Şemsü'l-ulemâ: Şiblî Nu'mâni

ABDULKADİR AKSÖZ
Abone Ol

Hint Müslümanlarının öncü şahsiyetlerinden biri olan, İmâm-ı Âzam Nu'mân b. Sâbit’e nipbetle Nu'mânî olarak tanınan Şiblî Nu'mânî, siyer başta olmak üzere pek çok alanda otorite olarak kabul edilmektedir. Siyer alanında dünyaca meşhur, Hz. Peygamber’in hayatı, siyaseti, şahsiyeti gibi tüm yönlerini içeren 8 ciltlik “Sîretü’n-Nebî” eseri başta olmak üzere pek çok eser kaleme alan Şiblî Numanî’nin fikirleri, günümüzde hâlâ yaşatılmaya devam edilmektedir.

Seyyid Ahmed Han, Şiblî Nu'mânî'nin üzerinde etkisi olan bir isimdi. Ancak Nu'mânî, Han'ın modernist fikirlerinden zamanla uzaklaşmıştır.

Hint Müslümanlarının öncü şahsiyetlerinden biri olan Şiblî Nu'mânî, siyer başta olmak üzere pek çok alanda otorite olarak kabul ediliyor. Yazar, şair, akademisyen, eğitimci ve “Şemsü’l-ulemâ” lakabıyla ünlenen Şibli Numanî, 1857 yılında Hindistan’ın Uttar Pradeş eyaletinde doğmuştur. İmâm-ı Âzam Nu'mân b. Sâbit’e nispetle Nu'mânî olarak tanınan Şiblî Nu'mânî, temel İslâmî eğitimini medresede almış, daha sonra İslâm tarihi, felsefe ve tasavvuf eğitimi için Mekke’nin yolunu tutmuştur.

Urduca, Arapça, Farsça, Sanskritçe ve İngilizceyi ana dili gibi bilen Şiblî Nu'mânî, kısa sürede Fransızca ve Almanca da öğrenmiştir. Böylece hem Doğu'nun hem de Batı'nın kültür, edebiyat ve fennî ilimlerdeki gelişmelerini yakından takip edebilmiştir. Eğitim hayatının ilk yıllarında Hanefî fıkhı okuyan Şiblî Nu'mânî’nin 1882'de Aligarh'a yaptığı ilk ziyaret ilmî kariyerinde dönüm noktası olmuştur.

"Kütüphane köstebeği" Muhammed Hamidullah
Mecra

  • Burada Sir Seyyid Ahmed Han ve ünlü felsefe profesörü Şarkiyatçı Thomas Dr. Arnold'un çalışmalarından etkilenerek Batı edebiyatı eleştirilerine yönelmiştir.

İstanbul izlenimlerini “Sefernâme-i Rum u Şam u Mısır” eserinde ele alan Nu'mânî, kitabında Türk kültürü hakkında bilgiler verilirken Sultan II. Abdülhamid ve Gazi Osman Paşa ile görüşmelerine de yer vermektedir.

1892 yılında Bombay’dan vapura binerek Müslümanların ahvalini gözlemlemek amacıyla Umman, Yemen, Lübnan, Mısır, Suriye ve İstanbul’a seyahat etmiştir. İstanbul’da dört ay kadar kalan Şiblî Nu'mânî, bu seyahatindeki izlenimlerini “Sefernâme-i Rum u Şam u Mısır” adlı eseriyle aktarmıştır. Bu eserde, Türk kültürü hakkında bilgiler verilirken Şiblî Nu'mânî’nin Sultan II. Abdülhamid ve Gazi Osman Paşa ile görüşmeleri yer almaktadır. Kendisine "Mecidiye Nişanı" verilen Şiblî Nu'mânî, Osman Paşa ile Hamidiye Camii’nde Cuma namazı kıldığını, sultanın namazdan sonra selamlık merasiminde yerli ve yabancı erkan tarafından nasıl ihtişamla selamlandığını anlatmaktadır.

Şiblî Nu'mânî’nin bu seyahati ve hatıralarını yayınlaması Hintli Müslümanların Osmanlı Devleti’ne olan sevgi ve bağlılığını beslemiştir.

Hindistan Müslümanları için çok önemli bir dinî merkez olan Nedvetü'l-Ulemâ'nın ana binalarından biri.

Lucknow’da Nedvetü-l-Ulemâ akademisine giren Şiblî Nu'mânî, iyi bir eğitimin alınabilmesi için İngilizcenin çok iyi bir şekilde öğretilmesini, hatta Hintçe, Sanskritçe derslerinin verilmesini istiyor ve bu sayede dünya ile yakın iletişim kurulması üzerinde duruyordu. İslâm dünyasının içerisine düştüğü cendereden çıkması için çok iyi ve köklü bir eğitimin gerekli olduğunu ancak bunun modern çağın tecrübe ve tekniğiyle elde edilen öğretim metotlarıyla sağlanabileceğini savunmuştur.

Hindistan'daki eğitim seferberliği: Nedvetü’l-ulemâ
Mecra

  • Müslümanların kurtuluşunu eğitimde gören Nu'mânî, adıyla anılan Şiblî Ulusal Yükseokulu’nu ve Dârü’l-Musanniffîn’i (Yazarlar Evi) kurmuştur.

Bu kurum, Hint alt kıtasında İslâmî araştırmaların gelişmesinde önemli rol oynamış, Şiblî’nin eserlerinin birçoğu bu kurumun yayını olarak basılmıştır.

Ömrünün son yıllarındaki Şiblî Nu'mânî.

Şiblî Nu'mânî kelam ilminde önemli çalışmalar yapmış ve kelamın siyerle bağlantısını kurmak istemiştir. Dinin sadece Allah’a imandan ibaret bulunmadığını, Hz. Peygamber’in de dinin bir parçası olduğunu ifade etmiştir. Hz. Peygamber’in şahsiyeti ve hayatıyla ilgili muhtemel sorularla kelam ilminin ilgilenmesi gerektiği üzerinde durmuştur. Aynı zamanda Hint alt kıtasında yetişen ilk modern Müslüman tarihçi olan Şiblî Nu'mânî, geleneksel tarih anlayışıyla modern tarihçiliği birleştiren bir tarihçi olarak tanınmaktadır.

Allâme Muhammed İkbal
Mecra

Osmanlı hilafetinin devam etmesi konusunda şiirler ve yazılar kaleme alan Nu'mânî, 1914’te A‘zamgarh’ta vefat ettiğinde, geride kalan evini ve kitaplarını Darü’l-Musanniffîn’e bağışlayarak kütüphaneye dönüştürülmesini sağlamıştır. Siyer alanında dünyaca meşhur, Hz. Peygamber’in hayatı, siyaseti, şahsiyeti gibi tüm yönlerini içeren 8 ciltlik “Sîretü’n-Nebî” eseri başta olmak üzere pek çok eser kaleme alan Şiblî Nu'manî’nin fikirleri günümüzde yaşatılmaya devam etmektedir.