Bursa'nın kadim muhafızı: Uludağ
Güney Marmara’nın en büyük yükseltisi olan Uludağ, tam olarak 2543 m yüksekliğe sahip. Aynı zamanda Türkiye’nin de ilk ve en profesyonel kış sporları merkezi. Evliya Çelebi’nin pınarlarından âb-ı hayat akar diye tanımladığı, zümrüt yeşili oksijen deposu Uludağ; dört mevsim canlı dört mevsim aktiftir. Dolayısıyla Uludağ’a gitmenin bir mevsimi yok. Tazelenmek ferahlamak istiyorsanız yılın her zamanı ona sığınabilirsiniz.
Uludağ’ın tarihine baktığımızda; mitolojik dönemde Zeus’a atfedilerek Olimpos denmiş ilk önce bu yüce dağa. Homeros’a göre Yunan Tanrıları Truva Savaşı’nı Olimpos’un tepesinden izlemişler. Daha sonra İstanbul’da din savaşlarından kaçıp daha huzurlu sakin bir hayat tercih eden Keşişlerin bu dağı mesken tutması ile de Keşiş dağı olarak adlandırılmış. Keza keşişlerden kalma onlarca tapınak kalıntısı Uludağ’ın bağrında hâlen varlığını devam ettiriyor.
1925’e geldiğimizde ise Osman Şevki Bey herkesin beğenisini kazanan yeni bir isim fısıldar: Uludağ. Bursa’nın sırtını yasladığı güven abidesi, Bursa’nın beslendiği en önemli kaynaktır bu dağ. Şehir merkezinden kısa süre içinde dilerseniz yenilenmiş ve genişletilmiş kara yolu ile dilerseniz Türkiye’nin en uzun teleferik hattı ile eşsiz manzara eşliğinde Uludağ’a ulaşabilirsiniz. Uludağ’a varmışken Evliya Çelebi’nin "Süleymaniye’nin minarelerini gördüm" dediği seyir terası Bakacak’tan Bursa’yı izlemeyi unutmayın.