"İzlesene"de üç film!

Kızı vahşice katledilen bir annenin, kızının ölümünün ardından aylar geçmesine rağmen katillerinin bulunamaması üzerine karayoluna yakın bir yerden üç reklam panosu kiralamasıyla başlıyor film.

Mildred’ın yani bir annenin tek başına adalet arayışını, adaletin nerede saklandığını ve saklandığı yerden hangi koşullar altında çıkabileceğini merak edenler için "Three Billboards Outside Ebbing Missouri" ters köşe finaliyle bir başyapıt olmanın uçurumunda tüm öfkesiyle bağırıyor.

Kızı vahşice katledilen bir annenin ABD’de küçük bir kasabadaki adalet arayışı.

Papillon

Fransız Guyana’sında kaçışı mümkün olmayan bir adaya hapsedilen kelebek lakaplı Henri ‘Papillon’ Charriere sürekli olarak kaçmaya çalışmakta ve bunda da başarısız olmaktadır. Burada tanıştığı ve Louis Depo ile güçlenen dostlukları onun kaçış planını baştan sonra değiştirir ve artık kaçış onlar için mümkündür. Ve evet, her kaçışta olduğu gibi sonrası belirsizlik denen ihtimallerin yeşerdiği bir ormanla kaplıdır.

• Ve yine evet yürümenin dışında bütün eylemlerin adı kaçıştır. Macera dolu ve saf bir gerçekliği içinde barındıran bu filmi ‘Esaretin Bedeli’ en iyi hapishane filmi diyenlerin karşısına iki kere çıkarmakta fayda var.

Ahlat Ağacı

Evet, artık görüntülü roman diye bir şeyin varlığından bahsedebiliriz; mucidi de Nuri Bilge Ceylan. Bir Zamanlar Anadolu’dan sonra gelen Ahlat Ağacı, “bunun hikayesinden ne olur” deyip geçtiğimiz, gönlü yorgun insanların hayatlarından geçiyor.

Edebiyata yoğun ilgisi olan Sinan, doğduğu yere dönerek kitabını bastırmak için her yolu denerken karşısına babasının geçmişten kalan borçları çıkıyor. Ve evet, “bütün evlerin en mükemmel hatasıdır baba.”