‘Oğlan sever de alamazsa aşk olur’

HABER MASASI
Abone Ol

bir.

Leyla nedir?

Leyla bir özge candır. Aslında bütün şiirlerde söylenendir. Suna dendiğinde de, Şirin dendiğinde de, Leyla dendiğinde de aslında kastedilendir. Leyla nedir? Leyla, Allah’a giden yolun pırıl pırıl bir basamağıdır. Olmazsa olmazıdır. Mona Roza’dır bir bakıma. Genceli Nizami’den bile önce Fuzuli’dir ama. Ete ve kemiğe bulanmış şehvani bir sembol değil, gönülden ibaret sakin ve fedakâr bir ilahi aşk ışığıdır. Leyla nedir? Leyla, ne yapılması gerektiğini gösterendir.

iki.

Mecnun nedir?

Sanıldığının aksine Leyla’dan daha önemli olandır. Çünkü arayandır, çünkü yola önce çıkandır. Önce bakan, önce gönül düşürendir. Önce isteyen, önce gidendir. Mecnun nedir? Sorulan her farklı soruya aynı cevabı verendir. Söylenen her şeye Leyla diyendir. Gönül düşürdüğünden uzağa düşünce gönlü, aklını yitirip şehirden kaçıp kendini çöllere vurandır. Mecnun nedir? Mecnun, nasıl yapılması gerektiğini gösterendir.

Nizami Ganjavi'nin Leyla ve Mecnun romanına dayanan Azerbaycan halk sanat eseri.

üç.

Leyla nedir?

Leyla bir başına bir âdemdir, tıpkı Mecnun gibi… Ancak bir araya geldiklerinde bir hikâye olan iki âdemin ilkidir. Asırlarca sürecek bir hikâyenin asla görmezden gelinemez yarısıdır. İki kişinin ikincisidir. Ancak birbirlerine deyince, kendi hikâyelerini birbirlerine ekleyince bir öğretmene dönüşüyorlar. Yüzlerce yıldır sayısız insanı eğiten bir öğretmene. Aşkı, muhabbeti, sevgiliyi, aramayı, yola çıkmayı, gönlü, sevmeyi, ahlakı ve Allah’ı öğreten bir öğretmene.

dört.

Mecnun nedir?

Sadece Türkçede kırkın üzerinde yazılan Leyla vü Mecnun hikâyesine adını verendir. Dağlarda, çöllerde kurt ile kuş ile arkadaşlık etmesin, aklı yerine gelsin diye babası tarafından Hacc’a götürüldüğünde, Kâbe’nin ilk görüldüğünde edilen duanın kabul edileceğini bildiği için görür görmez “Ya Rab belâ-yı aşk ile kıl âşinâ beni / Bir dem belâ-yı aşktan etme cüdâ beni” diyendir. Derdine derman değil, dert isteyendir. Genceli Nizami’den Emir Hüsrev’e, Abdurrahman Cami’den Gülşehri’ye, Âşık Paşa’dan Ali Şir Nevai’ye Fuzuli’den Sezai Karakoç’a kadar uzanan yüzlerce şairin hep birlikte anlattığıdır.

Mecnun, vahşi doğada.

beş.

Leyla nedir?

Leyla, Türkçenin konuşulduğu bütün coğrafyalarda en ümmisinden en arifine herkes için aşkın somut sembolü, ‘ışk’ın gerçek istikametidir. Leyla, bir yoldur. Gerçek menzilin önünü aydınlatan bir hatırlatıcı, bir el feneri. Leyla nedir? Leyla Allah’ın sıfatlarındandır. Mecnun’sa ona ulaşmak isteyen fedakârlıktır, başkası değil.

altı.

Mecnun nedir?

