Timbuktu kuşatma altında
Mali'nin kuzeyinde El Kaide'ye bağlı terör örgütleri, Afrika'nın kadim kenti Timbuktu'yu ağustostan bu yana abluka altında tutuyor.
Sahra Çölü'nün güneyinde yer alan, ikonik kerpiç yapıları, İslâm medeniyetine yön veren medreseleri ve el yazması eserleriyle tanınan Timbuktu şehri, yaklaşık bir aydır Mağrip El Kidesi'nin (AQIM) Sahel'den sorumlu kolu Cemaat Nusra el-İslâm ve Müslim'in (JNIM) kuşatması altında tutuluyor.
- JNIM'in bölgedeki hâkimiyeti, Birleşmiş Milletler Mali Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu'nun (MINUSMA) Bamako yönetiminin talebiyle ülkedeki kamplarını boşaltmasıyla başladı.
Ordu ile silah bırakan grupların oluşturduğu Azavad Hareketleri Koordinasyonu (CMA) arasında çatışmalar yaşanırken JNIM de Timbuktu sınırlarına kadar yerleşti.
JNIM'in sözde Timbuktu bölge komutanı Talha Abou Hind, ağustosta, "ülkeye Wagner paralı askerlerini çağıran" Mali ordusuna savaş açtıklarını söyledi ve kısa süre içinde Timbuktu'ya mal taşıyan kamyonların kente girişi engellendi.
Hava, kara ve nehir ulaşımı durdu
Ağustostan bu yana kente kara yoluyla ulaşım sağlanamıyor, Nijer Nehri üzerinde Timbuktu-Bamako seferini yapan tek yolcu vapurunun 7 Eylül'de uğradığı roketli saldırıda 49 yolcu yaşamını yitirdi.
Son olarak Timbuktu Havaalanı yakınlarına 3 top mermisinin düşmesi sonucu Timbuktu'ya sefer düzenleyen tek hava yolu şirketi Sky Mali de 11 Eylül'de güvenlik nedeniyle uçuşların askıya alındığını açıkladı.
- Tamamen JNIM'in kontrolüne geçtiği belirtilen Timbuktu'ya havadan veya karadan ulaşım sağlanamazken Nijer Nehri üzerindeki vapur taşımacılığı da saldırı sonrası durduruldu.
Bölge halkının bir kısmı ise ağustosta JNIM'den yapılan ilk açıklamanın hemen ardından kenti terk etti.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından ağustos sonunda hazırlanan rapora göre yaklaşık 33 bin kişi bölgedeki diğer kentlere, 1000 kişi de Moritanya'ya sığındı.
Timbuktu, 10 yıl önce de saldırıya uğramıştı
15. ve 16. yüzyıllarda Afrika'nın dünyaya açılan ilim merkezi kabul edilen ve bu yönüyle hakkında "çölün incisi" benzetmesi yapılan Timbuktu, yaklaşık 10 yıl önce de terör gruplarının kontrolüne geçmişti.
- Dönemin Cumhurbaşkanı Amadou Toumani Toure'nin 2012'de darbeyle devrilmesinden sonra Azavad Ulusal Kurtuluş Hareketi (MNLA) ve El Kide bağlantılı Ensaruddin örgütü Timbuktu'yu ele geçirmişti.
Terör örgütleri, aralarında Sidi Mahmud Bin Amar'ın türbesinin de bulunduğu kentte UNESCO koruması altındaki 16 kabir ve türbeden bazılarını yıkmıştı.
400 bin el yazması eser, terör örgütlerinden kaçırıldı
Terör örgütleri, yalnızca türbeleri değil aynı zamanda yüzyıllar boyu korunmayı başarmış el yazması eserleri de "pagan geleneği" yaftasıyla yakmaya kalkmıştı.
- Timbuktulu kütüphaneci tarihçi Dr. Abdel Kader Hidara, kentteki 45 farklı kütüphaneden yaklaşık 400 bin el yazması eseri gizlice 1000 kilometre uzaklıktaki Bamako'ya götürmeyi başarmıştı.
Timbuktu şehrinin önemi
5. yüzyılda Tuaregler tarafından kurulan Timbuktu şehri, 15. ve 16. yüzyıllarda İslâm'ın Afrika'da yayılmasında kilit rol oynadı.
Timbuktu, coğrafî konumu sayesinde Afrikalı tuz ve altın tüccarlarının da toplanma merkezi haline geldi.
15. yüzyılda Timbuktu'dan çıkarılan altının çöl boyunca Kuzey Afrika, ardından Avrupa'ya ulaştırılmasıyla kente "altın şehir" lakabı verildi.
- UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Timbuktu'da kerpiçten yapılan, bugüne kadar ayakta kalmayı başaran Djingareyber, Sankore ve Sidi Yahya Camileri ve medreseleri, dönemin ilim ve kültür merkezi kabul ediliyor.
180 medresede 25 bin öğrenciye eğitim verilen, 12. yüzyılda inşa edilen Sankore Üniversitesi, dünyanın ilk yükseköğretim merkezlerinden biri olarak değerlendiriliyor.