Kalbinizden akıp geçen: Dersu Uzala!
Vel hâsıl 2,5 saatlik derin bir ırmak bu film, öylece kalbinizden akıp geçiyor.
Tam olarak şöyle olmuş, Akira Kurosawa almış eline kamerayı ve 1975 yılında insanlık dersi olarak izlenebilecek uzunca bir şiir yazmış. Korkmayın aşırı entelli bir film falan değil, sıkıntıdan patlayacağınız türden bir ‘bunalım’ da değil. Seyir zevki yüksek uzunca bir şiir, edebiyata yaslanmış tarafıyla da roman uyarlaması bir başyapıt.
Tabiat, insan, merhamet, toprak, sezgi, bilgelik, doğa, tevazu, ahlak, zaman ve irfan var içinde. Dersu Uzala, hayatı topraktan, rüzgârdan öğrenmiş Yakutistanlı bir şaman derviş, ırmağın ve güneşin oğlu, ormanın yalnız çocuğu.
- Tabiatın efendisi olmanın zehrine değil, tabiata karışmanın, ona tabii olmanın sırrına vakıf.
Maksim Munzuk’un oyunculuğuyla devleşen Dersu’nun; ‘kapitan’ diye seslenişi, görkemli kar fırtınasından korunmak için kuru otlardan çadır yapmaya çalışması, vahşi kaplanla konuşması ve ateş başında türkü tutturması, hepsi ayrı güzellikteki efsane sahneler.
Vel hâsıl 2,5 saatlik derin bir ırmak bu film, öylece kalbinizden akıp geçiyor. İzlemeden geçen yıllar utansın. Ah Dersu!