Futbol tarihinin en büyük kupası ve bir o kadar ilginç hikayesi

ÖMER TALHA UĞUR
Abone Ol

FIFA Dünya Kupası, spor dünyasının en ikonik ödüllerinden biri olarak kabul ediliyor. 1930’dan beri düzenlenen organizasyon boyunca iki farklı kupa tasarımı kullanılıyor. Silvio Gazzaniga’nın tasarladığı ve 1970’den beri kullanılan kupa, altın kaplaması ve dinamik formuyla dikkat çekici bir görünüm sunuyor.

İngiltere’deki Ulusal Futbol Müzesi’nde sergilenen Jules Rimet Trophy.

FIFA Dünya Kupası 1930’dan bu yana dört yılda bir uluslararası düzeyde milli takımların katılımıyla düzenleniyor. Organizasyonun uzun aralıklarla oynanması ve uluslararası bazda katılım, kupanın değerini artırıyor. Dünya futbol organizasyonlarının en büyük kupası, namına değer ikonik tarihiyle de dikkat çekiyor. Dünyadaki en tanınmış spor sembollerinden biri olması, kupayı saha dışındaki bazı ilgi çekici olayların da merkezi haline getiriyor.

FIFA Dünya Kupası’nda tarih boyunca iki farklı kupa tasarımı yer alıyor.İlk kupa, “Jules Rimet Trophy” olarak adlandırılıyor ve 1930'dan 1970'e kadar kullanılıyor. 1971 yılında Silvio Gazzaniga günümüzde kullanılan kupayı tasarlıyor. 1974’ten itibaren "FIFA World Cup Trophy" olarak adlandırılan ikonik altın kupa kazananlara veriliyor.

1974’ten beri kullanılan Silvio Gazzaniga’nın tasarladığı ikonik kupa.

FIFA Dünya Kupası, 1921-1954 yılları arasında başkanlık yapan Jules Rimet’in özel girişimleri ile ilk kez 1930 yılında düzenleniyor. Uluslararası turnuva için bir kupa tasarlama görevi, Fransız heykeltıraş Abel Lafleur'a veriliyor. Lafleur, tasarımında Helenistik döneme ait ikonik bir Yunan heykeli olan “Nike of Samothrace”dan esinleniyor.

Abel Lafleur'un tasarımında, başının üzerinde sekizgen bir kupa tutan altın bir Nike heykelciği bulunuyor. Yunan zafer tanrıçasının boynunda bir de çelenk yer alıyor. Kupa başlangıçta “Victory” yani “Zafer” olarak adlandırılıyor. Ayrıca yaygın şekilde Fransızca “Dünya Kupası” anlamına gelen “Coupe du Monde” olarak anılıyor.

Jules Rimet (solda), 1930 Dünya Kupası başlamadan önce Uruguay futbol federasyonu başkanı Dr. Raul Jude'yle birlikte.

35 cm boyunda ve 3.8 kg ağırlığındaki kupa, altın kaplama som gümüşten üretiliyor. Ayrıca lapis lazuli adlı değerli taştan yapılmış mavi sekizgen bir kidesi bulunuyor. Tabanın dört kenarının her birine, her turnuva sonrası kazanan ülkelerin isminin kazındığı altın plakalar takılıyor. 1946'da, eski FIFA başkanı Jules Rimet’in görevdeki 25. yıldönümü onuruna kupa, “Jules Rimet Trophy” olarak yeniden adlandırılıyor.

Orijinal Jules Rimet Trophy.

Turnuva ilk düzenlendiğinde kazanan ülke, bir sonraki turnuvaya kadar kupayı elinde tutuyor. 1930'da düzenlenen ilk turnuvayı Uruguay kazanırken 1934’teki turnuvayı İtalya kazanarak kupayı Avrupa’ya getiriyor. 1938’de düzenlenen üçüncü turnuvayı da kazanarak dünya şampiyonu ünvanını koruyor.

FIFA Dünya Kupası, II. Dünya Savaşı nedeniyle 1942 ve 1946 yıllarında düzenlenmiyor. Savaş sırasında dönemin FIFA başkan yardımcısı İtalyan Ottorino Barassi, kupayı Nazilerden korumak için Roma'daki bankanın kasasından gizlice alıyor. Barassi, kupayı bir ayakkabı kutusuna koyarak savaş boyunca yatağının altında saklıyor.

1950 FIFA Dünya Kupası öncesi, İtalyan yetkililer Brezilyalı mevkidaşlarına kupayı gösteriyor.

İsveç'teki 1958 FIFA Dünya Kupası, dünya genelinde kupa törenleriyle ilgili bir geleneğin başlangıcı oluyor. Brezilya’nın kaptanı Hilderaldo Bellini, fotoğrafçıların Jules Rimet Trophy'yi daha iyi görmeleri için kupayı havaya kaldırıyor. Bu hareket o yıldan sonra kupa törenlerinin vazgeçilmezi oluyor. Günümüzde her seviyeden turnuvada kazanan takım kaptanı kupayı havaya kaldırarak kutlamayı başlatıyor.

Hilderaldo Bellini, FIFA 1954 Dünya Kupası sonrası kupayı kaldırıyor.

