Türkiye'nin en yeşil binası: ERKE Green Academy
ERKE Green Academy, Üsküdar’da 1980’lerde inşa edilmiş bir yapının, modern çizgilerle renove edilmiş hali. Yapı; en prestijli yeşil bina sertifikalarını toplayarak Deer Architects tasarımı, yeni hali ile farkındalık yaratıyor.
Türkiye’de yeşil bina uygulamalarını yaygınlaştırmak amacıyla danışmanlık hizmetleri yapan ve elektrikli aydınlatma projeleri için tasarım desteği veren ERKE, insan sağlığı ve çevre bilincini uyandıran projelerde Türkiye'nin önde gelen şirketlerinden biri. ERKE, mühendislik ve danışmanlık tecrübesini ERKE Green Academy projesi ile ortaya koyarak Türkiye’de bir ilke imza atıyor.
Yeşil projelere uygun sistem ve malzemeleri bir araya getiren geniş bir ürün yelpazesine sahip olan yapı, bu özelliği ile ERKE’nin hizmetleri açısından örnek teşkil ediyor. Yeşil bina laboratuvarı niteliği taşıyan bina; tüm örnek uygulamalarıyla, ziyaretçilere ve eğitime katılanlara kapılarını açıyor.
Yapı; villa siteleri, restorasyon geçirmiş tarihi yapılar ve iç içe geçmiş apartmanların birlikte bulunduğu, birbirinden farklı özelliklere sahip yapılar arasında bulunuyor. Yapının en önemli özelliği ise güney cephesinin Çamlıca Korusunu görüyor olması.
Yeşil binaların oluşturulmasında en çok dikkat edilen hususlardan biri de mevcut yapıların mümkün olduğunca korunarak renove edilmesi. ERKE Green Academy projesinde de en önemli unsur, hali hazırda bulunan yapının kendisi. Bu doğrultuda projenin ana tasarım ölçüsü de, mevcut yapıyı ihtiyaç duyduğu ölçüde güçlendirirken yapıya monolit bir kabuk giydirerek modern bir mimari oluşturmak.
Kabuk 3 tasarım kriterinden oluşuyor. Bunlardan ilki yapıya karakterini kazandıran aynı zamanda da cephe ve çatıda entegre şekilde devam eden antrasit renkli çinko kaplama. İkincisi, yapının ön-güney cephesinde hem tasarım olarak koyu kütleye kontrast oluşturan hem de gölgelik olarak kullanılan beyaz mesh kaplama. Üçüncüsü ise ana giriş kapısına yerleştirilmiş olan ve baca etkisi yaratarak doğal havalandırmayı sağlayan cam tüp.
Çinko kaplama; cephe ve çatıda devam etmesi ile kullanılan malzemeler arasında projenin karakterini oluşturan en belirleyici unsur. Mimari açıdan cephe-çatı devamlılığını sağlayabilmesi ve çevre dostu bir malzeme olması sebebiyle çinko uygulaması tercih edilmiş. Mimari görüşteki kütlesel yaklaşım ve kontrast ilişkisinin belirgin şekilde vurgulanma isteğinin yanı sıra soğutmadan daha maliyetli olan ısıtma harcamalarından tasarruf edilme çabası yapının renk seçiminde etkili olmuş.
Yeşil bina uygulamalarında önemli bir yeri olan çatı tasarımı için eski yapının sağlıksız çatısının yerine çelik çatı inşa edilmiş ve doğu-batı cephelerinde gün ışığından maksimum derecede yararlanacak şekilde pencereler yeniden oluşturulmuş. Koru manzarasını görüş için güney cephesine olabildiğince delikler açılmış. Bu değişikler sayesinde yeni kabuk içerisinde kalan mevcut bina %60 oranında korunmuş.
