hareket kazanıp karakterize oluyor.
Projeye dair bir diğer önemli nokta ise; sürdürülebilirlik. Baktığımızda, Şangay gibi büyük şehirler, günümüzde sürekli olarak atık üretiyor. Şehir sakinlerinin doğal yaşam kaygısını göz önünde bulunduran proje de bu doğrultuda; tamamen sürdürülebilir bir şekilde tasarlanıp geri dönüştürülmüş malzemelerden inşa ediliyor.
Geri dönüştürülebilir ahşap paletler, farklı türden kullanım senaryolarına olanak sağlayan kademeli platformlar oluşturuyor. Dalgalı yapı, gündelik toplantılara, mini konferanslara, açık hava tiyatrolarına ve oturma yerlerine imkan sağlıyor.
Hızla değişen şehirdeki pek çok diğer etken gibi Urban Bloom da, şehirde geçici bir konumda. Ancak buna rağmen, kentsel mekandan keyif almanın önemini hatırlatarak kullanıcıya şehir karmaşasında bir etkinlik alanı sunmayı amaçlıyor.
Proje | Urban Bloom |
Mimar | AIM Mimarlık, URBAN MATTERS |
Yer | Şangay, Çin |
Kategori | Tesisatlar ve Yapılar |
Tasarım Ekibi | Wendy Saunders, Vincent de Graaf, Javier Paz Taibo, Shirley Woo |
Etkinlik Organizatörü | Design Shanghai, URBAN MATTERS by MINI |
Alan Sağlayıcı | YL Entertainment & Sports, URBAN MATTERS by MINI |
İnşaat | Wenyuan Tan |
Alan | 330 m2 |
Proje Yılı | 2018 |
Fotoğrafla | URBAN MATTERS, CreatAR Images |