Jules Rimet Trophy, II. Dünya Savaşı'ndan kurtulmuş olsa da İngiltere'de düzenlenen 1966 FIFA Dünya Kupası öncesinde çalınıyor. Dünya Kupası başlamadan dört ay önce, Jules Rimet Trophy, Westminster'deki Methodist Central Hall'da sergileniyor. 20 Mart 1966'da, kupa vitrininden kayboluyor. Hırsızın o zamanlar değeri 3.000.000 Pound'dan fazla olduğu tahmin edilen nadir pullara dokunmadan yalnızca 30.000 Pound değerinde olan kupayla kaçtığı tespit ediliyor.

Çalınan dünya kupasını bulan Pickles madalyasıyla.

Hırsızlıktan tam bir hafta sonraki pazar günü David Corbett, Londra'nın güneydoğusundaki Beulah Hill semtinde Collie cinsi köpeği Pickles ile yürüyüşe çıkıyor. Pickles, sahibi telefonla görüşürken bir arabanın altında gazete ve iplerle sarılmış bir paket buluyor. Corbett, paketi açtığında Jules Rimet Trophy’yi görüyor ve yerel polis karakoluna teslim ediyor. İngiltere'yi ciddi bir karmaşadan kurtaran Pickles büyük ün kazanıyor. O turnuvayı İngiltere’nin kazanmasıyla kutlamalara çağırılıyor.

İngiltere kaptanı Bobby Moore, kupayı II. Elizabeth’ten alıyor.

Meksika’da düzenlenen 1970 FIFA Dünya Kupası’nı Brezilya kazanıyor. Bu, Brezilya’nın 1958 ve 1962’den sonra 3. dünya şampiyonluğu oluyor. Brezilya, turnuvayı üç kez kazanarak kupayı daimi olarak elinde tutmaya hak kazanıyor. Ancak orijinal kupa 1983 yılında Brezilya Futbol Konfederasyonu (CBF) merkezinden çalınıyor. Orijinal Jules Rimet Trophy hiçbir zaman bulunamıyor ve eritilerek satıldığı iddia ediliyor.

CBF, 1984'te kupanın bir replikası yaptırıyor. 1966'daki ilk çalınmasından sonra The Football Association (FA) tarafından üretilen diğer bir replika 1997'de FIFA tarafından bir müzayedede satın alınıyor. Abel Lafleur'ün tasarladığı orjinal kupadan geriye günümüzde sadece 1954'te daha uzunuyla değiştirilen orjinal kide kalıyor. Parça, 2015 yılında Zürih'teki FIFA genel merkezinin bodrum katında saklanmış olarak bulunuyor.

Brezilya 1970’te üçüncü dünya şampiyonluğunu kazanıyor ve Jules Rimet Trophy’yi kaldıran son takım oluyor.

FIFA, Brezilya’nın daimi olarak Jules Rimet Trophy’yi kazanması sonucu yeni bir Dünya Kupası tasarım yarışması duyuruyor. Yedi ülkeden heykeltıraşlar yeni tasarım için 53 başvuru gönderiyor. İtalyan sanatçı Silvio Gazzaniga’nın tasarımı, komisyon tarafından birinci seçiliyor.

İtalyan sanatçı Silvio Gazzaniga ve FIFA Dünya Kupası.

Kupa, dünyayı tutan iki insan figürünü tasvir ediyor. İnsan figürlerini oluşturan çizgiler tabandan spiraller çizerek yükseliyor ve dünyayı tutmak için uzanıyor. Kupanın kompakt gövdesini oluşturan dinamik form, zafer sevincini yaşayan iki sporcunun figürlerini yansıtıyor.

Kupanın tabanında "FIFA World Cup" gravürü bulunuyor. Gravür iki bakır taş plakadan yapılmış 13 cm çapında daireler arasında duruyor. 36,5 cm boyundaki FIFA Dünya Kupası kupası, 6,175 kg 18 karat altından meydana geliyor. 1994 FIFA Dünya Kupası'ndan sonra kupanın altına kazanan ülkelerin isimlerinin kazındığı bir plaka ekleniyor.

FIFA Dünya Kupası.

Silvio Gazzaniga’nın tasarladığı orjinal kupa, kalıcı olarak Zürih'teki FIFA Dünya Futbol Müzesi'nde tutuluyor. Kupa yalnızca, Dünya Kupası’nın final çekilişinde, açılış ve final maçlarında sahada yer alıyor. Turnuvanın galipleri, şampiyonluk kutlamalarında orjinal kupayı kullandıktan sonra ülkeye orjinal kupa yerine altın kaplama bir bronz replika veriliyor.

1974 FIFA Dünya Kupası’nı kazanan Batı Almanya’nın kaptanı Franz Beckenbauer yeni kupayı ilk kaldıran kişi oluyor.

Kupa, 1986 FIFA Dünya Kupası galibi Maradona’nın ellerinde.

Kupa, 2002 FIFA Dünya Kupası galibi Brezilya’nın kaptanı Cafu’nun ellerinde yükseliyor.

2006 FIFA Dünya Kupası Finali’nde Marco Materazzi’ye kafa atması sonucu kırmızı kartla oyun dışı kalan Zinédine Zidane, kupanın yanından geçerek sahayı terk ediyor.

Arjantin’in kaptanı Lionel Messi, 2014 FIFA Dünya Kupası Finali’nde uzatmalarda gelen son dakika golüyle kaybettikleri kupaya bakıyor.

Son dünya şampiyonu Fransa milli takımının yıldız oyuncularından Kylian Mbappé ve kupa.