Bir dönemin Ortadoğu üzerine tek kaynağı
20. yüzyılın başı, geniş bir coğrafyayı içerisine alan bir alanda Rusya ile Britanya arasında güç mücadelesinin yaşandığı bir dönem olmuştu. Yapılan hamleler bu oyunu nihaî olarak kazanmak için atılıyor, taktikler bunun için geliştiriliyordu. 1899 ile 1905 yılları arasında Hindistan valiliğini yapan meşhur Lord Curzon’un 1903 yılında Basra Körfezi’ne yaptığı ziyaret de hiç şüphesiz bu hamlelerden biriydi. Ziyaretiyle İran’ı da içerisine alan bölgede ticarî faaliyetleri teşvik etmeyi hedefleyen Curzon’a göre hiç şüphesiz Hindistan’ı elde tutmanın yolu geniş bir coğrafyada kurulmuş bir ağ ile mümkün olabilirdi. Hindistan ise Britanya için vazgeçilemez bir yerdi. Onun 1901 yılında söylediği meşhur söz bir yerde de Britanya hariciyesinin mottosu haline gelmişti: “Hindistan'ı yönettiğimiz sürece dünyanın en büyük gücüyüz. Kaybedersek, hızla üçüncü sınıf bir ülke durumuna düşeriz.”
Köklü bir hâkimiyetin gereksinimi olan şey de kuşkusuz bilgiydi. Hâkim olunan topraklar, o topraklarda yaşayan insanlar, bunların sahip olduğu dil, din, kültür yakinen tanınmalıydı.
İngilizler tarafından Hindistan üzerine yapılan sayısız çalışma bir bakıma bu hâkimiyetin belgesi mevkisindeydi. Fakat yukarıda da işaret ettiğimiz gibi Hindistan’da kalıcı bir İngiliz hâkimiyeti burayla sınırlı kalmayacak kadar hassastı.
Hindistan kadar Hindistan’a çıkan yolun; özellikle Ortadoğu coğrafyasının da kontrol altına alınması gerekiyordu. Bunun için de buraların bilinmesi, yakînen tanınması vazgeçilemez bir şarttı.
- "Gazetteer of the Persian Gulf, Oman and Central Arabia" isimli meşhur ansiklopedi böyle bir ihtiyaç dolayısıyla oluşturulmuştu. Lord Curzon’un 1903 Basra Körfezi seyahati muhtemelen bu coğrafyayla alakalı derli toplu bir çalışma ihtiyacını göstermişti.
Kendisi tarafından verilen emir Ortadoğu’nun içerisinde olduğu geniş bir coğrafyanın en ince ayrıntısına varıncaya kadar iki kapak arasında toplanmasını içeriyordu.
Bölge üzerinde yapılan çalışmalar hâlihazırda zaten mevcuttu. Daha önce nice raporlar yapılmış, fotoğraflar çekilmiş, incelemelerde bulunulmuştu. Yapılacak çalışma bir yerde de iyi bir arşiv çalışmasını gerekli kılmıştı.
Bu iş için vazifelendirilen kişi de John Gordon Lorimerisimli biri olmuştu. 1870 yılında Glasgow’da dünyaya gelen Lorimer, sömürge idaresiyle içli dışlı olan bir ailenin ferdiydi. Çok sayıdaki akrabası gibi o da sömürge topraklarında vazifede bulunmuştu.
Aldığı idarî vazifelerin yanı sıra önemli de bir şarkiyatçı olan Lorimer 1899 tarihli Customary Law of the Main Tribes in the Peshawar District ile 1902 tarihli Grammar and Vocabulary of Waziri Pashto isimli eserlerin de sahibiydi. Lord Curzon tarafından oluşturulacak ansiklopedi için tercih edilmesi muhtemelen sahip olduğu entelektüel birikim ve sahaya hakimiyeti dolayısıylaydı.
Aldığı emir üzerine çalışmalarına başlayan Lorimer, bir araştırma ekibi kurmuş ve yıllara yayılan faaliyetleriyle abidevî eserini meydana getirebilmişti.
- Yaklaşık beş bin sayfadan meydana gelen "Gazetteer of the Persian Gulf, Oman and Central Arabia" çok uzun bir zaman bölgede İngiliz yetkilisi olarak çalışacak olan görevliler için rehber eser olmuştu.
İçerisinde çok sayıda başlığı içeren eser iki ciltten oluşan hacmiyle bölgeyi tanımak için eşsiz bir imkân sunuyordu. Kitabın coğrafya ile alakalı ikinci cildi 1908 yılında basılırken, tarih ile alakalı kısmını meydana getiren ilk cildi Lorimer’in ölümünden bir yıl sonra, 1915 yılında basılmıştı.
Üç kısımdan meydana gelen kitabın birinci cildi, içerisinde bölge tarihinden başka inci avcılığından köle ticaretine kadar geniş bir alanda başlıklar içeriyordu.
- Birinci cildin üçüncü kısmını meydana getiren, bölgede bulunan yirmi bir ailenin soy kütüğü ise eserin önemli bir kısmını meydana getiriyordu.
Coğrafya ile alakalı olan kitabın ikinci cildi ise alfabetik olarak kabileleri, kasabaları ve bölgeleri içeriyordu. Şârika’da 200 haneden meydana gelen Abâdile kabilesi ile başlayan ikinci cilt Zübâre ile nihayete eriyordu.
Burada kabilelerin göçebe veya yerleşik olup olmadıkları hakkında bilgi veriliyor; din, ırk ve mezhep detaylarına da giriliyordu. Bir kabilenin sahip olduğu kayıklara varıncaya kadar detaylı bilgi veren eser kabilelerin gelir kaynakları, savaş kapasiteleri ve kabile içerisindeki fraksiyonlara varıncaya kadar bilgiler veriyordu. Eser aynı zamanda insanlar, nehirler, sahiller, vahalar, yapılar ve yerleşim muhiti gibi yerlerin fotoğrafını da içeriyordu.
56 fotoğrafa sahip olan eserde çok sayıda fotoğrafçının fotoğrafları yer alıyordu. Percy Zachariah Cox ile Hermann Burchardt bunlar arasında yer alan sadece iki isimdi. Eser ayrıca iki tane de harita içeriyor, detaylı bir şekilde sahayı gözler önüne seriyordu.
Kitapla alakalı ilginç bir detay da bu eserin sadece belirli bir çevrenin elinde olması, bunun dışında herhangi bir şekilde umuma açılmasının söz konusu olmamasıydı.
- Eser, uzun sayılabilecek bir dönem sadece bölgede çalışacak Britanya diplomatlarının başucu kitabı olmuş, nihayet 1955 yılında kısıtlaması kaldırılarak umuma açılmıştı.