Doğayla iç içe birimler: Cabin Fairy Town

Cabin Fairy Town’un üzerinde bulunduğu Xiu Nehri, Jiangxi’nin beş büyük nehrinden biri olarak biliniyor. Xiu Nehri’ne inşa edilen Xihai barajı ise, 1950 ile 1970 yılları arasında Asya’nın en büyük barajı olarak anılıyor. Barajın inşasından sonra oluşturulan göl alanında, küçük orman adaları yer alıyor. Cabin Fairy Town, göl alanının oluşturduğu bir adanın üzerinde konumlanıyor.

Cabin Fairy Town tasarımı daha çok doğayla ilişkilendirildiğinden projenin çizimi de doğaya göre tasarlanıyor. Mekanın kendisi bir peyzaj sistemi oluşturuyor. Doğadaki unsurların konumu projeyi şekillendiriyor. Binanın sınırlarını çevresinde bulunan ağaçlar belirliyor.

Projenin çizim aşamasında ağaçlar ve doğadaki unsurlar yerleştirilerek boş alanlar konutlar ile dolduruluyor. Boş alanlar için üç farklı şekilde kabin modülü geliştiriliyor. Birbirinden farklı tasarlanan ahşap evler, farklı ölçek ve açıklıkları temsil ediyor ve bir arada konumlanıyor.

Cabin Fairy Town’da 24 metre yüksekliğinde inşa edilen kule, gözetleme amacıyla kullanılıyor. Komplekste 19 adet tasarlanmış ahşap kabin yer alıyor. Projenin merkez eksenine yerleştirilen çok amaçlı salon, ortak olarak kullanılıyor.

Proje, keskin hatlı rasyonel bir yerleşimden uzak tutuluyor. Kabinler farklı yükseltilerde yer alarak doğayla farklı bir ritim yakalıyor. Araziye uyum sağlamaya çalışan platform, topoğrafya ile birlikte bütünleşerek farklı yükseltilerdeki yerini alıyor. Topoğrafya’nın eğiminden yararlanan kabinler, birbirlerinin görüş açılarını ve güneş ışığını kapatmıyor.

Topoğrafyanın yönlendirmesiyle kabinlerde geniş bir izleme alanı oluşuyor. Projede, kabinlerin birbiriyle ve doğayla uyumlu bir görüş çerçevesi oluşturmasına dikkat ediliyor. Böylelikle konuklara adayı ve göl alanını geniş bir açıyla izleme keyfi sunuluyor.

Gözetleme kulesi projenin en yüksek noktasını oluşturuyor. Gözetleme kulesini ziyaret edenler tüm alanı gözlemleyebiliyor. Yükseklikten kaynaklanan rüzgar direncine, ahşap antikorozif ızgaralar ile çözüm getiriliyor. Güneşin doğuşu ve batımı ile salınan ışık hüzmeleri ızgaranın boşluklarından sızarak romantik bir atmosfer oluşturuyor.

Malzeme seçilirken binanın çevre ile ilişkisi göz önünde bulunduruluyor. Projede ahşap seçilmesinin sebebi doğayla olan samimi diyaloğa dayanıyor. Bulunduğu yer ile bütünlük yakalayan ahşap, kabinler ile orman arasında bütünlük oluşturuyor. Projenin ana malzemesi olan işlem görmüş Hongxue çam ağacı, böceklere karşı oldukça dayanıklık gösteriyor.

İç mekan tasarlanırken merkez noktalar baz alınarak peyzaja uygun kamusal merdivenlerden geçen koridorlar oluşturuluyor. Merkezde yer alan avlu, koridorlar ve ahşap zemin ile bağlanıyor. Girişin yer aldığı avludan evlere ahşap zemin üzerinden ulaşım sağlanıyor. Etkinlik düzenlendiği zaman çok amaçlı salon, aktif hale getiriliyor. Merdivenler halka açılarak kamusal bir alan sağlanıyor ve koridorlar ile gözetleme kulesi sayesinde içeriyi ve dışarıyı birbirine bağlayan bir tasarım oluşturuluyor.

Adada uzay iyileştirme projesine ait eski ve terkedilmiş bir bina yer alıyor. Projenin temeli bu binanın yıkılması esasına dayanıyor. Yeni bina inşa edilirken eski binanın temelleri onarılıyor ve restore ediliyor. Bu yönüyle Cabin Fairy Town, sürdürülebilirlik ilkesine de atıfta bulunuyor ve geri dönüşüm için önemli bir örnek teşkil ediyor. Kabinlerde ahşap kullanımı sürdürülebilir projeyi destekliyor.