Keşif odaklı tasarım: Fields Play Structure
Sınırlandırıcı herhangi bir net işlevi veya standardı bulunmayan Five Fields Play Structure, çocukça keşifler için tasarlanmış bir oyun alanı. Proje; açığa çıkan, keşfedilebilir alanlar ve oyunlar yoluyla çocukların hayal gücünü geliştirmeyi hedefliyor.
60 yıl önce planlanmış bir mahallenin eğimli arazisinde yer alan oyun yapısı; mahalledeki çocukların ortak bir arka bahçenin keyfini çıkarmasını sağlıyor. 1950'lerin başlarındaThe Architects Collaborative (TAC) tarafından tasarlanan Five Fields mahallesi; topluluğun ortak kullanımına sunularak, arazi geliştirme ve topluluğu büyütme hedefiyle inşa ediliyor.
Kuruluşun ardından geçen 60 yıl içerisinde ev sahipleri değişiyor ancak ortak araziye olan ilgi kullanıcı tarafından devam ediyor. TAC, başlangıçta da pilot proje olarak tasarladığı bu mahallede, deneysel ruhu yaşatmak ve devam ettirmek istiyor. Bu doğrultuda, çocuklar için hem güvenli hem de heyecan verici bir yapı hedefleniyor. Net işlevsel unsurlar olmadan, çocukların hayal güçlerinin sınırlarını zorlayabileceği bir alan tasarlanıyor.
Five Fields Play Structure; mahalledeki kolektif deneyimi, bir anıt gibi temsil ediyor. Yapı; bir yandan topluluk tarafından büyütülen tüm çocukların, keşif ruhunu beslerken; diğer yandan çocukların küçük yaşlarından itibaren hayal kurmalarının ve oyun oynamalarının gerekliliğini vurguluyor.
Matter Design'dan Brandon Clifford ve FR | SCH Projects'den, Michael Schanbacher tarafından tasarlanan Five Fields Play Structure’ın yapımı, 2016 yılında tamamlanıyor.
Çocuklara yönelik bir oyun yapısı tasarlamak, benzersiz ve zorlu bir projedir. Yetişkinlerin günlük yaşamlarında erişilebilirliği ve işlevi yöneten net standartlar olsa da, oyun ne standarttır ne de tam anlamıyla işlevseldir."
Clifford ve Schanbacher, çocukların hayal gücüne dayalı bir oyun alanı oluşturmanın zorluğunu bu sözlerle belirtiyor.
Oyun, doğası gereği belirsiz olma özelliğine sahip ve belirli koşullarla da kontrol edilemeyen bir eylem. Çocukların hayal gücü sınırsız olduğu gibi, oluşturdukları oyunlar da sonsuz oluyor.
Bu doğrultuda oyun yapısı; çocukları belirli, direktif kullanımdan kurtarmayı hedefliyor. Tüm kullanıcıların bireysel dünyalarını oluşturmaları isteniyor. Oyun alanı, çocukları ahşap hacimler içinde hayal gücüne yönelterek, hareket özgürlüğü tanımlıyor.
Oyun alanı, çocuk ergonomi ve boyutlarına göre uyarlanmış olsa da, yetişkinler tarafından da kullanılabiliyor. Hem fikirlerini özgürleştirmek hem de eğitimlerine yardımcı olmak için, tasarımda çocuk kullanıcılara öncelik veriliyor. Yetişkin kullanıcılar ise, çocukluklarını anımsamaya ve yeniden keşfetmeye davet ediliyor. Yapı, her yaştan insan için kolektif bir hayal etme alanı oluşturuyor.
Eğimli bir alanda yer alan oyun yapısı, her biri açık renkli ahşaplarla kaplanmış, bir dizi dörtgen prizma bölümden oluşuyor. Bu elemanlar, yapı boyunca çeşitli noktalarda birbirine geçiyor ve bağlanıyor. Bir noktada gergin halatlarla sağlanan bu bağlantı, çocuklara eğlenceli bir parkur sunuyor.
