Kısıtlı alan yüksek konfor: 32m²'de konut tasarımı

Robinson projede, geleneksel iki boyutlu planlar yerine küçük detaylar kullanarak modern ve estetik kavramlarını bir araya getiriyor. Kolorado’daki evleri tamamlandıktan sonra şehir ile olan bağlarını koparmayan, işleri ve arkadaşları dolayısıyla sık sık Manhattan’ı ziyaret eden çift; şehir içinde kendilerine ait bir mekan talebinde bulunuyorlar.

En son 20.yy’ın ortalarında restore edilmiş olan 32 m2’lik daire, birçok potansiyeli içinde barındırıyor. Tasarımda hakim olan Fransız detayları ile ilk olarak, otel fonksiyonunda inşa edilmiş olan yapı; Central Park’a bir blok mesafede yer alıyor. Mimar Robinson, floral desenlere sahip ince işlemeli bu yapıyı, modern dokunuşlarla canlandırıyor. Yemek yapmayı seven ev sahipleri için iki yatak odalı daireyi yeniden işlevlendiren mimar; stüdyo daireyi serbest plan üzerine tasarlıyor ve pratik depolama çözümleri sunan bir düzen oluşturuyor.

Mutfak birimi evin ön kısmında tasarlanıyor. L şeklindeki dolap birimi, maksimum depolamaya uygun olarak yerleştiriliyor.

Yatma birimi, mahremiyeti sağlamak amacıyla; mutfak biriminin arkasında yer alıyor ve oturma biriminden ayrı olarak tasarlanıyor. Bu sayede az güneş ışığı alan, konforlu bir uyuma mekanı oluşturuluyor. Yatma biriminin karşısında, baştan sona yenilenen ıslak hacim yer alıyor.

Izgara sisteminin mevcut halinin korunduğu tasarımda odak nokta; oturma birimi olarak belirleniyor. Birim, ev sahiplerinin misafirleri için doğal ışıktan faydalanabilecek şekilde konumlandırılıyor.

Duvar ile tavan arasındaki kısımda, 20.yy’ın ortalarında yapılan tadilattan kalan birkaç detayı koruyan mimar; bu eğrilerden estetik algısını yumuşatma ve görsel akışı bütünleme noktasında yardım alıyor. Tavanda nişlerin içine yerleştirilen aydınlatma birimi ile oturma mekanına derinlik hissi kazandırılıyor. Televizyon ünitesini çevreleyen kavisli duvar nişi, alanı görsel olarak birbirine bağlamak amacıyla kullanılırken; asma kitaplıklar ile hafif ve fonksiyonel bir etki oluşturuluyor.

Döşemede yer yer siyah, beyaz, mavi ve gri tonlarında ahşap meşe kaplama kullanılıyor. Evdeki eski çivi deliklerinin ve farklı kusurların yaşanmışlığı simgelediğini düşünen Robinson, bu detayları özellikle muhafaza etmek istediğini belirtiyor. Duvarlar, sakin bir fon görevi görmesi ve görsel etkiyi bütünlemesi amacıyla beyaz bırakılıyor.

İç mekan tasarımında, klasik ve modern parçaların kombinasyonu başarılı bir şekilde sağlanıyor. Mobilyalar kısıtlı alanda yüksek konfor sunmak üzere tasarlanıyor. Kullanılmadığı zamanlarda katlanarak, duvarda bir sanat eserine dönüşen yemek masası gibi hafif iç mekan tefrişleri kullanılıyor.

Tasarımında binanın ve bulunduğu mahallenin tarihini ve doğasını göz önüne alan Robinson, geleneksel yapıya modern bir yorum getiriyor.