Yapı içerisinde katlar işlevlerine göre ayrılmış. Bodrum katı; ofis alanı, çok amaçlı kullanıma yönelik toplantı odaları, otopark ve dinlenme/mutfak alanı olarak düzenlenmiş. Zemin ve 1. katta, açık ofisler ve yönetici ofisleri; çatı katında ise eğitim verilmek üzere seminer/toplantı odası bulunuyor. Bina dışında kalan otopark ve dinlenme alanlarının üstüne yeşil çatı uygulaması yapılmış. İçerisinde bulunan ışıklık sayesinde bu yeşil çatı, bodrum katının en karanlık noktalarına gün ışığını ulaştırıyor ve aydınlatma tasarrufu sağlıyor.
Projenin mühendislik yaklaşımlarının temelini; enerji ve su tasarrufu, üretim/tüketim bilgilerinin kontrol altında tutulması ve yüksek iç mekan kalitesi oluşturuyor. Elektromekanik sistemler; iklimsel bilgiler çerçevesinde güneş ışığından yararlanma, gün ışığı ve enerji modelleme sonuçlarına göre maksimum verimde tasarlanmış parçalardan oluşuyor.
Proje tasarımında; bina ve aydınlatma otomasyonu sağlanarak sistemlerin azami verimde çalıştırılması ve yüksek iç mekan kalitesi oluşturularak bina kullanıcıların memnuniyeti hedeflenmiş. Özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarına önem verilerek bu konuda örnek bir uygulama yapılmış.
Bina otomasyonu sayesinde; aydınlatma, ısıtma-soğutma, priz, havalandırma, sıcak su enerji tüketim bilgileri ve PV panel enerji üretim bilgileri ölçülerek enerji stratejileri geliştirilmiş ve tasarruf sağlanmış.
Çatının %60’lık bir kısmına yerleştirilmiş olan elektrik üreten PV paneller; yapının elektrik tüketiminin %27’sini doğu-batı gün ışığından yararlanarak üretiyor. Ayrı ayrı ölçülen üretim ve tüketim bilgileri, enerji SCADA sistemi sayesinde anlık olarak izlenebiliyor. Böylece güneş panellerinin reel üretiminin ve sistemlerin enerji bilgilerinin kaydı tutuluyor ve akademik bilgi bankası oluşturuluyor.
Yapının aydınlatma tasarımında da enerji verimliliği sağlayacak şekilde iç mekan konforu hedeflenmiş. Aydınlatma sistemi, mimari faktörlerin önüne geçmeyecek kadar mütevazı tasarımı ile fonksiyonelliği ön plana çıkarmış.
Binanın aydınlatma denetimi ile ofislerde gün ışığı seviyesine göre aydınlatma düzeyinin sabit tutulması sağlanmış, konforlu çalışma ortamı yaratılmışve aydınlatmanın gereksiz hallerde devre dışı bırakılması ile enerji tasarrufu sağlanmış.
Aydınlatma tasarımı çalışma alanlarında çizgisel formlarda, sirkülasyon alanlarında ise karesel formlarda tasarlanması ile alanlar ayrıştırılmış. Tasarım; işlevsel ve estetik anlamda teknolojik bir yapı oluşturmuş.
Dış aydınlatma tasarımı için; içeride ışık kirliliğine neden olmadan yapının doğu ve batı taraflarında renkli pencereler tasarlanmış. Kararlı ve sert hatları yumuşatan tasarım, yapıya sıcak bir gece görünümü kazandırmış. Tamamı geçirgen olan güney cephe ile sadece doğu ve batı cephesinin aydınlatılması; cephe aydınlatma tasarımında gizemli ve sıcak bir derinlik hissi yaratmış.
Yapının uygulamasında enerji verimliliği, mekanik sistem, bina kabuğu termal optimizasyonu, iç hava kalitesi ve pasif stratejiler örnek olacak şekilde olması için malzeme seçimine özellikle dikkat edilmiş. Binanın karbon ayak izini azaltmak için ısı yalıtım malzeme kullanımı artırılmış. Başlangıçta yapılan yalıtım masraflarının, doğru tasarım ve uygulama sayesinde sağlanan tasarruflar ile kendini çok kısa sürede geri ödemesi öngörülmüş.
