Havada asılı duran ağaçlardan bir yapı: Light Of Life Kilisesi
Light of Life Kilisesi, sade iç mekanı ve sahip olduğu aydınlık atmosferi ile Protestan ilkelerine uygun bir ibadet alanı olarak inşa ediliyor. Çevresindeki doğal ortamla harmanlanan kilise, iç mekanda dik şekilde asılan ağaçlardan oluşturulmuş kubbesi ve cam cepheleriyle dikkat çekiyor.
Light of Life Kilisesi (Hayat Işığı Kilisesi), Güney Kore’nin başkenti Seul'den, 30 km uzaklıktaki Gapyong'da, Bori Dağı'nın güney tarafında konumlanıyor. Emekli misyonerler için köy projesinin merkezinde yer alan yapı; Protestan ve Presbiteryen topluluğu, Nam Seoul Grace Kilisesi tarafından başlatılıyor.
Köyün merkezinde yer alan kilise, yalnızca pazar ayinlerinin kabulünde değil haftanın her günü açık olup tefekkür, dua yeri olarak hizmet ediyor. Yapı içerisinde dini inzivaya ayrılan konaklama kısmı, restoran ve kafe hizmetleri ile yüz kişi ağırlayabiliyor.
Proje; 2008 yılında, Kore ve Rusya arasında çalışan bir girişimcinin, kilise papazı Hong Jung-Gil'e büyük miktarda Sibirya kırmızı sedir ağacı bağışlaması ile başlatılıyor. Shinslab Architecture ve IISAC tasarımı olan kilisenin, 2011 yılında başlayan inşa süreci, 2014’te tamamlanıyor ve yapı hizmete giriyor.
İçerisinde bulunduğu dağlık ve ormanlık alan üzerindeki etkisi aza indirgenmek istenilen yapı; kamufle edilmeye çalışılıyor. Yapının 1500 m2’lik zemin alanı; parselin en düz kısmında, pilotiler üzerinde güneye bakacak şekilde yerleştiriliyor. Böylece alanın, daha açık bir şekilde görülebilmesi sağlanıyor.
Çevresindeki doğa ile harmanlanan kilise, cam cephesi sayesinde doğanın atmosferini yansıtıyor. Cam ve polikarbonat gibi yansıtıcı ve şeffaf malzemelerden oluşan binanın dış kaplaması, doğanın görüntüsünü yansıtmaya ve binanın kütle etkisini azaltmaya çalışıyor.
Dış cepheden oldukça farklı olan kilisenin ana ibadet alanı; beklenmedik bir iç kütle ve bambaşka bir dünya ortaya koyuyor. İbadet mekanı, yarım küre şeklindeki kubbe ile örtülmüyor ve kubbe yüzeyi ormandaki ağaçlar gibi, dik duran kırmızı sedir gövdelerinden oluşuyor.
Protestan inancı, her tür putperestliğe karşı mücadele etme ilkesi doğrultusunda, ibadet yerlerinde resim ve heykel bulundurmayı yasaklıyor. Benzer şekilde, şekilsel kutsallığı reddeden ana ibadet alanı da basit şekilde biçimlendiriliyor. Proje, Hristiyanlığın sembolik yönlerini Protestanlık ilkeleri dahilinde göstererek; ayinsel, felsefi, manevi ve sanatsal bakış açısıyla duyguları ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Tarih boyunca Katolik Kiliseleri haç biçimli bazilikalarla temsil edilirken, Protestan kiliseleri dairesel bir plan oluşturuyor. Daire plan şeması; kilise içindeki hiyerarşinin kaldırılmasını, inananların birliğini ve ilahi güç önünde insan eşitliğini temsil ediyor.
Asma ağaç gövdelerinin oluşturduğu dairesel düzen, erken dönem Protestan ibadethanelerinin biçimlerini yansıtıyor. Benzer şekilde daire plan şeması, Luther'in savunduğu evrensel rahipliği sembolize ediyor ve inanışa göre ilahi güç ile kişisel karşılaşmaya izin veriyor.
İbadet mekanı, yarım küre bir kubbe ile örtülüyor. Bu kubbe, Pantheon'da veya Rönesans döneminin diğer yapılarında görülebileceği gibi, bir bütün olarak dünyayı temsil ediyor.
Kubbenin yüzeyi, kesilmiş kırmızı sedir gövdelerinin uçlarından oluşuyor. Yatay olarak dizilen kesme odunun aksine, tüm ağaç gövdeleri ormandaki ağaçlar gibi dik duruyor. Hepsi birbirinden farklı olan 834 parça, dirilişi temsil ediyor.
Ağaç gövdelerini havada askıya almak projenin en zorlayıcı yanı oluyor. Kubbenin çeperindeki zemine oturan ağaç gövdeleri, kubbeyi oluşturan sedirlerin asıldığı çelik ızgara yapısını taşıyor. Izgara yapısında her kesişme noktasına bir ağaç gövdesi asılıyor. Daha ince hatlardan yapılmış alt gridal çelik yapı, herhangi bir sallanma hareketine karşı, ağaç gövdelerini sabit tutuyor ve kubbenin derinliğini destekliyor.
Sedir kubbenin üstü, ışık geçişini engellemeyen cam piramitle kapanıyor. Işık; önce cam piramitten, sonra ahşap ve çelik kubbe içinden engele takılmadan geçiyor. Işık, ağaçlara temas ederek renkleniyor ve bir vücut kazanmış gibi görünüyor. Filtrelenen ışık, doğayla uyum içinde ferah ve aydınlık bir atmosfer oluşturuyor.
İbadet alanının ortasında Hristiyanlığın sembolü olan Haç; ince ve kırılgan şekliyle kıymetli bir görünümde tasarlanıyor. İbadet edenlerin tüm bakışlarının doğal olarak çevrildiği merkezi konumu, yalnızca haç sembolünün hak edeceği düşüncesiyle merkeze yerleştiriliyor.
Ark kaynağıyla masif alüminyumdan yapılmış olan haçla tasarımcılar; hem yaşanan acıları hem de umudu yansıttıklarını dile getiriyorlar. Su dolu havuzun ortasına dikilen haç sembolüne yaklaşmak için sudan geçmek gerekiyor. Havuzun varlığı, açık şekilde vaftizi simgeliyor. Havuzu geçme zorunluluğu ise; İsrail halkı tarafından hem Kızıldeniz'in hem de Şeria Nehri'nin geçilişini sembolize ediyor.
Proje | Light of Life Church (Hayat Işığı Kilisesi) |
Mimarlar | IISAC, shinslab architecture (Tchely SHIN Hyung-Chul et Claire SHIN) |
Alan | 4109 m² |
Yıl | 2014 |
Konum | Gapyeong-gun, Güney Kore |
İşveren | Nam Seoul Grace Kilisesi |
Yapı mühendisi | Bollinger & Grohmann, AIST |
Makina mühendisi | G.I. Engineering |
Maliyet yönetimi danışmanlığı | HanMi Global |
Müteahhit | ELAND construction, Kdome |
İnşaat denetimi | shinslab, MOON Bo-Yeon |
Fotoğraf | Jin Hyo-Sook, Lee Dong-Hwan |