Kiremit kabuğuyla doğanın içine gizlenmiş bir konut: Tile Nest House

Yapının konumlandığı bölgede eski çağlardan kalma bir mezarlığın olduğu düşünüldüğü için bunu ortadan kaldırmak amacıyla inşaata başlamadan önce var olan toprak tabakası kazılıyor. Eski toprak tabakası kaldırıldıktan sonra kazılmış olan alanın da tasarıma dahil edilmesine karar veriliyor. Bu sayede jeotermal enerjiden yararlanılması hedefleniyor.

“KiremitYuvası” olarak adlandırılmış olan bu proje, mimarlarının aktardığına göre MS 5. Ve 12. yüzyıllar arasında Kuzey Avrupa’da kullanılan antik çukur evlerden esinlenilerek tasarlanıyor.

Bu sayede evin mimari tasarımı kıvrımlı bir ifade kazanıyor. Aynı zamanda yapı, kiremit kabuk sayesinde dışarıdan gözenekli bir görünüme sahip oluyor. Yapının iç kısmında ise geniş boşlukların olduğu mekanlar bulunuyor.

Yapıda bulunan iki katmandan biri olan dış kabuk, havada asılıymış hissi oluşturacak şekilde pek çok kiremitin birleşiminden meydana geliyor. Orta katman ise farklı yükseltilerdeki açıklıklarla dıştaki katmana açılıyor.

Vietnam’daki yapılarda oldukça fazla kullanılan bir malzeme olan kiremit, bu yapıda diğerlerinden farklı bir şekilde kullanılarak ince metal çubuklarla birbirine bağlanıyor. Böylece kiremitlerin arasından süzülen güneş ışığı mekana doğal ve aydınlık bir atmosfer katıyor.

Yapının malzeme paletinde çelik, brüt beton, ahşap ve yapıya sıra dışı bir görsellik katan kiremit yer alıyor. Kullanılan malzeme çeşidinin sınırlı tutulmuş olması minimalist bir tasarım yaklaşımının benimsendiğini gösteriyor.

Tasarım ekibi yapının varlığını görerek, dokunarak ve hissederek ortaya koyduğunu ifade ediyor. Aynı zamanda yapıyı “doğayla bütünleşik bir mimari” olarak tanımlıyor. Kullanılan geleneksel kiremit malzeme seçimi ve çağlar öncesine dayanan tasarım ilkeleri sayesinde geçmişe atıfta bulunan bir yapı ortaya çıkıyor.