Doğalgaz krizi Türkiye ekonomisine enerji verecek

HABER MASASI
Abone Ol

Avrupa’nın en uzun ve zorlu kışı yaklaşırken, sanayi kuruluşları artan enerji maliyetleri ve kısıtlamalarının baskısı ile karşı karşıya. Firmalar artan sorunlarla başa çıkmanın yanı sıra sanayi tesislerinde üretimin durmaması için farklı alternatiflere yöneliyor. Enerji maliyetlerinin yüksek olması, farklı sektörlerde yavaşlama ya da üretimin durması riskini beraberinde getirirken, bazı kritik alanlarda Avrupalı firmalar Türkiye’nin kapısını çalmaya hazırlanıyor.

  • Avrupa’nın başat gücü Almanya’da ağır sanayi, ülkenin gaz tüketiminin yüzde 37’sini tüketirken, birçok büyük şirket gazın kesilmesi halinde ekonominin alt üst olacağı uyarısında bulunuyor.

Yüksek enerji fiyatları nedeniyle üretimini sınırlandıran sektörler, işçileri süresiz olarak izne çıkmaya zorluyor. Ciddi resesyon krizinin baş gösterdiği Euro bölgesinde, sanayi üretimi temmuz ayında bir yıl önceye göre yüzde 2,3 düşüş gösterdi. Bu gelişmelere, Rusya Ukrayna Savaşı’nın belirsizliği de eklenince Avrupa ekonomisi üzerindeki kara bulutların kısa sürede dağılmayacağı ortaya çıkıyor. Kıta genelinde üretimi şimdiden sekteye uğrayan sektörlerin başında ise gübre, seracılık, alüminyum, çinko ve cam geliyor.

Gübre yoksa tarım da yok

Almanya'nın en büyük kâğıt üreticilerinden biri olan Hakle tarihi bir enerji krizi nedeniyle iflas ettiğini açıkladı.

Hızla yükselen gaz fiyatları, şimdiden Avrupa gübre üretiminin azalmasına ve birçok üreticinin kapanmasına yol açtı. Dünyanın en büyük üreticisi durumunda olan Norveç merkezli Yara şirketi üretimi yarı yarıya kısarken, Avrupa’nın diğer bölgelerinden de benzer haberler gelmeye devam ediyor. Hem önemli bir hammadde hem de bir güç kaynağı olarak gübre üretiminde, hayati bir role sahip olan doğalgazda, fiyat artışı kaynaklı maliyetler nedeniyle üretim kapasitesinin üçte ikisi durmuş durumda. Gıda güvenliği açısından hayati öneme sahip olan gübre üretimindeki sıkıntı, Avrupa üreticilerinin rekabet edebilirliğini baltaladığı gibi gıda kıtlığı riskini de beraberinde getiriyor. Avrupa’da seralar da yüksek enerji maliyeti ve doğalgaz kesintileri nedeniyle üretim yapamayacak hale gelirken, Avrupalı seracılar Türkiye’de üreticiler ile sözleşmeli tarım yapmak üzere temaslara başladı.

Cam üretimi durma noktasında

Yüksek enerji fiyatları nedeniyle üretimini sınırlandıran sektörler, işçileri süresiz olarak izne çıkmaya zorluyor.

Rusya’nın gazı tamamen kısması durumunda, yoğun doğalgaz kullanımı olan cam üretiminin durması da mümkün. Pencere, bilgisayar ekranı, züccaciye, akıllı telefon ya da içecekler gibi akla gelebilecek her alanda kullanılan camın üretiminde kıtlık, tedarik zinciri kesintisi ortaya çıkarabilir. Ayrıca cam üretimi için kullanılan fırınların kapatılması, erimiş camın katılaşması ve makinelerin bir daha kullanılamaz hale gelmesi anlamına geliyor.

