Voronoi diyagramıyla şekillenen tasarım: Hourglass Corral

Hourglass Corral, Yunanistan'ın Milos (Değirmenlik) Adası’nda yer alıyor. Tasarım, on yıl önce başlayan ve şu anda 90.000 metrekarelik bir alanı kapsayan "Voronoi’nin Corrals" adlı projenin son parçasını oluşturuyor.

İşveren, DECA Mimarlık’tan sitenin mevcut yapısını koruyarak inşa edilen bir tatil evi istiyor. Kapsamlı envanter araştırmasından sonra, mimarlar vaziyet planında, farklı noktalarda beş ayrı "corrals" (ağıl) eklemesi öneriyor. Ağıllar; konut, tarım ve doğa koruması gibi farklı kullanımlara göre tasarlanabiliyor. Bu ağıllar, Yunan adalarında "gayrı resmi ve ampirik imar yöntemi" olarak tanımlanıyor.

Yaklaşım olarak proje, Akdeniz kıyılarının her noktasında bulunan "tatil evi" kavramını geliştirmeyi hedefliyor. Tatil evi kavramı, daha geniş sosyal, kültürel ve ekonomik bağlamlarda ele alınıyor. Tasarım ekipleri, geniş doğal alanları ve tarım arazilerini tamamıyla turizm endüstrisinin inisiyatifine bırakmak yerine alternatif projeler sunuyor.

DECA, ilk olarak 2012 yılında, uçurumun kıyısında, okyanusa yakın iki yatak odalı bir ev olan "Immersion Corral"ı tamamlıyor. 2013 yılında, üretken zeytin ağaçlarını içeren, 20.000 metrekarelik arazi alanıyla adadaki en büyük koru olan "Orchard Corral"ı inşa ediyor. Bu evin bulunduğu alan, nesli tükenme tehlikesi altındaki bitkileri barındırıyor ve adadaki biyolojik çeşitliliği sürdürüyor.

Dördüncü proje olan "Isolation Corral"ın karayoluna erişimi bulunmuyor. Bir masa ve bir yatak içeren, basit bir odadan oluşan yapı, tamamen elle inşa ediliyor. Tüm sistemin son ve en büyük konut projesi olan "Hourglass Corral" ise, 2019 yılında tamamlanıyor.

Proje, topografyanın doğal koşulları tarafından şekillendiriliyor. Deniz esintileriyle soğutulan ve güneş ile ısıtılan mimari yapı, yer düzleminin altında bir kota, bir kısmı gömülü olacak şekilde konumlandırılıyor. Yeşil çatısı ile proje; mimari ve doğa arasında bir diyalog kurmayı hedefliyor.

Tasarım bölgesindeki; vahşi ve evcil hayvanların birlikte yaşaması ve korunması için bölgeler oluşturan proje, yerel mirası da yeniden yorumluyor. İnşa edilen konut yapıları, arazinin kullanım çeşitliliğinin ve üretkenliğinin korunmasını amaçlıyor. Tatil mevsimlerinin sınırlı zamanının ötesinde, yerel topluluklar ve ekonomileri için sürekli kullanım imkanı oluşturuyor.

DECA Mimarlık'ın kurucu ortağı Alexandros Vaitsos, Hourglass Corral’ı oluşturan hücrelerin her yöne yönelim gösterdiğini belirtiyor. Mimarlar, tasarım öncesinde her mekanda yaşanan duyguları, mekanın aurasını, "genius loci"sini deşifre etmeye çalışıyor.

DECA Mimarlık, Voronoi parametrik stratejisi kullanarak plan kurgusunu oluşturuyor. Bir düzlemi, kümelenmiş noktalara olan mesafeye göre hücrelere bölüyor. Voronoi formülü ile her masa, yatak veya ağacın komşu alanlara göre en fazla alana sahip olması sağlanıyor. Böylece alan verimi artırılıyor.

Konutun isminde de Voronoi diyagramından esinleniliyor. Hourglass Corral, "kum saati ağılı" anlamına geliyor. Diyagram, temelde kumun aynı anda birden fazla delikten akmasının ardından yüzeyde kalan şekillerden oluşuyor.

Rüzgarın topografyaya göre hareketi, bölgedeki manzara açıları, güneşin ve gölgenin yönü, bitki örtüsünün dağılımı ve peyzaj boyunca değişen jeolojik özellikler sırasıyla haritalandırılıyor. Bu araştırma sonucunda, projenin ihtiyaçlarına uygun olan mutlak konum belirleniyor.

Her hücre; dış avlu, ortak alan, yatak odası veya yardımcı alan gibi açıkça tanımlanmış kullanımlara karşılık geliyor. İç mekanlarda, her hücrenin tavanının merkezine denk gelen dairesel bir ışıklık bulunuyor. Tavan, ışıklığın bulunduğu merkez noktasına doğru açılı olarak tasarlanıyor. Bu durum, organik ve akıcı bir iç çatı görünümü oluşturuyor.

Işıklıklar, çatı tasarımları, dış gölgeleme alanları ve kalın dış duvarlar; enerji tasarrufu sağlıyor. Diğer ağıllar gibi, Hourglass Corral da tarım alanlarını birbirinden ayıran ve koruyan taş bir çitle çevriliyor. Çitlerin içerisinde kalan yeşil çatılar, uçucu yağların üretilmesi için kullanılan Akdeniz bitki türlerinin yetiştirilmesi için kullanılıyor. Ekili hücreler, ev hacminin doğal peyzajla bütünleşmesini sağlıyor.

Vaziyet planına bakıldığında yerleşim konseptini, dairesel çatı pencere konumlarının oluşturduğu görülüyor. Pencereler ile ekim alanları arasındaki fark, hücreleri topografyadan ayırıp ortaya çıkarıyor. Yeşil çatı tasarımı, bu organizasyon şemasıyla birlikte şekilleniyor.