Türkiye'nin kışı: İyi fikir rotaları

Mekânın olanca güzelliğiyle ortaya çıktığı kış rotaları; doyumsuz bir görsel şöleni, kalabalıktan boğulmadan hareket etmeyi, cep yakmayan ortalama bir maliyeti ve tabiatın kalbini dinlemeyi vaat eder bize. Kayak merkezleri, doğa parkları, kaplıcalar, çam ormanları, şifalı su tesisleri ve kar fotoğrafçılığına uygun mekânlar, kış mevsimini "tatil" parantezinde anlamak için yeterli güzelliklerdir. Boşuna, "kış, eşikten adımını atana kadardır," diye dememiş eskiler.

Kayak merkezleri, özellikle kar ve tatil kelimeleri yan yana geldiğinde ilk telaffuz edilen yer olan Uludağ, Türkiye’nin en yüksek zirvesine ve en uzun pistine sahip Erzurum- Palandöken, Sapanca’ya yakınlığıyla Kocaeli-Kartepe, Köroğlu Dağları'na kurulmuş heybetiyle Bolu-Kartalkaya ve en uzun telesiyej hizmetini sunan Kayseri-Erciyes ile birlikte en popüler merkezler arasında ilk beşi oluşturuyorlar. Özellikle Kayseri-Erciyes bu beşli arasında şehir merkezinden ulaşım konusunda en cazip olanı.

Popüler merkezler haricinde de birçok alternatif mevcut aslında; Kars-Sarıkamış (Alplerde bulunan Kristal Kar yapısına sahip), Gümüşhane-Zigana, Isparta-Davraz, Ardahan- Uğurludağ, Bayburt-Kop Dağı, Denizli-Bozdağ, Erzincan-Ergan Dağı, Ilgaz-Yıldıztepe, Samsun-Akdağ, Burdur-Salda, Niğde- Darboğaz ve Sivas-Yıldız Dağı bölgesel kayak merkezleri olarak misafirlerini ağırlayan kış tatili yapılabilecek önemli tesislerdir.

Can alıcı güzelliğiyle koruma altındaki Yedigöller Milli Parkı, kışın gidilecek en güzel rotalar arasındadır. Bolu’ya kadar gelmişken, beyaza bürünen çam ağaçları ve buza kesmiş gölüyle kışın her daim bir başka güzel olan Abant’ta, gölün içine doğru uzanan tahta iskelede sıcak bir çay içmemek olmaz.

Kapadokya’nın beyazlar altındaki güzelliğinin ölçüsünü Nuri Bilge Ceylan’ın "Kış Uykusu" filminde görmüştük. Bu filmi kendimize hiza alırsak, Kapadokya bölgesine ne zaman giderseniz gidin ama mutlaka bir de kışın gidin demek lazım gelir.

Sapanca, Pamukkale, Şirince üçlüsünü, kışın görmeden değeri tam anlaşılmayacak rotalar arasına ekleyebiliriz.

Önemli bir jeotermal bir kuşak üzerinde bulunan Türkiye, yeraltı sularının zenginliğiyle şifa, dinginlik ve huzur dağıtmaya devam ediyor. Kış tatillerinin vazgeçilmezi olarak, içinizi ısıtacak şifalı bir seçenek sunan kaplıcalar arasında Yalova- Armutlu, Ankara-Kızılcahamam, Afyon-Sandıklı, Kütahya- Yoncalı, Ağrı-Diyadin, Denizli-Karahayıt, İnegöl-Oylat ve Bolu- Karacasu, öne çıkıyor.

Beyaz, uykusuz, uzakta: Kars

Doğu Ekspresi’yle Kars’a gitmek şahane. Ama yataklı vagonda yer yoksa uçak ya da otobüs de olur. Önemli olan Kars’a ulaşmak. Buz tutmuş Çıldır Gölü’nün üzerinde kar motoru sürmenin zevkini anlatmaya sayfalar yetmez, bir de üstüne atlı kızakla gezmek var.

Sonrası göl kenarındaki restoranda leziz alabalıklardan yemek. Beyaz bir örtüyle sarılmış Ani’yi keşfetmenin güzelliği. Anadolu’da yapılan ilk Türk camii unvanıyla Ebu’l Menuçehr ile Anadolu topraklarında ilk cuma namazı kılınan cami olma özelliğiyle Fethiye Camii, beyazlar içinde sırt sırta tarihi selamlıyorlar.

Geniş bir tarihi anlam ve sürükleyici bir bağlam. Bu selamı ciddiye aldıktan sonra. Akşama ozan atışmaları ve kaz eti. Rus-Baltık mimarisiyle örülmüş geniş caddeleri adımlayarak sevmek! Ve insana ilikleri olduğunu hissettiren ama asla acı vermeyen o tertemiz soğuk.

• Kış 10’lusu
• * Çıldır Gölü’nün üstünde kar motoru sürmek.
• * “Kar” filmi, “Kar” romanı, “Kar” şiiri.
• * Abant Gölü’nün etrafında müzik dinleyerek tam tur yürümek.
• * Çamlıca’nın tepesinde yer alan Desde’de bir fincan salep içmek. (Anavatanında içmek için ısrarlı olanlara adres: Burdur- Bucak Nur Pastanesi)
• * İki kişilik microlight uçaklarla Safranbolu’nun üzerinden uçmak.
• * Mardin’de bir taş evde konaklayarak o en güzel sabahı beklemek.
• * Kış Uykusu filmini yeniden izlemek.
• * Van Gölü Ekspresi ile Tatvan’a giderek, Akdamar ve Ahlat’ın kış halini görmek.
• * Kış ve Antalya. Tahtalı, 2365 metre. O camlı teleferiğe binilecek!
• * Bir kaplıcanın huzurlu şifasına usulca tüm yorgunluğunu bırakmak.