Cam seçimi de ayrıca enerji verimliliği için önemli yer tutmuş. Yapıda cam duvar oranının %41 olması; camların gölgelendirme katsayısı değerleri ve ısı iletim değeri, ısıtma ve soğutma yükleri açısından ayrıca önem kazanmış. Bu doğrultuda doğu ve güney cephelere argon gazı içeren üçlü camlar yerleştirilmiş. Güney cephesinde üçlü ve ikili cam, çatı pencerelerinde ise ikili cam tercih edilmiş. Cam tercihlerinde yıllık güneş ışığı bilgilerine de önem verilmiş.
Binada bulunan gri su arıtma sistemi sayesinde harcanan suyun geri kullanımı sağlanmış. Lavabo ve duşlardan toplanan gri suyun, biyolojik arıtımı yapıldıktan sonra rezervuarlarda, peyzaj sulamasında, çamaşır ve araç yıkamada kullanılması ile binanın su tasarrufu %44 düzeyinden %68’lik seviyeye çıkarılmış.
Gri su arıtmasının yanında su tasarruflu bataryalar, çift kademeli klozet rezervuarları ve susuz pisuarlar sayesinde temiz su tasarrufu sağlanmış. Rezervuarlarda gri su kullanılması, temiz su tasarruf oranını %62’ye çıkarmış. Peyzaj uygulamasında iklim ve çevre koşullarına uygun seçilen bitkiler ile ekstra sulamanın önüne geçilmiş.
İnsan sağlığını, konforunu ve verimliliğini etkileyen bina iç hava kalitesini korumak adına malzemeler özellikle seçilmiş. İç mekan malzemelerinin oda sıcaklığında buharlaşması ve kimyasalların (VOCs-kimyasal uçucu organik bileşenler) havaya karışması sebebiyle düşen iç hava kalitesi; iç mekanlarda kullanılan duvar, zemin kaplamaları ve düşük VOC içeren ekolojik malzemelerden oluşan duvar boyaları ile çözüme kavuşturulmuş.
Kısacası projede tercih edilen malzeme ve sistemlerinde en uygun seçimler yapılarak mimari konseptle birlikte yeşil bina kriterlerine uygun olması sağlanmış. Tercih edilen malzemeler doğru tasarım kriterleri ile en üst seviyede verim ile kullanılmış. Böylece ERKE Green Academy’nin hem kaynak tasarrufu hem de kullanıcı konforu en üst düzeyde tutulmuş.
Bütün ekolojik uygulamalar sonucunda ERKE Green Academy, LEED Platin ve BREEAM “Very Good” sertifikasını almış ve Sign of the City Awards 2013‘de “Türkiye’nin En Yeşil Binası” ödülüne layık görülmüş. Böylece BRE ve DGNB’nin de dikkatini çekerek, uluslararası yeşil bina konseyleri tarafından Türkiye’deki eğitim merkezi olarak kullanılmaya başlanmış. Bina; aktif örnek uygulamaları sayesinde, yeşil bina laboratuvarı özelliğinde olan “ERKE Green Academy” adını taşıyor. ERKE Green Academy’de eğitimlere katılan kişiler, uluslararası derecede teorik geçerli yeşil bina eğitimlerini almanın yanı sıra uygulamaları pratik olarak yerinde görebiliyor.
Proje Adı | ERKE Green Academy |
Konum | Üsküdar, İstanbul |
Proje Bitiş | 2013 |
İşveren | ERKE Sürdürülebilir Bina Tasarım ve Danışmanlık |
Proje Mimari | DEER Architects - Cem Demirci / Rıfat Ergör |
Peyzaj | Spor Yapı |
Proje Alanı | 400m2 |