Peru’yu görmek için makbul gerekçeler

GÜVEN ADIGÜZEL
Abone Ol

Peru’ya yıllar önce bir eylül ayında ayak bastığımda, yağışın ve turist ordularının olmadığı en ideal zamanı (Eylül-Ekim arası) seçtiğimi bilmiyordum. Güney Amerika seyahatlerinde gidilecek bölgeye göre mevsim-tarih seçimi tadınızın kaçmaması açısından büyük önem arz ediyor malûm. Doğru zamanda doğru yerde, kültürü, tarihi ve doğal güzellikleriyle ölmeden önce görülmesi gereken, ziyaretçilerine başka bir yerde muadili olmayan seyahat tecrübeleri sunan o ülkedeyiz, Peru’da.

Lima, Reserve Park.

Peru’nun başkenti Lima’ya, ılık bir havada Sao Paulo üzerinden biraz meşakkatli sayılabilecek bir yolculuk sonrası ulaştığımızda ilk iş olarak Plaza de Armas (Plaza Mayor) meydanında soluklanıyoruz. (Her şehirde bu isimde bir meydan var, hepsi de güzel) Kolonyal dönemden kalma modern bir esinti ve muhteşem okyanus manzarasıyla cazibeli bir başkent burası. Eski şehir bölgesini kapsayan bölgede Lima Katedrali ve San Francisco Kilisesi başta olmak üzere görülecek saraylar, binalar mevcut. Şehrin sembolü sayılan su ve ışık gösterileriyle meşhur Rezerv Park da görülebilir. Miraflores ve Barranco şehrin iki farklı yüzünü görmek için ziyaret edilmesi şart bölgeler arasında. Özellikle Barranco’yu çok seversiniz. Lima’da çok vakit kaybetmeden Cusco’ya geçiyoruz.

Machu Picchu.

İnka İmparatorluğu’nun tarihi başkenti olan Cusco yürüyerek keşfedilmeye müsait turistik bir şehir. Cusco’nun kadim sokaklarında yürüyüp, hediyelik eşya satıcılarına uğrayıp, sokak lezzetlerini tadabilirsiniz. Kutsal Vadi’ye inmeden önceki ilk durak olarak İnka Kalesi harabelerini barındıran Sacsayhuaman bölgesine yürüyerek ulaşmak mümkün. Cusco’ya gelmenin nihai amacı, Peru seyahatlerinin nirvanası, dünyanın 7 harikasından biri, İnkaların Kayıp Şehri Machu Picchu’yu görmek elbette. And Dağları’nın arasına saklanmış 2 bin 500 rakımdaki bu güzelliğe ulaşmak için alternatif yollar mevcut. Cusco’dan Aguas Calientes kasabasına trenle ulaştıktan sonra Machu Picchu’yla aranızda yalnızca bir adım kalıyor. Ama İnkaların Kutsal Vadisi’ni gezmek isterseniz yine Cusco çıkışlı farklı bir rota belirleyip geze geze Aguas Calientes’e varabilirsiniz. Bu yolu izlemek, yani nirvanaya ulaşmadan önce ona giden yolların sırrına varmak mümkün tercihlerin en güzeli sayılabilir. Kutsal Vadi öyle bir yer. Machu Picchu’ya varıp rahat bir nefes aldıktan sonra, Intihuatana Taşı, Güneş Tapınağı ve Üç Pencereli Oda’yı görmek çok heyecan verici bir duygu gerçekten.

Peru’nun en büyük ikinci şehri Arequipa, volkanik taşlardan yapılmış mimarisiyle Beyaz Şehir olarak anılıyor. Bu şehre gelmek, dünyanın en derin ikinci kanyonu unvanını taşıyan Colca Kanyonu’nu gezmekle eş anlamlı, nefes kesici bir yolculuk vadediyor Colca. Ve son olarak cesareti, takati ve vakti olanlar için kara ulaşımı olmayan Iquitos, Amazonların ruhunu hissetmek için çok efsanevi bir seçenek.

Arequipa Katedrali.

Peru her seferinde yeni sürprizleri ve yeni keşifleriyle bitimsiz bir seyahat rotası. Ayrılırken yeniden görüşeceğiz demenin en anlamlı olduğu ülkelerden biri. Biraz daha vakit lazım evet, biraz daha vakit. Hoşça kal Peru.

  • Peru 5'lisi!
  • • Nazca Çizgileri’ni gör!
  • • Koka Çayı iç!
  • • Pucara boğası biblosu al!
  • • Nautilius Akvaryumu’nu gez!
  • • Kinoali Alpaka etini dene!