Mekanın Poetikası

SKYROAD
Abone Ol

Fransız filozof Gaston Bachelard tarafından kaleme alınan Mekânın Poetikası, 1957 yılında okurlarıyla buluştu. Kitabın türü şiirken, konusu mimarlığa dayanıyor. Bachelard kitabında, fenomenoloji akımını mimariye uyguladı. Analizini, iddia edilen kökenlere değil, mimari mekanlarda ve doğadaki bağlamlarda yaşanmış deneyime dayandırıyor. Özellikle yapıların kişisel ve duygusal tepkisine odaklanıyor. Bu nedenle okurlarını, mobilyalar, kiler, çekmeceler ve benzerleri gibi mekansal türleri dikkate almaya yönlendiriyor.

"Kavramlar, bilgileri sınıflandırmaya yarayan çekmecelerdir; kavramlar, yaşanmış bilgilerin bireyselliğini ortadan kaldıran hazır giysilerdir. Her kavramın, kategoriler mobilyası içinde kendine ayrılmış bir çekmecesi vardır. Ve kavram, tanım gereği sınıflandırılmış düşünce olduğu için, ölü bir düşüncedir."

"İnsan bazen kendini zaman içinde tanıdığını sanır, oysa tanıdığını sandığı şey varlığın, geçip gitmek istemeyen varlığın, geçmişte bile yitik zamanın peşine düşse, orada da zamanın akışını "durdurmak" isteyen varlığın istikrar bulduğu mekânlara saplanıp kalmasıdır yalnızca. Mekân, peteklerinin binlerce gözünde, zamanı sıkıştırılmış olarak tutar. Mekân buna yarar."

"Bütün küçük şeyler, acele etmemeyi gerektirir. Dünyayı minyatürleştirmek için, dingin bir odada buna çok zaman ayırması gerekir insanın. Mekânı sevmek gerekir, onu dünya molekülleri içerirmiş gibi böyle ustaca, incelikle betimleyebilmek için, bütün bir manzarayı çizimin tek bir molekülüne hapsedebilmek için. Bu uğraşta hep büyük gören görü/sezgi ile ruhun kanatlanmasına düşman emek arasında nasıl da bir diyalektik vardır! Gerçekten de sezgiciler bir bakışta her şeyi elde ederler, oysa ayrıntılar teker teker, sabırla, usta minyatürcünün söylemsel muzipliğiyle keşfedilip düzenlenir."

"Düşselliğinin gücü içinde kavradığımız evimiz, dünyadaki bir kuş yuvasıdır. Eğer ilk konutumuzun verdiği güveni düşlerimize taşımışsak, bu yuvada doğuştan gelen bir güven içinde yaşarız."

"Yalnız anılarımız değil, unuttuklarımız da "bir yere yerleşmiştir".