Döşeme artıklarından inşa edilen tatil evi: Saltviga House

Kolman Boye Architects’in kurucu ortakları olan Erik Kolman ile Victor Boye, Danimarkalı döşeme markası Dinesen'in üretimleri sonucu ciddi miktarda ahşap artığı oluştuğunu tespit ediyor. Marka, hem geleneksel hem ısmarlama zeminlerin üretimine odaklanırken artıkların büyük bölümü yüksek kaliteye sahip oluyor. Mimarlar, bu hurdaların yakacak yerine nitelikli bir mimari ürünün parçası olabileceğini düşünüyor.

Saltviga House, Skagerrak denizine bakan bir kayalık üzerinde doğal bitki örtüsü içinde yer alıyor. Projenin konumu, doğal malzemelerin yeniden kullanılması için ideal bir atmosfer sunuyor. Bir diğer yandan malzeme tercihi yerel geleneksel mimariye atıf taşıyor. Kolman Boye Architects, tarih boyunca süren yakınlarda bulunan malzemelerden ev inşa etme yaklaşımının bugün nasıl olacağını keşfetmeyi hedefliyor. Geleneksel malzeme bilgisi, kaynakların yeniden kullanılması üzerine yapılan araştırmalarla destekleniyor.

Artık parçaların verimli bir şekilde kullanılması, çeşitli araştırma ve hesaplama süreçleri sonucu gerçekleşiyor. Parçalar renk, boyut, nicelik ve nitelik özellikleri açısından sınıflandırılıyor. Parçaların nasıl birleştirileceği, katmanlaşmanın nasıl olacağı önceden hesaplanıyor. Bu süreçte parçaların teknik özelliklerinin belirlenmesinin yanında deneysel çalışmalar yapılıyor. Bir dizi 1/1 ölçekli model üretiliyor.

Kaplamaya ek olarak binanın strüktürü de ahşap bazlı malzemeler ile inşa ediliyor. Geri dönüştürülmüş meşe parçalar ile binanın duvarları ve çatısı tamamen kaplanıyor. Her türlü ahşap elemanların üretim ve montaj süreçlerinde marangozlar ve tedarikçiler aktif olarak yer alıyor.

Dinesen’den üretim artığı olarak alınan 12.000'den fazla meşe parçası, mümkün olan en verimli şekilde tekrar kesiliyor. Kesilen, delinen ve katranla ön işlemden geçirilen parçalar sahaya tamamen hazır şekilde getiriliyor. Montaj sürecinde, her bir meşe elemanı hassas bir şekilde kullanılarak çok katmanlı sağlam bir cephe karakteri geliştiriliyor.

Saltviga House, Norveç'in güneydoğusunda yer alan kıyı kasabası Lillesand’da konumlanıyor. Proje, mülk sahibinin alanda bulunan tatil konutu yerine geliştiriliyor. Kolman Boye Architects, mevcut yapının yerleşimi takip edilerek kayalık araziye mümkün olan en az müdahale hedefleniyor.

Saltviga House, birbirine bir koridor ile bağlanan iki ana bloktan meydana geliyor. Denize bakan tarafta yer alan blokta geniş bir mutfak ve yaşam alanı bulunuyor. Bu blok kesintisiz açıklıklar ile doğrudan deniz manzarasına bakıyor. Orman tarafında yer alan blokta ise yatak odaları, bir banyo, çatı katı ve ikinci bir oturma alanı bulunuyor.

Doğal peyzaja müdahaleden kaçınan Kolman Boye Architects, topografyaya uyum sağlamak için konutu oluşturan iki bloğu beş farklı kota yerleşecek şekilde bölüyor. Bu yaklaşım, merdivenler ile geçiş sağlanan bir iç mekan kurgusunu oluşturuyor. Her bir alan, farklı bir iç hacim ve tavan yüksekliği ile özelleşiyor.

Konut hacmi, dış mekanda birbirinden bir rüzgar bariyeri ile ayrılan iki veranda alanı oluşturuyor. Bunlardan biri olan rüzgardan korunaklı avlu, ormana bakıyor. Diğer tarafta ise çam ağaçları arasından deniz manzarasına bakan bir teras bulunuyor. Dış mekanda yer alan iki farklı karaktere sahip alan ile alternatif bir doğa deneyimi sunuluyor.

Kolman Boye Architects, cephede olduğu gibi iç mekanda da ahşap kullanımına önem veriyor. Sabit mobilyalar da dahil olmak üzere duvarların ve tavan kaplamasının tamamında Douglas Göknarı tercih ediliyor. Zeminde beyaza yakın nötr tona sahip bir gri döşeme ile ahşap kaplamaların sıcak atmosferi destekleniyor.