Fabrikadan dönüşen mağaza: XC273

SEDA NUR AYDIN
Abone Ol

Dongqi Design, Çin'de eski bir fabrikayı bir perakende mağazasına dönüştürdü. Şangay'daki bu proje, perakende satış fırsatlarının yanı sıra sanatsal kürasyonlar, VIP etkinlikler ve moda showroomları, tasarımcı marka pop-up'ları ve kafeler için açık bir sahne sunuyor. Tasarımcılar, perakende modasının hızlı dünyasında eski bir fabrikanın tarihini yansıtırken, tasarımdaki zaman ve mekân, bir işlevi bir deneyime dönüştürüyor.

Dongqi Design, perakende tasarımını XCOMMONS markası XC273 için sürükleyici bir deneyim olarak yeniden tasavvur ediyor.

Moda endüstrisi mimaride ilham ararken mekansal tasarımı ve deneyimsel sanatı keşfediyor. Çin merkezli Dongqi Design, satın alma eylemini sürükleyici bir deneyime dönüştürmeye yönelik araştırmaları neticesinde, tarihi bir harabeyi bir perakende mağazasına dönüştürüyor.

Mağazanın girişi, ziyaretçileri deneyimsel yolculukla tanıştıran ilk nokta oluyor.

Dongqi Design'ın yenilemek üzere görevlendirildiği üç katlı eski fabrika, Şangay şehrinin merkezinde yer alıyor ve kendisini ham yapının tüm ihtişamıyla ortaya çıktığı tarihi bir harabe olarak sunuyor.

Dongqi Design.

XC273’in Şangay’daki yeni mağazası, Xcommons ve Chenfeng Group'un ortak yatırımıyla inşa ediliyor.

Bu tarihi güzelliğin bilincinde olan Dongqi Design, perakende deneyiminin kurallarını kıracak bu yeni moda ve sanat merkezi için eski ve yeni kaplama malzemeleri arasında bir kontrast oluşturarak binanın kendine özgü özelliklerini geliştiren bir yaklaşım benimsiyor.

Mağazanın içinden bir görsel.

Mekânın içindeki üç boşluğun varlığı, stüdyonun çıkmaz bir nokta olmadan bir iç sirkülasyon sistemi geliştirmesine izin veriyor. Mekân, hikâye anlatımı için bina içindeki mekanların çeşitliliğini koruyarak, insanların geçmişin ve şimdinin bulanık eşiklerini sanki zamansız bir mekâna girmiş gibi deneyimlemelerini sağlıyor.

Mağazanın girişi.

Ziyaretçiler, sürükleyici bir deneyime götüren bir yeraltı tüneli ile perakende mağazasına giriş sağlıyor. Mimarlar bu girişi “kamusal sokaklar ve perakende satış arasındaki sınırın dağıldığı bulanık bir alan” olarak tanımlıyor.

Tasarım sürecinin bir parçası olarak, eski fabrikaya yaklaşım, binanın tarihinden etkileniyor.

Saha kontrolünün ilk aşamalarında, Dongqi Design'ın dikkati binanın geçmişine takılıyor. Bir fabrika olarak doğan yapı, zaman içinde farklı bölümlerde çeşitli mimari müdahalelerle dönüştürülüyor.

Bu bilinçle tasarıma başlayan Dongqi Design mekandaki tüm farklılıkları korumaya ve binanın tarihini göstermeye karar veriyor, böylece içeri giren insanlar geçmiş ve şimdi arasındaki sınırların sanki zamansız bir alana girmiş gibi tamamen bulanık olduğunu hissediyor.

Yataydan dikeye uzay-zaman kavramının bir uzantısı olarak, ikinci kata zemin ve birinci kattan görsel olarak erişiliyor.

Mekanların şeffaflığı, her kattaki benzersiz döşeme ve tavanı ortaya çıkaran üç katlı binanın panoramik görsel bağlantısı ile sağlanıyor. Mimarlar bunu kimliklerin kaleydoskopu olarak tanımlıyor.

Bir ormanı keşfediyormuş gibi bu yolculuk hissini arttırmak için, Stendhal sendromunda tanımlandığı gibi, ziyaretçilerin yönünü şaşırtmak için duvarlara ve tavana ayna cilası uygulanıyor, böylece her köşe bir sürpriz anına dönüşüyor.

XC273 by XCOMMONS, ziyaretçilerin sürprizlerle, keşiflerle dolu benzersiz bir mekânsal deneyim yaşamasına izin veriyor.

Mekandaki sirkülasyon atriyumdaki ana boşluk etrafında gerçekleşiyor. Boşluğun fiziksel varlığını güçlendirmek için ortasına, insanlarla ve mekanla etkileşime giren bir su birikintisi yerleştiriliyor.

Zemin katta yer alan su birikintisi.

Su birikintisinin yansıması, zeminin sürekliliği ve tavan aydınlatmasının zemine yansıtıldığı yerlerde ilgi çekici etkiler sağlıyor.

XC273'ün tasarımında dongqi Design, eski ve yeni kaplama malzemeleri arasında bir kontrast oluşturarak binanın kendine özgü özelliklerini geliştiriyor.

