Kullanıcı odaklı bir kompleks: Koç Üniversitesi Tıp Bilimleri Kampüsü
Konsept tasarımı ve medikal planlaması Cannon Design tarafından hazırlanan Koç Üniversitesi’nin Tıp Bilimleri Kampüsü, İstanbul’un Topkapı semtinde bulunuyor. Proje; doktorlar, hemşireler, profesörler, öğrenciler ve yönetim ekibi gibi farklı gruplardan temsilcilerle birlikte kurulan tasarım atölyeleriyle geliştiriliyor.
Projenin ilk aşamasının tamamlanmasının ardından, yapı yönetmeliğinde gerçekleşen değişiklikler sebebiyle Kreatif Mimarlık’ta sürece dahil ediliyor. Bir araştırma merkezi olarak kullanılması planlanan yapı, ileride doğabilecek ihtiyaçlara da cevap verebilecek esneklikte tasarlanıyor. Disiplinler arası diyaloğungüçlendirilmesi ve iş birliğinin teşvik edilmesi de proje tasarım kriterleri arasında yer alıyor.
Araştırma ve eğitimprogramlarına ek olarak üniversite hastanesi, 440 yatak kapasitesine sahip. Aynı zamanda projeninilk etabında yer alan akademik eğitim ve mesleki uygulamaalanları da birbirini besleyecek mekânsal kurguyla tasarlanıyor. Henüz inşası tamamlanmamış olan kuzeybatı cephesindeki ikinci etapta ise hemşire okulu, yurt,teknopark ve sosyal tesislerin yer alması planlanıyor.
Koç Üniversitesi’nin Rumelifeneri’nde yer alan mevcut kampüsü, projenin konsept tasarımaşamasında mimarlar için yol gösterici bir unsur oluyor. Sürekliliğin hâkim olduğu Rumelifeneri kampüsündeki geleneksel tasarım; modern form ve malzemelerle yeniden ele alınıyor.
Kullanılan geniş saçak ve cumba detaylarıyla geleneksel Türk mimarisine atıfta bulunuluyor. Kütle yerleşimi, arsa boyutları, ihtiyaç programı ve sürdürülebilirlik gibi kavramlar tasarım aşamasındaki önem verilen kriterler arasında yer alıyor.
2012 yılında inşasına başlanan proje, dar ve uzun bir arazide konumlanıyor. İki adet uzun dikdörtgen kütleden oluşan yerleşke 2016 yılında kullanıma açılıyor.Güneyde kalan az katlı kütle, eğrisel bir cepheyle diğer kütleden ayrılıyor. Böylece kuzey bloğu ve iki bina arasında kalan atriyum doğal ışıkla aydınlanıyor.
İç ve dış mekân arasındaki bağın güçlenmesi için tasarlanan atriyumlar sayesinde asma kat ve bodrum katlar daha fazla gün ışığına sahip oluyor. Aynı zamanda bu mekanlarla kamusal bir gereksinim de karşılanıyor. Kompleksin kente doğru açılması sağlanarak davetkar bir tutum sergileniyor. Güney ve kuzeyde yer alan iki blok, polikliniklerin üzerinde konumlanan terasla birbirine bağlanıyor.
Binanın girişi doğu cephesine, dikdörtgen bloğun kısa kenarına yerleştiriliyor. Hasta yatak odaları kuzey ve güney cephelere yerleştirilerek doğal ışıktan optimumfayda sağlanıyor. Kampüsün tüm kullanıcıları için konfor standartları artırılıyor. Derslikler, laboratuvarlar,ofisler, hasta ve yoğun bakım odaları gibi mekanlarla; kafeterya ve yemek salonu gibi servis birimlerinin birbirleri arasında güçlü bağlantılar kuruluyor.
Proje içerisindeki sirkülasyon yolları, Tıp Bilimleri Kampüsü’nü diğer sağlık yapılarından ayırıyor.Hastalar, öğrenciler, akademisyenler veya ziyaretçiler gibi çeşitli kullanıcı gruplarının; farklı sirkülasyon yollarını kullanarak sınırlı alanlarda bir araya getirilmesi tasarımcıların zorlandığı noktalardan biri oluyor.
Birçok kullanıcı profili düşünülerek tasarlanan bu yapı, aynı zamanda sürdürülebilir özellikleriyle de dikkat çekiyor. İnşaat ve bakım maliyetlerinin azaltılması da göz önünde bulundurularak yapıda, kolay temizlenebilir, az bakım gerektiren materyaller tercih ediliyor. Mimarlar bu projede sağlık, eğitim ve konforu bir araya getirerek minimal hatlara sahip huzurlu bir mekân oluşturmayı hedefliyor.
Proje | Koç Üniversitesi TıpBilimleri Kampüsü |
Mimarlar | Cannon Design, KreatifMimarlık |
Yer | İstanbul, TÜRKİYE |
Yıl | 2016 |
Alan | 240.000 m² |
Fotoğraflar | Yerçekim Mimari Fotoğraf |