Merdivenlerle bir şehir deneyimi: Siro Otel

SEDA NUR AYDIN
Abone Ol

Mount Fuji Mimarlık Stüdyosu tarafından tasarlanan Siro Otel, Tokyo’nun şehir merkezlerinden birinde yer alıyor. Her katı birbirine bağlamak için kullanılan farklı merdiven tasarımıyla dikkat çeken proje, başkentin katmanlı sokak yapısını doğrudan binanın içine taşıyor.

Mount Fuji mimarları, Tokyo'daki Hotel Siro'yu farklı merdivenlerle sokağa bağlıyor.

Otel, şehrin sokaklarının üst üste yığılmış halini anımsatıyor.

Mount Fuji Mimarlık Stüdyosu, Tokyo’nun Toshima semtinde iş ve eğlence merkezi olan Ikebukuro bölgesinde yeni bir otel tasarladı. 2020 yılında kullanıma açılan otel, cephesindeki çelik merdivenlerle Tokyo'nun katmanlı sokaklarına atıfta bulunuyor.

Doğrudan sokağa bağlanan karakteristik merdivenlerle her katta yer alan teraslar, binanın dikkat çeken özelliklerinden birkaçı.

Merdivenler ve sokak ilişkisi.

Birbirinden farklı tasarımlara sahip çelik merdivenler, aynı zamanda birer balkon görevi görüyor.

Otel Siro, konuklarını Tokyo’dan ve şehrin dinamik yapısından uzaklaştıran diğer otellerden farklı bir konseptle tasarlandı. Proje, her katı birbirine bağlayan birbirinden farklı merdiven tasarımlarıyla, Japonya’nın başkenti Tokyo’nun şehir yapısını cepheye yansıtıyor.

Merdivenler, her katta doğal havalandırmanın ve hafif esintilerin hissedildiği açık hava koridorlarına çıkıyor.

Yapıda; çelik, ahşap ve beton bir arada kullanılıyor.

Odalardan, şehrin sokaklarına benzeyen ve dış koridor görevi gören teraslara çıkılabiliyor.

Otelin merdivenleri, her katta birbirinden farklı tasarımlarıyla sokaktan geçenlerin dikkatini çekiyor.

Otel Siro’nun her odasına, "Ryokan" diye bilinen geleneksel yol kenarı hanlarını anımsatan yükseltilmiş ara geçitlerden erişim sağlanıyor.

Merdivenlerin dikkat çeken tasarımları, dikey sirkülasyonu daha eğlenceli bir hale getiriyor.

Ziyaretçiler, Shoji adı verilen ahşap çerçeveli, yarı saydam ve katlanabilir panelleri ve sürgülü kapıları açarak Ikebukuro’nun sokaklarını ve silüetini izleme şansı yakalıyor. Konuklar, aynı zamanda kentin dinamik yapısından hiç kopmadan kendilerini şehrin ortasında hissedebiliyor.

Otelin açık koridoru ve odalar.

Mount Fuji Architects Studio’nun kurucusu Masahiro Harada, "Bana, şehirde kaldığımı hatırlatan otelleri seviyorum." diyerek ekliyor:

"Genellikle, caddedeki ön kapıdan bir otele giriyorsunuz ve kayıt yaptırmak için oldukça tenha bir lobiye ulaşıyorsunuz. Asansör sizi katınıza çıkarıyor, loş bir koridorda yürüyorsunuz, odanızın kapısını açıp nihayet geceyi içinde geçireceğiniz alana ulaşmadan önce, banyonun önündeki dar boşluktan geçiyorsunuz. Bu tip otellerdeki odalar, o kadar izole edilmiş oluyor ki kendinizi şehirden ayrı hissediyorsunuz ve alışılagelmiş bir yerde konaklamış oluyorsunuz. Her zaman bunun bir gezgin için sıkıcı olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden bu durumu yıkan ve misafirlerin, şehrin benzersizliğini yaşayabileceği bir otel deneyimlemelerini istedik."

Otelin iç mekan tasarımı Japon mimarisinin sadeliğini yansıtıyor.

Aşağıdan yukarıya: 1., 8., 9., 10.kat ve çatı planları.

Sistem kesiti ve oda planı.

Görünüş ve kesit.

Proje

Hotel Siro

Tasarım

Mount Fuji Mimarlık Stüdyosu

Mekanik, elektrik, tesisat

TETENS

Site alanı

170.78 m2

Bina alanı

107.18 m2

Toplam kat alanı

962.47 m2

Kat sayısı

10

Tasarım yılı

2017 Mayıs - 2018.Mart

İnşaat yılı

2018 Ekim - 2020.Nisan