Kriketin önde gelen mekanında yenilenme: Compton & Edrich Tribünleri

Günümüzde krikete yönelik artan ilgiyle beraber stadyumlarda bazı yetersizlikler ortaya çıkıyor. Bu sebeple aşamalı bir yenilenme dönemi başlatılıyor. Bu bağlamda Compton & Edrich Tribünleri, 2014’lü yıllarda Warner Stadyumu ile başlayan yenilenme döneminin bir parçası oluyor. Bu sürecin 2032 yılında sona ermesi planlanıyor.

Compton ve Edrich tribünleri, stadyumun kuzeydoğusunda yer alan Medya Merkezi’nin iki yanında konumlanıyor. Yapılan düzenlemelerle tribünlerin kapasitesi 9.000’den 11.600’e çıkartılıyor. Orijinal koltukların birçoğu korunaraksürdürülebilirlik kavramına dikkat çekiliyor. Yeni tasarımda engellilerde düşünülerek tekerlekli sandalye alanları, ek koltuklar ve her seviyeye ulaşımı sağlayan asansörler gibi detaylara yer veriliyor.

Artan seyirci kapasitesi göz önünde bulundurulduğunda, bağlantı yolları ve tuvaletler gibi insan sirkülasyonunun yoğun olduğu mekanların yenilenmesi zorunlubir duruma dönüşüyor. Bu bağlamda iki yeni restoran ve özel konuklar için iki ağırlama süiti projeye dahil ediliyor.

Projenin önündeki en büyük zorluklardan biri süre kısıtlaması oluyor. İşverenler sezon dışı, altı aylık bir süre içinde inşaatın tamamlanmasını hedefliyor. Bu sebeple mimarlar, tasarım sürecinde hızlı, ekonomik ve ergonomik inşaat stratejileri geliştirmeye odaklanıyor. Sürecin pandemiye denk gelmesiyle bazı tasarımsal kararlar yeniden gözden geçiriliyor.

Açık ve esnek alanların sunulduğu, seyirci deneyiminin ön planda tutulduğu bir çözüm geliştirmek tasarımın temel amacı oluyor. Aynı zamanda; yapısal elemanları standardize etme, saha dışı inşa sürecini başlatma gibi prefabrikasyonu kolaylaştıran öneriler de süreci hızlandıran çözümler arasında yer alıyor.

Tasarım aşamasınınbaşlarındabetonarme bir yapı öneriliyor. Fakat süre ve maliyetanalizlerinin sonucunda projenin çelik konstrüksiyon ile inşa edilmesinin daha avantajlı olacağı sonucuna varılıyor.

Süreç içinde ortaya çıkan mühendislik problemleri,işlev veya formdan ödün vermeden sonuç odaklı çözümlerle birlikte aşılıyor. Böylece,sadece oyuncular ve seyirciler için iyileştirilmiş bir yapı ortaya konmuyor; aynı zamanda mimari kalitesi de güçlendirilmiş bir mekan tasarımı sunuluyor.