Geleneksel Hint mimarisine yenilikçi yorum: Tuğla ev

Doğayla iç içe bir yaşam sürdüren kullanıcılar, Traanspace Stüdyo’dan zarif tarzlarını yansıtmanın yanı sıra geleneklerine duydukları bağlılığı da hissedebilecekleri, vastu shastraya uyumlu bir ev talep ediyorlar.

Tasarım ekibi, doğaya dönük konut tasarımında evin alan kullanımına ve enerji verimliliğine büyük önem veriyor.

Yapının temel tasarım fikrini bağlantı kavramı oluşturuyor. İç ve dış mekan geçişleri, avlunun diğer alanlarla ilişkisi, çeşitli hacim ve katların birbiriyle etkileşimi bu bağlamda ele alınıyor.

Konutun giriş kapısı, merkezi bir sirkülasyon eksenine açılıyor. Orta alanda oluşturulan avlusuyla biyofilik bir tasarıma sahip olan ev; bir tarafta sakin manzaralara sahip güzel bir bahçeye uzanırken, diğer tarafta yaşamsal faaliyetler için gerekli olan mekanları barındırıyor.

Zemin katta bulunan yemek alanı, oturma odası ve yüksek tavanlı mutfak bahçeye açılıyor.

Sınırların kayar katlanır kapılarla belirlendiği katta, mekanlar tek başına bir davranış sergilemenin yanı sıra birlikte kullanıma da izin verecek şekilde tasarlanıyor.

Garaj, aile oturma odası ve yatak odası sirkülasyon ekseninin diğer tarafına yerleştiriliyor.

Merkezi dolaşım ekseni; yatak odaları, spor salonu ve ev sinema sisteminin bulunduğu, yemek alanına bakan bir köprü görünümündeki birinci katta devam ettiriliyor.

İkinci katta ofis, sanat atölyesi, yarı kapalı oturma alanı ve teras bulunuyor.

Sade plan kurgusunu tamamlayan evin dış kabuğu, brüt beton çıkıntılar ve geniş açıklıklar barındıran, tuğlalardan oluşturulmuş basit bir geometri olarak tasarlanıyor. Bu kütlesel organizasyonu kırmak ve cepheyi ilgi çekici bir hale getirmek için yüzeyde dairesel bir boşluk oluşturuluyor.

Daire formu, iç mekanda monotonluğun kırılması gereken yerlerde tekrar eden bir unsur haline getiriliyor.

Konutta kullanılan malzeme paleti oldukça minimal düzeyde tutuluyor. Tuğla, beton ve ahşabın oluşturduğu çeşitli kombinasyonlar evde hakim olan dokuyu özetliyor.

Doğal malzemelerle oluşturulan atmosfer, gezgin çiftin dünyanın dört bir yanından getirdiği mobilyalar ve sanat eserleri ile tamamlanıyor. Konutun tüm unsurları ev için bütünleyici, görsel bir dil geliştirecek şekilde değiştiriliyor ve yerleştiriliyor.

Tuğla evin tasarımında etkili olan faktörlerden birini de, sıcak ve kuru iklim kuşağı oluşturuyor. Orta avlu konvansiyonel yöntemlere ek olarak çapraz havalandırmaya da yeni bir boyut kazandırıyor. Konforlu bir iç sıcaklık için kalın duvarlar, uzun çıkmalar, güneşlikler, yalıtımlı duvar sıvası ve teras yalıtımı gibi birçok metodoloji uygulama öncesinde araştırılıyor.

Tasarım ekibi tuğla ev için “Özetlemek gerekirse bu ev, kullanıcılar için mekanların birbirleriyle ve doğayla olabildiğince eğlenceli bir şekilde etkileşime girdiği bir ortam oluşturma girişimidir. Hayatın tüm resmi katmanlarını bir kenara atıp yoğun şehir hayatını geride bırakarak, temiz havanın ve aydınlatmanın tadının çıkarılabileceği bir tasarım amaçladık.’’ ifadesini kullanıyor.