K vitamini yoksa kanser ve diyabet gelebilir

BAĞDAGÜL ÖZ
Abone Ol

Korona ile birlikte vitaminlere yönelik özellikle de D vitaminine yönelik bir iştah var. Yanlış olan ise vitaminlerin kıymetinin kriz anında öğrenilmesi ve sentetik yollarla alınması. Vitaminleri tabiî kaynaklardan düzenli olarak almak gerekiyor.

Dünyada ölümden başka her şeyin mutlaka bir çâresi var ve bunu bizden gizliyorlar. Gizleme nedenlerini bilmeyen yoktur. Lâkin ehemmiyetine binaen bir kez daha ifade edelim ki, asıl amaç insanlığın hastalığının küresel düzenin bir savunma silahı olmasıdır. Yani biz hasta ve kalitesiz bir hayat sürüyorsak küresel düzen bundan beslenir, nemalanır. Bu yüzden ilaç, aşı, tohum, gıda, Batılı güçler elinde etkili birer silahtırlar. Vitaminler de böyle… Sentetiklerini vererek bizi düşünürmüş gibi yapıyorlar. Aslında bu da oyunun bir parçası.

Siz siz olun işlenmiş gıdalardan, sentetik ilaç ve vitaminlerden uzak durun. Bunun size, bize değil sadece Batılı endüstriye faydası var. Gıdalarınızı mevsiminde ve en tabiisinden alın.

  • Kansere karşı koruyucu olan K Vitamini, aynı zamanda kemik gelişimini sağlar, kanın kıvamını düzenler. K Vitamininin K1 ve K2 şeklinde iki türevi var. K1 bitkilerce üretilirken, K2 aldığımız gıdalardan bağırsaklardaki bakterilerce üretilir. Bağırsak sistemi sağlam, faydalı bakterileri yerli yerinde ve aldığımız gıdalar da tabiî ise sistem böyle çalışır. Lâkin tabiî değilse işler birden değişiverir.

‘Genellikle K vitamini eksikliği görülmez’ denilir ki, bu doğru değil. Onun eksikliği daha çok antibiyotik kullananlarda görülür ki, bu da neredeyse herkesi kapsar. Antibiyotiklerin en az yüzde 70’i hayvanlarda kullanılır ve oradan insanlara geçer. Geri kalanı ise insanlar ve bitkilere verilir. Hâsılı hemen herkes istemeden bile antibiyotiğe mâruz bırakılır. Konvansiyonel kırmızı ve beyaz et yemeyenler ile rastgele gıda kullanmayandalardansanız siz şanslı olanlardansınız demektir.

Damardan beslenen kişilerde de K vitamini eksikliği görülür.

Sezaryen doğumlara dikkat!

Bebekler doğarken annenin florasını alarak doğarlar ve bu onların en güçlü savunma silahıdır. Ancak bu normal doğumlar için geçerli. Şayet sezaryen doğum yapmışsanız, bu sizin bebeğinize yapabileceğiniz en büyük düşmanlıktır. Eksikliğinde kanser gibi hastalıklar görülen K vitamini eksikliği daha çok sezaryen yöntemiyle doğmuş çocuklarda görülür.

Bebekler doğarken annenin florasını alarak doğarlar ve bu onların en güçlü savunma silahıdır. Ancak bu normal doğumlar için geçerli.

Ülkemizde her yüz doğumdan 60 civarı sezaryenle doğmaktadır. Bu da tıp sanayiinin insanlığa attığı en büyük kazıklardan biri. Bunun amaçlarından biri de, çocukların sık sık hastalanıp kendilerine müracaat edilmesi. Bu sayede de gizli ve alenî maksatlarına erişmiş oluyorlar.

K eksikliğinde neler olur?

K vitamini eksikliği bebeklerde kanamalara neden olur. Bunun ana sebebi de annenin gebelik sırasında kullandığı ilaçlar ve özellikle de antibiyotiklerdir. Zîra bu ilaçlar bebeklerin anne karnında ve doğum sonrası anne sütü ile yeterince beslenmelerini engeller. Anne karnında bebeğin kansere yakalanması gibi hastalıkların ana nedenleri bu tür hatalardır. Ayrıca mâruz kalınan ağır metaller, vs.

Kandaki DCP değeri sıfır ise K vitamini sıkıntısı yoktur. Yüksek ise eksiklik baş göstermiş demektir. K vitamini eksikliği kemik rahatsızlığı ve varislere neden olacaktır. Ardından ise diyabet gelir.

K nerelerde olur?

Lahana, sızma zeytinyağı, mısır, patates, ıspanak, karnabahar, brokoli, yumurta, yeşil ve çok koyu renkli sebze ve meyveler K vitamini bakımından zengindir. Ancak bunların taze ve işlem görmemiş olması gerekir.

Koruyucu vitamin E
Gerçek Hayat

Günlük K vitamini ihtiyacımız yaklaşık 90 mikro gramdır ve tabiî gıdalarla normal beslenen ve ilaç kullanmayan kişiler yeteri miktar K vitamini alabilirler.