Kutulardan biri uzun gözetleme kulesi oluşturuyor, diğeri 20 metrelik zipline için atlama noktası sağlıyor. Arazinin eğimi sayesinde, yapı uzadıkça toprak zeminden uzaklaşıyor ve konsolun altında bir sığınak oluşturuyor.
Tasarımcı Johanna Lobdell'in renkli grafikleri; net bir kural oluşturmadan, girişleri ve kullanım alanlarını gösteriyor. Bu noktalarda, çocuklar dikey bir tüpün içinden geçebiliyor veya kendilerini bir çıkıntının üzerine çekebiliyorlar. Tasarımlar ile belirlenen hedefe, birçok erişim yolu sağlanıyor ve çocukların seçenekler arasında kendi yollarını oluşturmaları isteniyor.
Merdiven ve kapı gibi mimari öğeler, alışılmışın dışında kullanılıyor. Çocuklar oyun yapısına birbirinden farklı yöntemlerle erişebiliyor. Oyun alanı boyunca hareket, çıkmazlarla sonuçlanıyor. Fakat bu çıkmaz alanlar, çocuklar için manzaraya bakan keşif noktaları oluşturuyor.
Yükseltilmiş hacimler, gizli eşikler oluşturmak üzere belirli noktalarda çakışıyor. Keşfedilebilir alanlara ulaşmanın çeşitli yolları bulunuyor; küçük çocuklar yerde sürünerek ilerlerken, daha büyük olanlar tırmanmayı tercih ediyor.
Çeşitli öğelerden oluşan yapı, duyuları harekete geçirerek, her kullanıcının deneyimini artırıyor. Çocukların öğrenme şekillerinin farklılığından yola çıkılan oyun ortamında, birbirinden çeşitli katılım araçları sunuluyor. Görsel, işitsel ve kinestetik öğeler, farklı kullanım anları oluşturuyor.
Five Fields Play Structure, çocukların eğlenerek öğrenmelerini sağlamayı hedefliyor. Topluluk oyunları için güvenli bir alan oluşturarak, hayal gücünün hüküm sürmesine izin veriyor. Oyun yapısı, TAC’ın topluluk paylaşımına verdiği önemin devamını getiriyor.
Mahallenin, toprakla ve birbirileriyle olan ilişkisi, çocuklardan itibaren güçlendirilmeye çalışılıyor. TAC’ın mirasını devam ettiren oyun yapısı, önceden var olan salıncaklar, kaydıraklar ve bir kum havuz gibi klasik oyun ekipmanlarının yanında yer alıyor.
Proje | Fields Play Structure |
Yıl | 2016 |
Yer | Lexington, MA |
Alan | Five Fields Mahallesi ortak arazisi |
Boyut | 10.7m2 - 10.1m uzunluğunda, 5.5m yüksekliğinde, 1.2m genişliğinde, 20m zipline |
Malzemeler | Ahşap |
Program | Oyun Yapısı |
Tasarım | Brandon Clifford, Michael Schanbacher |
Grafik Tasarım | Johanna Lobdell |
Fotoğraflar | Brandon Clifford |
Proje Ekibi | Dar Adams, Courtney Apgar, Josh Apgar, Michael Leviton, Daniel Marshall, Chris McGuiness, Dan Roseman |
Çocuk Danışmanlar | Liam Apgar, Mack Apgar, Bella Dubrovsky, Sam Leviton, Ainsley Schanbacher, Judson Schanbacher |
Ödüller | AZ Award, Azure Magazine (2017) Best of Design Award Winner, Small Spaces, The Architect's Newspaper (2017) Honor Award, Small Projects Design Awards, BSA Design Awards (2017) Award Winner, Small Projects Awards, AIA Design Awards (2018) Citation, Innovative Play; Ambition in a Small Project, AIA New England (2018) |