İthalat tedbirleri dış ticaret açığını daralttı

HABER MASASI
Abone Ol

Türkiye, ithalatı azaltma ve yerli üretimi teşvik etme hedefi doğrultusunda aldığı tedbirlerle dış ticaret açığını önemli ölçüde daraltıyor. Ticaret Bakanlığı tarafından uygulamaya konulan yatırım, üretim ve ihracat zincirini destekleyen politikalar sayesinde ithalat azalırken, yerli üreticilerin küresel rekabette daha güçlü bir konum elde etmesi sağlanıyor. Özellikle tekstil, otomotiv, demir-çelik, plastik ve alüminyum gibi kritik sektörlerde alınan önlemler, ithal ürünlerin yerli üretim üzerindeki olumsuz etkilerini minimize ediyor.

Bu tedbirlerin olumlu sonuçları, dış ticaret açığında da kendini gösteriyor. Ağustos ayında dış ticaret açığı 4,9 milyar dolara gerileyerek son 34 ayın en düşük seviyesine indi. Bu düşüş, ithalat hacminde sağlanan gerileme ve yerli üretimin güçlenmesiyle mümkün oldu. Yıllık bazda ise dış ticaret açığı yüzde 33,7 oranında azalarak 78,6 milyar dolara düştü. İthalat tedbirlerinin sürdürülebilir hale getirilmesiyle birlikte, dış ticaret açığındaki bu daralmanın devam etmesi bekleniyor.

Sektörlere özgü önlemler ithalatta düşüş sağladı

Özellikle tekstil ve otomotiv sektörlerinde hayata geçirilen ilave gümrük vergileri ve diğer ithalat kısıtlamaları, ithalat hacminde önemli bir gerileme sağladı. Bakanlık, şu anda 4 bin 490 farklı ürüne ilave gümrük vergisi (İGV) uygulayarak yerli üretimi destekliyor. Bu tedbirler kapsamında, tekstil-konfeksiyon, demir-çelik, alüminyum ve plastik ürünlerinde uygulanan gümrük vergileri sayesinde ithalat maliyetleri artırılarak yerli üretimin korunması hedefleniyor. Bununla birlikte, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yürütülen işbirliği çerçevesinde, altın ithalatına yönelik etkin bir izleme mekanizması hayata geçirilerek bu stratejik ürünün ithalatı da kontrol altına alındı.

Otomotivde yerli üretime özel koruma

Otomotiv sektöründe ise elektrikli binek otomobillere yönelik alınan ithalat önlemleri dikkat çekiyor. Avrupa Birliği ve Serbest Ticaret Anlaşması imzalanan ülkeler dışındaki elektrikli araç ithalatında yüzde 10 ilave gümrük vergisi uygulanırken, yerli üretimin teşvik edilmesi amacıyla bazı ülkelerden yapılan ithalatta bu oran yüzde 40’a çıkarıldı. Bunun yanı sıra, konvansiyonel ve hibrit otomobillerin ithalatında Çin menşeli araçlar için yeni mali yükümlülükler devreye sokuldu. Bu düzenlemelerle hem iç pazarda yerli üretimin payı artırılıyor hem de dış ticaret dengesi sağlanmış oluyor.

Haksız rekabete karşı koruma

Türkiye, ithalatı azaltarak yerli üretimi teşvik etmeye yönelik politikaları ile dış ticaret açığında önemli bir düşüş sağladı. Ticaret Bakanlığı’nın uyguladığı ithalat politikaları, yerli sanayiyi güçlendirerek ithalata karşı daha rekabetçi bir zemin oluşturdu. Bakanlık ithalatta haksız rekabetin önlenmesi amacıyla damping ve sübvansiyona karşı sıkı tedbirler uyguluyor. 15 ülke menşeli 64 ürün grubunda yürürlükte olan toplam 126 adet önlem, ithalattan kaynaklı zararların önüne geçmeyi amaçlıyor. Bunun yanında, 19 ürün grubunda nihai gözden geçirme ve damping soruşturmaları yürütülüyor. Tekstil, metal, plastik ve kimya gibi sektörlerde yürütülen bu soruşturmalar, yerli üreticilerin ithalat baskısına karşı korunmasını sağlıyor. Özellikle tekstil sektöründe 42 ülkeye karşı uygulanan damping önlemleri, sektörün ithalat karşısındaki rekabet gücünü artırdı. Maden ve metal ürünlerinde ise 32 ülkeye karşı alınan damping önlemleri yerli üretimi desteklemeye devam ediyor. Ayrıca, plastik ve kauçuk ürünlerinde 24 ülkeye, makine ürünlerinde ise 10 ülkeye karşı önlem yürürlükte bulunuyor. Bu tedbirler sayesinde Türkiye, ithalat kaynaklı rekabeti dengeleyerek yerli üretimi koruma altına alıyor.

Vergi kaybının önüne geçilecek

Alınan önlemler sadece yerli üretimi desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda vergi kaybının da önüne geçmeyi hedefliyor. Ticaret Bakanlığı, damping ve sübvansiyon önlemlerinin etkisiz kılınmasına yönelik yürüttüğü soruşturmalarla ithalattan doğan vergi kayıplarını azaltmayı amaçlıyor. Bu kapsamda, 17 ürün grubunda 44 ülkeye karşı alınan 109 önlem yürürlükte bulunuyor. Ağırlıklı olarak iplik, kumaş, zincir ve menteşe gibi ürünlerde uygulanan bu tedbirler, ithalattan kaynaklanan haksız rekabetin önüne geçilmesine katkı sağlıyor.