20. yüzyılın altın oranı: Beinecke Nadir Kitaplar ve El Yazmaları Kütüphanesi
Beinecke Nadir Kitaplar ve El Yazmaları Kütüphanesi, dünyanın tamamen nadir kitaplarını ve el yazmalarını barındıran en büyük kütüphanelerinden biri. Yale Üniversitesi’ne ait bu kütüphanenin merkezinde bulunan kulede 180.000 cilt; yeraltında ise 600.000 cilt kitap yer alıyor. Proje, yalnızca içeriği açısından değil, özgün tasarımıyla da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
SOM Mimarlık Firması, Mimar Gordon Bunshaft tarafından tasarlanan bina; mermer, granit, bronz ve camdan oluşuyor. The George A. Fuller Construction Company’nin inşa ettiği yapının giderlerinin büyük bir çoğunluğunu; Yale Üniversitesi’nden mezun üç kardeş ve ailesinin bağışları oluşturuyor. Adını da bu aileden alan yapıya, Beinecke ismi veriliyor. Kütüphane, aynı zamanda kardeşlerin üniversitelerine olan bağlılığının bir sembolü.
Kütüphane ile çevresindeki neo-klasik ve neo-gotik yapılar; tarihsel dönemlerde değişen mimari yaklaşımların farklarını, güçlü bir şekilde ortaya koyuyor.
Kütüphane, ölçeğe dair ipuçları vermeyen tasarımı ve detayları saklayan cephesi ile; 20.yüzyıl uluslararası modernizminin önemli örneklerinden biri oluyor.
Cephede bulunan mermer bloklaraltın orana işaret ediyor. Ön yüzünde yatayda 15 mermer blok, dikeyde 5, derinlikte ise 10 mermer bloktan oluşan yapı; 3:1:2 oranını temsil ediyor. Kütüphane içerisindeki birçok yazma bu oranda düzenlendiği için mimar, koleksiyonlara atıfta bulunuyor.
Yapının özgün cephesi; yüklerini köşelerdeki dört kolona aktaran, granit kaplamalı çelik Vierendeel kafes kirişlerden oluşuyor.
1961- 1963 yılları arasında uygulanan devasa projenin, inşaat süreçlerinin belgelenmesine özen gösteriliyor. İnşaat sürecine ait dokümanların olduğu arşivde, C.T. Alburtus ve adı bilinmeyen fotoğrafçılara ait, değişen boyutlarda, renkli ve siyah beyaz, 500’ün üzerinde fotoğraf bulunuyor. Fotoğraflara, Yale Kütüphanesi’nin koleksiyonlarından online erişim ile ulaşılabiliyor.
Bina, 2013-2015 yıllarında yenileniyor. Tarihi yapıda, mekanik ve güvenlik ekipmanların değişimi ve dijitalleştirilme çalışmalarından oluşan oldukça kapsamlı bir restorasyon gerçekleştiriliyor. Bu yenilenmeyle de, binanın mevcut sınıf alanı iki katına çıkarılıyor. Böylelikle yapı, her yıl yaklaşık 600’den fazla sınıfa ev sahipliği yapıyor.
Yaklaşık 4 cm kalınlığında olan, beyaz-gri damarlı ve yarı saydam mermer paneller, açık gri vermont granit ile çevreleniyor. Işığı filtreleyen mermer paneller sayesinde nadir eserler, ultraviyole ışınlarından zarar görmeden sergileniyor. Aynı zamanda, yarı saydam özellikteki paneller dışarıdaki ışığı, iç mekâna sıcak tonlarda ulaştırıyor.
İçinde altı katlı kitap kulesini barındıran kütüphanenin altında, iki bodrum katı bulunuyor. Mekanik ihtiyaçlara hizmet eden alt katta aynı zamanda kitap depolama alanı yer alıyor. Bir üst katında ise, görece daha küçük bir kitap alanı, okuma alanı, referans ve katalog alanı, personel ofisleri ve Isamu Noguchi tarafından tasarlanan zemin seviyesinden aşağıda bir avlu bulunuyor.
Bu zemin seviyesinin altındaki avluda küp, daire ve piramit ile; şans, güneş ve yeryüzünü temsil eden heykeller sergileniyor. Ve heykeltıraşın ifadesiyle ‘Hiçbir yerde görülmemiş, ancak bir şekilde tanıdık.’ olarak tanımlanan heykellerin tasarımında binada olduğu gibi taş kullanılıyor.
Meydan girişinde yer alan lobi, cam cephesi ile içeriyi tamamen yansıtıyor. Binanın girişinden hemen sonra geniş bir sergi alanı yer alıyor. Karşılıklı bakan ikiz merdivenlerden, üst sergi balkonuna ve aşağı katlara ulaşılıyor. Salonun ortasında ise altı katlı ışıklı bir kitap kulesi bulunuyor. Camla kaplanan kule, içerisinde 180.000 cilt kitap barındırıyor.
Yapının girişinde daimî olarak Gutenburg İncili sergileniyor. Aynı zamanda, kataloglanmadığı için yeterli ilgiyi göremeyen 600’e yakın Türkçe yazma eser barındırıyor. İçerisinde İbn Haldun Mukaddime’sinin Türkçe tercümesi de bulunan bu koleksiyon, 2019 Aralık ayında akademik çevreye sunuluyor. O tarihten itibaren, kategorize edilmesi ve araştırmacıların daha kolay ulaşmasını sağlanması adına büyük bir çalışma devam ediyor.
1964 yılından itibaren ödüllere layık görülen bu yapı; en son 2001 yılında ‘International Architecture in Stone Award Veronafiere’ ödülünü alıyor.
Kütüphane, günümüzde dijital kütüphaneciliğe doğru evrilen sisteme uyum sağlıyor. Kitaplar ve baytlar arasında köprü oluyor. Böylelikle, her yıl yaklaşık 200.000’den fazla insanın ziyaret ettiği kütüphane, çevrimiçi araştırma imkanları milyonlarca insana ulaşıyor.
İnşa fotoğraflarından oluşan video:
Dijital kütüphane hakkında bilgi için video:
Projenin açılışından, 1963 yılından görüntülerin yer aldığı video:
Proje | Beinecke Nadir Kitap ve El Yazması Kitaplığı |
Proje yeri | New Haven, Connecticut, United States |
Mimarı | Gordon Bunshaft |
Tasarım ekibi | Skidmore, Owings & Merrill |
Brüt inşaat alanı | 11.63724 m² |
İnşaat süreci | 1961-1963 |
Yapı malzemeleri | Mermer, granit, bronz ve cam |