Ol’an-Počitelj /Vreolo/Berat
Počitelj (Arnavutluk)
Rivayet odur ki, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Hira’daki inziva süreleri uzadıkça ve yaklaştıkça nübüvvet müjdesi, önce çiçekler selam vermeye başladılar ona. Korktu Hz. Muhammed, nazarının ve kulağının benimseyemediği o selamları henüz manalandıramayan aklının korkusundan.
Belki de bundandır, İslam sanatlarında hendesenin esas alınması; her biri bir ahengin muallimi olan çiçeklerin el-Celal ile el-Cemal sıfatları arasında köprü oluşları belki ondan.
Korkulu muhabbetle gündüz kapanıp akşam açılan Gecesefası’nın, şuhmeşrepliğe, işvebazlığa, zarafete delil sayılan Gündüzsefası’na nişanlanmasından!
Celal ile cemalin uyumunu görerek cezbeye kapılan sanatçı gözünün elindeki marifetten duyduğu korku ile zevkin taht-ı revalinde, çocuksu çığlıklarla oyunlar oynaması da sanki bundan.
Vreolo Bosna (Sarayova / Bosna-Hersek)
Kıyamdaki ağaçlara ve bitkilere inat mütevazılığında, onlara hem bir ayna hem de bir havuz oluşturan derenin iki yakasını bir araya getirme kabiliyeti insandan!
Allah’ın çiçeği güzelliğe, suyu berekete, kalbi sevgiye, dili duaya, alnı secdeye, elleri işe... köprü kılışından mülhem olarak, zamanlar ve mekânlar içinde kendisini köprüler kurmakla yükümlü kılar insan!
Tabiatın tamamını ondan Kendisine uzanan bir köprü olarak yaratan Rabb’ine hamd ederek, toprağın, suyun, sıcağın ve buharın arasını, çıkış noktalarını kendi aklından ve elinden başlatarak köprüler yapar insan!
Işığı, gölgeyi ve rengi dengi dengine damlatan bir ilahi usturlabın içinden geçiyor gibi geçişimiz şimdi bundan.
Berat (Arnavutluk)
Osum Irmağı’nın iki yakasıyla birlikte, Berat şehrini ve mukimlerini de birleştirir Gorcia Köprüsü!
Dolayısıyla işlevi sabittir; kemerler üzerindeki zarif uzanışıyla, zaten bir metafor olan o mekâna eklenmiş bir güzelliğin hayali gibi durur.
Ama siz Gorcia Köprüsü’ne kederli bakışlarla, yitik coğrafyanızdan nazar kılıyorsanız, işlevi de duruşu da değişir. Berat’ta bir köprü olmaktan öte, tarihle, mülkle, hâkimiyetle, atalarınızla, dindaşlarınızla sizin aranızda lafızdan manaya akan, aktarılan sözler demeti gibi sunar kendisini.
Uzun bir seferden dönen ak tolgalı dedenizin imgesi… Onu özlemle bekleyen babaannenizin ak sakızlar gibi entarisi… Gorcia Köprüsü’nde her biri bir hatırat köprüsüne dönüşen gözyaşlarınızın siğim siğim inişi!