Kiliseden hapishaneye: Kurtuluş Cami

Kurtuluş Cami Kuzey ve Batı Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Kuzey ve Batı Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Mimarı Sarkis Balyan olan ve Ermeniler tarafından inşa edilen kilise, yapıldığı dönemde Türkiye’deki en büyük kiliselerden biri olarak biliyordu. Kilise işlevinin ardından yaklaşık 50 yıl hapishane olarak kullanılan yapı 1980-85 tarihinde “Kurtuluş Cami” ismiyle ibadete açıldı.

Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Güneydoğu Anadolu bölgemizde bulunan Gaziantep, tarihin en büyük ticaret yolu olan İpek yolunun üzerindedir. Tarihi eski taş devirlerine kadar uzanan Gaziantep’te çok kültürlü bir hayat yaşanıyordu. Türklerle birlikte Ermenilerin de yaşadığı bu topraklar da 19. yüzyıldan itibaren imar faaliyetleri artıyor. Ermeniler tarafından başta bu yazı da konu edindiğimiz Surp Asdvadzadzin Kilisesi inşa ediliyor.

Surp Asdvadzadzin Kilisesi (Meryem Ana Kilisesi) bugün Gaziantep Şahinbey ilçesi Tepebaşı mahallesinde bulunuyor. Kilise inşa edilemeden önce 1873 tarihinde burada var olan kilisenin Gregoryen Ermenileri tadilat görmesini istedi fakat daha dayanıklı olması adına yeni bir kilise inşa edilmesine kararı veriliyor. Ermeni Gregoryan Kilisesi kente hakim olacak bir konuma yeni ismiyle “Surp Asdvadzadzin Kilisesi'ni” 1892 tarihinde inşa ediyor.

Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Bugün oldukça heybetli görünen Surp Asdvadzadzin Kilisesi, yapıldığı dönemde en büyük kiliselerden biri olarak tanınıyordu. Kilisenin mimarı; Beylerbeyi Sarayı, Çırağan Sarayı ve Pertevniyal Valide Sultan Cami gibi İstanbul’un gözde eserlerini çalışmış olan Ermeni asıllı mimar Sarkis Balyan olduğu biliniyor.

Kurtuluş Cami Planı (H., Güllü ; M. Karabekmez’den)
Kurtuluş Cami Planı (H., Güllü ; M. Karabekmez’den)

Doğu-batı yönde dikdörtgen plana sahip olan yapının iç mekanında ise haçvari güney- kuzey yönde uzanan kolları bulunuyor. Merkezi bölüm yüksek kasnaklı kubbeyle örtülüyor. Girişin bulunduğu bölüm mihraba dik üç sahına ayrılıyor. Apsisin iki yanında yapıldığı dönemde pastoforium odası olarak kullanıldığı tahmin edilen odalar yer alıyor.

Kurtuluş Cami Güney Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Güney Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Gaziantep ve çevresinde iki renkli taş kullanımının oldukça yaygın olarak karşılaşıyoruz. Yapının cephelerinde kireç taşı; süslemelerinde bazalt taşı kullanılıyor. Böylelikle yapıda iki renkli taşın bir arada kullanımıyla hareketlilik sağlanıyor. Kilisenin taş ustası Sarkis Kadehciyan çalışıyor. Kilisenin çanı ise Brezilya’da üretilerek Anadolu'ya getirilmiş ve bugün Gaziantep deki müzede muhafaza edildiği biliniyor.

Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Surp Asdvadzadzin Kilisesi, 1915’de Ermenilerin kenti terk etmesi ve cemaatinin azalmasıyla kilise işlevi sona eriyor. Yapının en ilginç özelliği ise hapishane işleviyle kullanılması oluyor. 1930-80 yıllarında adalet bakanlığının kullanımına tahsis edilen kilise yaklaşık 50 yıl kadar hapishane olarak kullanılıyor. Hapishane olduğu süreçte pencerelere demir parmaklıklar ekleniyor ve bazı açıklıklar da kapatılıyor. Hapishane işlevi verildiği sırada yapı maalesef yer yer tahribata uğradığı gözlemleniyor. 1980-85 tarihinde yapıya minare ve mihrabın eklemesiyle de cami olarak ibadete açılıyor ve Kurtuluş Cami ismini alıyor.

Kurtuluş Cami Doğu ve Kuzey Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Doğu ve Kuzey Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Cami işlevi verilirken yapının beden duvarı üzerinde yükselen dört köşeli çan kulesinin bir kısmı yıkılıp üzerine tek şerefeli silindirik gövdeli minare inşa ediliyor. Daha sonraki tarihlerde de de ikinci minare yapılıyor.

Caminin tüm cephelerinde kat kat kademeli süslemeler yer alıyor. Sıklıkla verilenpencerelerle çok katlı bir yapı izlenimi yakalanıyor. Cephelerde yuvarlak kemerli çökertmeler içerisinde altta ve üstte olmak üzere iki sıra halinde pencere düzeni görülüyor. Üstte bulunan sırada ikiz pencereler, alt sırada ise ince uzun yuvarlak kemerli açıklıklar veriliyor. Çatı alınlığında ise yuvarlak pencerelerle hareketlilik sağlanıyor.

Kurtuluş Cami Batı Cephe Girişi (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Batı Cephe Girişi (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Yapı genel olarak Gotik mimari üslubunun izlerini barındırıyor. Pek çok giriş bulunmasıyla birlikte batı cephede süslemenin yoğunlaşmasından ötürü ana girişin bu cephe olduğu anlaşılıyor. Cephenin en alt kesiminde yatay ve dikey panolara bölünerek oval kabartmalı ve oymalı süslemeler, dekoratif yivli sütun ve korint sütun başlığıyla hareketlilik sağlanıyor.

Kurtuluş Cami Kuzey ve Batı Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Kuzey ve Batı Cephe (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Mihrap Duvarı (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Mihrap Duvarı (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Yapının içerisine girildiğinde harimdeki haç kolları net olarak görülebiliyor. Haç kollarını ayıran yuvarlak kemerde, ayaklarda ve pencere sövelerinde dış cephede olduğu gibi çift renkli taş uygulaması devam ediyor. Yapı camiye çevrilirken harimin güney cephe ortasında bulunan pencere kapatılarak mihrap nişi ekleniyor.

Kurtuluş Cami Doğu Duvarı (Fotoğraf: Merve Nur Türker)
Kurtuluş Cami Doğu Duvarı (Fotoğraf: Merve Nur Türker)

Harimin doğu kolunda kilise olarak kullanıldığı dönemden kalma apsis yer alıyor. Geniş yuvarlak kemerli apsisin iki yanında çift dekoratif sütunları bulunuyor. Apsis kemeri alınlığında dışa taşkın bir kabartmalı süsleme yer alıyor. Apsisin her iki yanında da birer yuvarlak kemerli nişler mevcut ve bu nişlerin önlerinde ikinci bir yuvarlak kemer ve üçgen alınlık bulunuyor.

Yolunuz Gaziantep’e düştüğünde pek çok serüvene tanıklık eden heybetli Kurtuluş Cami’ni görmenizi tavsiye ediyorum.