Avrupa’da büyük cam üreticileri, üretimlerinin bir kısmını gaz fiyatlarının daha düşük olduğu bölgelere aktarmayı düşünürken, büyük bir Alman cam üreticisi olan Schott AG, Türkiye’de yeni bir fabrikaya 40 milyon dolar yatırım yaptığını duyurdu. Kıta genelinde çelik, alüminyum, kâğıt gibi sektörler de kış gelmeden doğalgaz kıtlığı ve fiyat artışları nedeniyle zor günler geçiriyor. Avrupa'nın en büyük çelik üreticisi Arcelor Mittal ve alüminyum ürünleri üreticisi olan Alcoa, üretimi yavaşlatırken, Hollanda'da, dünyanın en büyük çinko üreticisi olan Nyrstar, bir sonraki duyuruya kadar üretimi durdurdu. Almanya'nın en büyük kâğıt üreticilerinden biri olan Hakle ise tarihi bir enerji krizi nedeniyle iflas ettiğini açıkladı. Ambalaj şirketi DS Smith'in CEO'su Miles Roberts ise işletmelerin bu kış enerjinin karneye bağlanması için hazırlanması gerektiğini söyledi.

İstikamet Türkiye

Hızla yükselen gaz fiyatları, şimdiden Avrupa gübre üretiminin azalmasına ve birçok üreticinin kapanmasına yol açtı.

Avrupa’da enerji kısıtı nedeniyle üretimde ortaya çıkan darboğaz nedeniyle öne çıkan ülkelerin başında ise Türkiye geliyor. Enerji fiyatlarındaki artışa rağmen enerji tedarikinde daha iyi güvenceli erişim kaynaklarına sahip olan Türkiye, hem üretim hem de ihracat anlamında can simidi haline geldi.

Şekib Avdagiç.

Avrupa’daki enerji krizinin tüm dünyaya fatura çıkaracağını belirten İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, bunun bölgede talep daralması ve enflasyon boyutunda küresel ekonomi adına önemli riskler barındırdığını söylüyor. Türkiye’nin stratejik ülke konumunun önemli olduğunun altını çizen Avdagiç, kısa vadede Avrupa’daki tedarik sıkıntısı ve yüksek fiyatlar nedeniyle Türkiye’ye yönelecek üretim talebi açısından avantajların olduğunu belirtiyor. Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın enerji tedarikindeki kesintiler ve maliyetlerin artması dolayısıyla Avrupa’daki birçok üretici firmanın başka pazarlara yöneldiğini belirtiyor. Avrupa’da enerji maliyet artışının yüzde 30’lar seviyesinde olması dolayısıyla enerji kullanımının yüksek olduğu kimya, demir-çelik, kâğıt, cam, gübre, alüminyum, çinko, seramik, ambalaj, makine, geri dönüşüm, gibi sektörlerde sıkıntılar yaşanacağına vurgu yapan Aydın, bu konuda haberlerin şimdiden geldiğini belirtiyor. 1970’den bugüne alüminyum üretiminin en düşük seviyelere gerilediğini söyleyen Aydın’a göre Avrupalı üreticiler marka ve pazar yerlerini korumak için fason üretim yeri arıyorlar ve bunun için de yegâne tercihleri Türkiye oluyor.

Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) Başkanı Güçlü Kaplangı’ya göre ise Avrupa’daki üretimin Türkiye’ye kayması ve buradan pay alması için kısa vadeli değil, orta ve uzun vadeli garantilerin oluşması gerekiyor. “Türkiye, endüstriyel mutfak üretiminde dünyanın öncülerinden ve Avrupa’nın ihtiyaçlarına hızlıca cevap verebilecek kapasiteye sahip ve sektörümüzün markalaşması için Avrupa’daki sıkıntıyı lehimize çevirebiliriz” şeklinde konuşan Kaplangı, çeliğin sektörün maliyetindeki oranının yüzde 60 olduğu ve uluslararası pazarlarda rekabetçilik için paslanmaz çelikte ek gümrük vergisinin tamamen kaldırılmasının büyük öneme sahip olduğunu vurguluyor.