Brütalist yenilenme: Office Building in Attica
Georges Batzios Architects, Alexandros Tombazis’in tasarladığı ve Yunanistan'daki nadir brütalist eserlerden olan mevcut yapının hasarlı cephesi ile iç mekanlarını restore etti. Restorasyon projesiyle, yıllar boyunca özünden uzaklaştırılan brütalist yapının canlandırılması hedeflendi.
Yunanistan’da brütalist mimari açısından önemli olan mevcut yapı, ünlü Yunan mimar Alexandros Tombazis tarafından tasarlanıyor ve 1972 yılında tamamlanıyor. Yapı, Yunanistan'da dönemin en büyük betonarme şirketi olan Aget Iraklis için inşa ediliyor ve firmanın ismiyle anılıyor. Ofis yapısı başkent Atina’nın kuzeyindeki banliyölerde konumlanıyor. Yunanistan’ın deprem açısından aktif bölgesindeki yapıyı bir çam ormanı çevreliyor.
1972’de inşa edilen yapıya 1978’de orijinal tasarıma üçüncü kat ekleniyor. 2000 yılında, Atina'daki ölümcül 1999 depremi nedeniyle çıkartılan yeni anti-sismik yasa kapsamında güçlendirme yapılıyor. Uzun süre metruk kalan bina 2017'de özel bir şirket tarafından satın alınarak yıkımdan kurtarılıyor ve yenilenmesi için kapalı bir yarışma düzenleniyor.
Georges Batzios Architects, brütalist yapının beton ögelerinin restorasyonunu iki aşamaya ayırıyor. İlk aşamada binanın betonarme yapı kalitesine öncelik veriliyor. Binanın büyük bölümü manyetik olarak taranıyor ve mevcut yapı strüktürünün ne kadar kapsamlı bir onarım gerektirdiği belirleniyor. Yapılan analizler, ölçümler ve araştırmalar sonucu yalnızca bina yapısının yalnızca %5'inin onarılmasına veya güçlendirilmesine karar veriliyor.
İkinci olarak brütalizmin ana karakterini oluşturan binanın orijinal beton görünümüne odaklanılıyor. Binanın bir önceki kullanıcıları brütalist öğeleri zedeleyecek değişiklikler yapıyor. Aynı zamanda binanın uzun süre metruk kalması da yapıyı zedliyor. Betonarme yüzeyler bej ve sarı tonlarına boyanıyor, yüzeylerin büyük kısmı ağır hasar görüyor. Georges Batzios Architects bu hasarları gidermeye öncelik veriyor.
Birincil tespitlerin ardından tüm yüzeylerin detaylı şekilde temizlenmesine ve orijinal betonun bileşiminin kimyasal analizine başlanıyor. Kimyasal analizler için çok sayıda numunuye dayanarak elde edilen bulgularla tüm beton yüzeylerin 6 milimetre kalınlığında çimento bazlı kaplama uygulanması kararlaştırılıyor.
Georges Batzios Architects, binanın mevcut yapısını korurken tüm projeyi bununla kısıtlı tutmuyor. Brütalist eserin 1972’den günümüze kadar sahip olduğu “bilinçaltı”ndaki potansiyeli ortaya çıkaracak kapsamlı bir mekansal iç düzenlemeye gidiliyor. Binanın cephelerinde oldukça hassas bir restorasyon gerçekleştiriliyor; iç mekanlarda ise sirkülasyonu, çalışma alanlarını ve dekorunu modernize etmek için çeşitli değişiklikler içeren yeniden yapılandırma tasarlanıyor.
Mimarlar tasarladıkları müdahalelerde yapının mevcut kaset döşeme modüllerini baz alıyor. 1,2*1,2 metre boyutundaki kaset birimler projenin temelini oluşturuyor. Yeni mimari ve elektromekanik unsurların tamamı tasarıma, doğaya ve üç boyutlu olarak projelendirilmiş ızgara altlığa dayanıyor.
Kaset döşemenin ızgara deseninin projede ana belirleyici unsur olduğu göstermek adına tavanı kapatan her türlü kaplama çıkartılıyor. İç mekanlar asma tavanlardan ve mimari elektromekanik bileşenlerden arındıktan sonra tavan geometrisi ortaya çıkıyor. Daha öncesinde örtülen kaset döşemeler, binanın orijinal halinde olduğu gibi tekrardan iç mekanın etkili unsurları arasına giriyor.
İç mekanlar arasında en dikkat çekici değişiklik mermer yüzeyler ve havuzlar kullanılarak lobinin yeniden tasarlanması oluyor. Mevcut ofis alanları açılıyor ve mevcut bir etkinlik alanı çok işlevli bir mekan oluşturmak için genişletiliyor. Yapıda güncel teknolojik altyapıyı gizlemek için yükseltilen zeminler sayesinde bina yapısının görünürlüğü artıyor.
Giriş lobisindeki büyük mermer levhalar beton yüzeyleri yansıtarak yapının brütalist niteliklerini ortaya çıkarıyor. Mermer dekor, ofis alanının ortasından geçen bir merdivende olduğu gibi diğer ortak alanlarda da bulunuyor.
Georges Batzios Architects, işveren şirketin profili doğrultusunda iç mekanlarda suyu bir diğer hakim unsur olarak kullanıyor. Binanın çeşitli alanlarında farklı derinlik ve karakterde havuzlar tasarlanıyor. Ana lobide şirket profilini şiirsel bir şekilde yansıtmak için ufuk, su ve güneş bir araya getiriliyor. Lobi günler ve mevsimler boyunca sürekli değişen bir atmosfer sunuyor.
Çevre düzenlemesi peyzaj mimarı Helli Pangalou ile birlikte yürütülüyor. Düzenleme çerçevesinde çeşitli yollar, parkurlar, oturma alanları düzenleniyor ve arazinin mevcut çam ormanı geliştiriliyor. Binanın ölçeğini ve brütalist özelliklerini öne çıkartmak için açık çim alanlar oluşturuluyor. Peyzaj tasarımına ek olarak mevcut yapıyı destekleyen iki geometrik pavyon inşa ediliyor.
Proje | Office Building in Attica |
Mimar | Georges Batzios Architects |
Konum | Likovrisi, Atina, Yunanistan |
Alan | 13500 m² |
Yıl | 2020 |
Proje ekibi | Georges Batzios, SpyridoulaKouloumbi, Tziovanna Firfilioni, Elpida Meli, Spyros Kleissas,Kostantina Koukouzi, Manto Monogiou, Olga Keleki, Polyxeni Travlou,Dimitris Spathis, Stavros Frantzios, Antonis Zambelis, Giorgos Kosmi |
İnşaat mühendisi | Klairi Bakalidou, FirfilioniTzovanna |
Yapı mühendisi | A Karanikolas &Associates, Vassilis Kapotis |
Aydınlatma tasarımı | Luun |
Peyzaj mimarlığı | Helli Pangalou &Associates Landscape Architects |
Proje yönetimi | Ellinotechniki |
İnşaat | Redex |
Fotoğraf | Yorgos Sfakianakis |