Tasarım dilini takiben, döşemede kullanılan yeni parke kaplaması, geometrik desenlerden oluşan mevcut terrazzo zemini zenginleştiriyor.

Stüdyo, aynı mimari mekân içerisinde farklı ve zıt malzemeler kullanarak daha dramatik bir mekân algısını amaçlıyor. Bu "sandviç" yaklaşımıhem mekânsal süreklilik sağlıyor hem de atrium boşluğuna yakın sütun tasarımı ile armatür tasarımlarını da sergilemeye devam ediyor.

Kare açıklıklar, doğal ışığın mekânın içine girmesine izin veriyor ve gökyüzünü çerçeveliyor.

Yolun sonunda, su birikintisinin üzerinde asılı duran merdivenle birinci kata ulaşılıyor, bu da ziyaretçilere döşemede küçük bir kesik olan tavandan geçerek daha ilgi çekici bir deneyim yaşatıyor.

Üst kata, su birikintisinin üzerinde asılı duran merdivenle erişiliyor.

Üst katta, eğimli çatının eski ahşap yapısını güçlendirmek için beyaz kaplama tercih ediliyor.

Büyük kare açıklıklar, mekânın içine ışık sağlıyor.

Mevcut strüktür bitişi görünür bırakılıyor.

Ödeme alanı ve aydınlatmalar.

Detay.

Eski ve yeni kaplama malzemeleri ile zıtlık yakalayan sütunlar su birikintisinin etrafını sarıyor.

Ses tüneli ile su birikintisi arasında kalan satış alanı.

Ziyaretçiler asılı duran merdivenle tavandan geçerek ilgi çekici bir deneyim yaşıyor.

Tüm mekanları birbirine bağlayan kilit unsur, tasarım sürecinde ve yolculuk yolunda bir kilometre taşı olan merdivenlerin tasarımıdır.

Zemin katta yer alan ses tüneli.

Fotoğrafın sağ tarafında kafe bölümü görünüyor.

Yapı mühendisleri ile kapsamlı bir istişareden sonra, merdivenler saf yapılarında olduğu gibi sunuluyor. İşlevlerine odaklanmak için tüm dekoratif öğeler kaldırılıyor.

Yapıyı ortaya çıkarma ve göstermenin tüm alanıyla tutarlı bir dile sahip olma isteğiyle de uyumlu olan bu karar, korkuluk detaylarıyla güçlendiriliyor.

Paslanmaz çelik özelliğinden dolayı merdivenler, mekânın içinde güçlü ve geçici bir etki sunuyor.

XC273 perakende mağazasının içindeki bu yolculuğu geliştirmek ve binanın iki farklı alanını sürükleyici bir deneysel müzik deneyimiyle doğrudan bağlamak için, zemin katta kafe alanının yakınındaki alana bir ses tüneli yerleştiriyor.

Ses tüneli, zemin yansımasının ziyaretçilerin algısıyla birleştiği ve koridorun uzunluğuyla da değiştiği benzersiz anlar sağlıyor.

Merdiven döşemenin içindeki bir yarığa ulaşıyor.

Korkuluk çiti, ziyaretçilerin çite müdahale etmeden küpeşteyi tutmasını sağlamak için üstte bir profile sahipken, altta merdivenlerin yapısal kirişine kayan basit bir eleman olarak tasarlanıyor.

Merdivenler ve tavan.

Projenin tasarım yaklaşımını tanımlayan bir diğer özellik ise, dongqi Design tarafından özelleştirilmiş farklı aydınlatma türleri kullanarak her alanı farklılaştıran tavan tasarımıdır.

Bir binanın geçmişinden hikayeleri ve anekdotları alarak geleceğini şekillendirme sürecinde mimarlık etkili bir araç gibi görünüyor.

Ana boşluğun aydınlatması.

Mevcut strüktür bitişini ortaya çıkarma fikrinin ardından, ana boşluğu çevreleyen sütunun bir tapınaktaki gibi tüm yüzeyleri su birikintisine maruz bırakılıyor.

Birinci kattaki satış alanı.

İkinci kata ulaşan merdivenler.

İkinci katta yer alan showroom alanları.

Bazı duvarlara ayna cilası uygulanıyor.n

İkinci katın beyaz ve saf alanını dengelemek için VIP odası karanlık bir mücevher olarak kendini gösteriyor.

Zemin kat planı.

Birinci kat planı.

İkinci kat planı.

Perspektif kesit.

Kesit

Proje

XC273 by XCOMMONS

Mimarlar

dongqi Design

Alan

1600 m²

Yıl2022
Proje süreci

Mart 2021 – Şubat 2022

Yer

Şangay, Çin

Fotoğraflar

Raitt Liu

Planlama

XCOMMONS

Yapısal tasarım

Shanghai Sanyao Structural Consulting & Design

Sanat danışmanı

Ximon Lee

Proje yönetimi

ShanghaiTopin Decoration

Baş tasarımcı

Nan Jiang

Tasarım direktörü

JIANG Nan

Tasarım ekibi

Danyi Zhang, Ning Wang, Hardy Huang, Ruisheng Yang, Yijun Zhou, YixinTu, Yijun Yan, Asteria Chen, Wenjing You

Proje tasarımcıları

Edoardo Nieri, Weijing He