İnce sütunlar üzerinde yükselen yapı: Horizontal Skyscrapers

Herzog & de Meuron, tasarım konseptini "ormandaki yüksek bir kulübe" olarak ifade ediyor. Düzensiz bir şekilde tasarlanan ince sütunlar üzerine, yerden 35 metre yüksekliğinde iki apartman bloğu ve bunların altına da, halka açık bir park yapılması hedefleniyor. Apartman blokları formunu, eski bira fabrikasının korunma statüsünden ve 75 metre olarak belirlenen yerel bina yükseklik sınırından alıyor.

Tasarım ekibi tarafından "havada yükselen bir şehir parçası" olarak tanımlanan yapı, hem nehrin karşısındaki modern gökdelenlere hem de tarihi konuma sempati kazandırıyor. Eski fabrika alanlarının nehir dolgusu ile tekrar geliştirilmesi ve yenileme planları dahilinde yaklaşık 30.000 metrekarelik alanın restore edilmesi planlanıyor. Bununla beraber projedeki 100.000 metrekarelik alanı kaplayan konut blokları; iş ve rekreasyon birimleri arasındaki dengeyi kurarak alanı canlandıracak olan ofis ve perakende birimlerini de içeriyor.

Konutların cam ile kaplı cepheleri, nehrin ve şehrin panoramik manzarasını kullanıcıya sunuyor. Her dairenin kendine özel balkonu bulunurken, en üst katlardaki sekiz adet "gökyüzü villası" olarak adlandırılan özel dairelere çatı bahçeleri tasarlanıyor. Otopark ise kompleks altındaki üç bodrum katta yer alıyor.

Ekip proje için: "Badaevskiy fabrikasını yeniden geliştirme projemiz, uygulayacağımız tasarımı Moskova şehirciliğinin tarihi geleneğine dahil ediyor. Mevcut endüstriyel binalara saygı duyarak yeniden kullanıyor ve işlevlendiriyoruz."ifadelerini kullanıyor.

Alandaki orijinal tuğla binalardan bazılarının tarihi, fabrikanın kurulduğu 1875 yılına uzanıyor. Tuğla binaların birçoğunun proje kapsamında restore edilmesi planlanıyor. Alanın doğusundaki kemerli yapının ise; gıda pazarına, moda mağazasına, konferans merkezine, spor salonuna ve ortak çalışma alanına dönüştürülmesi hedefleniyor.

Batı tarafındaki neo-gotik eser olan su kulesi ve İngiliz tarzını yansıtan endüstriyel binaların ise; apartmanlara ve sanat merkezine dönüştürülmesi planlanıyor. Orijinal tasarıma uygun tuğlalarla yenilenecek olan merkez bina, büyük bir salon alanını ve küçük yerel bir bira fabrikasını içeriyor. Nehir kenarındaki bölgenin ise dükkanlar ve restoranlarla dolu bir gezinti yeri olması planlanıyor.

Tasarım stüdyosu proje alanında, çim alanlardan alçalan tepelere, devamında yüksek orman benzeri bitkilere, kademeli geçiş yapan bir peyzaj tasarımı uyguluyor. Bu tasarım sonucunda ekip; halka açık, yarı kamusal ve özel alanlar arasındaki geçişlerde yeşil alanları maksimum düzeyde kullanmayı hedefliyor.

Kavramsal çalışması halen planlanma sürecinde olan projenin, inşaatının başlama ve tamamlanma tarihlerinin firma tarafından açıklanması bekleniyor.