Mecnun, optiğin yeniden yorumlanmasıdır. ‘Görme’nin görünmekten daha esas, daha aziz olduğunun ispatıdır. Hikâyedir ya, inanalım; Harun Reşid, ‘nerededir’ demiş şu Mecnun’u divane eden Leyla. ‘Getirin de şu dilden dile dolanan efsane aşkın öznesini görelim. Görelim ki ne özge bir can imiş anlayalım.’ Bir vakit sonra Leyla’yı bulup getirmişler huzura. Harun Reşid, ‘aç kızım yüzünü’ demiş, perde gerisinden. Peçesini indirince, Leyla’nın kara kuru bir kız olduğunu görmüş Harun Reşid. Görünce, ‘Bu mudur demiş, Mecnun’un peşinde divane olup, çöllere düştüğü Leyla.’ Bin yıldır anlatılır, ‘Efendimiz’ deyivermiş Leyla. ‘Siz bir de Mecnun’un gözlerinden görün dünyayı.’ Mecnun nedir? Mecnun gözdür.

Solda: Leyla'nın babası onu İbni Salam ile evlendirir. Sağda: Bir keşiş Leyla'yı Mecnun'la buluşacakları yere götürüyor.

yedi.

Leyla nedir?

Leyla, tam da bu yüzyılın ihtiyacı olan vefanın, kadirbilirliğin anıtıdır. Leyla, hayâ perdesini yüzyıllarca süren bir ustalıkla sinesinden sıyırıp kaldıran ve hazinelerini halka saçan, pazarlana pazarlana reklamın kendisi olan modern kadın değildir yani. Tarihte ilk kez ‘ya seninim ya kara toprağın’ diyendir. Leyla nedir? Bin yıldır söylenen, yedi yüz yıldır yazılan eski bir bahçenin bir şair tarafından yeniden derlenmesidir. Leyla, gözün gerçekten gördüğüdür.

sekiz.

Mecnun nedir?

Mecnun, mecnun değildir. Ne yaptığını ve niye yaptığını berrak akılla kavramış âdemdir Mecnun. Derdini sevmiştir. Dermanının daha çok derde bulanmak olduğunu bilmiş âdemdir. Leyla evinden kaçıp da vadilerde ceylanlarla arkadaşlık eden Mecnun’u bulunca vuslat sanmıştı hikâyenin burasını ya Mecnun ‘Çekil önümden Leyla’ demişti uğruna perişan olduğu kızın suretine. Mecnun nedir? Leyla’sının mezarını kucaklayıp ‘Canansuz cihan gerekmez’ diyendir.

Mecdız ölmeden önce Leyla ile son kez bir araya geliyor. İkisi de bayılıyor, vahşi hayvanlar ikisini de davetsiz misafirlerden koruyor. On altıncı yüzyıl bitmeden çizildi.

dokuz.

Leyla nedir?

Sevilince sevendir. Aşk ile bakılınca aşka hürmet edendir. ‘Güzellerde vefa aranmaz’ olsa da vefa ehlidir. Sevdiğince görülmese de gözleri başkasını görmeyendir. Arap illerinden, Hindistan’a, İran’dan Afganistan’a, Türk illerinden Balkanlara kadar giden, kulaktan kulağa ezberlenen, gönülden gönle tekrarlanan bir destanın, yârinden ayrı düştü diye önce toprağa düşendir.

on.

Peki, Leyla ile Mecnun nedir?

İslamların en büyük hikâyesidir ve bir aşk etrafından örülmüştür. Bitmeyen tekrarlarla, sonu gelmez öykülerin etrafında anlatıla anlatıla bugüne gelendir. Aldatma yoktur, yalan yoktur, hile ve desise yoktur onda. İnsanlığın en büyük öğretmenlerinden biridir o aslında. Bütün cihanın yurdu dolaşılsa bir benzeri daha bulunmaz bir aşk hikâyesi, tekrarı bir daha mümkün olmaz bir hakikattir. İnsan olarak bir araya gelemeyen iki aşığın, toprak olarak bir araya gelmesidir. Leyla ile Mecnun, ayrı düşünce başlayanların hikâyesidir. İşte bu sebeple tam da Neşet Ertaş’ın dediği gibi ‘Oğlan sever de alamazsa, aşk olur’dur. Leyla ile Mecnun budur.

On beşinci yüzyılın ilk yarısında kaligrafi sanatçısı Ja'far Baisunghuri tarafından resmedildi: Leyle ile Mecnun mektepte.