Mahkemeden Deniz Naki ile ilgili yeni karar
Daha önce 'Terör örgütü propagandası' suçundan beraat eden, paylaşımlarıyla tartışma yaratan Amedsporlu futbolcu Deniz Naki'nin yeniden yargılanmasına karar verildi.
Türkiye 2'nci Ligi'nde mücadele eden Amedspor futbolcusu Deniz Naki hakkında, 'Terör örgütü propagandası' suçundan verilen beraat kararı, cumhuriyet savcısının itirazı üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi tarafından bozuldu. Kararın bozulması üzerine futbolcu Deniz Naki'nin yargılamasına önümüzdeki günlerde yeniden başlanacak.
Sosyal medya hesaplarında 'Terör örgütü propagandası' yaptığı iddiasıyla hakkında Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Amedspor futbolcusu Deniz Naki, 8 Kasım 2016 tarihinde yapılan ilk duruşmada beraat etti. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından, Diyarbakır'da bulunan bir Cumhuriyet Savcısı, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf başvurusu yaparak, Naki'nin beraatine itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, sanığın sosyal medya hesabında terör örgütünün şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, bunları öven, teşvik eden propaganda niteliğinde paylaşımlar olduğunu belirten savcı, mahkemenin sanık hakkında beraat kararı vermesinin yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle kararın bozulmasını talep etti. Başvuruyu değerlendiren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi, Naki hakkında verilen beraat kararını bozarak, yargılamanın yeniden yapılması için dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.
DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA HÜRRİYETİ DE KÖTÜYE KULLANILABİLİR
Bozma kararının gerekçesinde propagandanın esas itibariyle ifade özgürlüğü güvencesi kapsamında olduğunu belirten 3'üncü Ceza Dairesi, bütün hak ve özgürlükler gibi düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin de kötüye kullanılamayacağını vurguladı. Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin ifade özgürlüğüne ilişkin kararlarında kamuyu ilgilendiren sorunların, kamuya açık olarak, tam bir serbestlik içerisinde tartışılabilmesi, şiddeti teşvik eden eylemler hariç bu tartışmanın boyutlarının devlet organları tarafından maksimuma çıkarılması gerektiğinin vurgulandığını belirten mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi,"AİHM kararların ifade hürriyetinin iki istisnası olduğuna işaret edilmektedir. Birinci istisna şiddeti teşvik edici, övücü söylemler, ikinci istisna ise azınıklara karşı nefret söylemidir."
NEFRET SÖYLEMİ
Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi kararında Deniz Naki'nin sosyal paylaşım sitelerinden yaptığı paylaşımların, terör örgütü propagandası niteliğinde olmadığından beraat kararı verildiğini belirten 3'üncü Ceza Dairesi, futbolcu olan ve birçok kişi tarafından tanınan sanığın ülkede terör olaylarının arttığı, hendek kazılarak, barikat kurularak ve güvenlik güçlerine silahlı saldırıların olduğu ortam ve koşullar altında sosyal medya paylaşımlarını yaptığı kaydedildi. Bu koşullar altında belirtilen paylaşımların bir bütün olarak insanlarda saldırgan duygular uyandırarak anlamsız bir nefret oluşturup, şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi olduğunu belirten daire, bu itibarla suçun unsurlarının oluştuğunu kaydetti. Yerel mahkemenin yeterli ve yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı vererek Ceza Muhakemesi Kanunu'na muhalefet ettiğini belirten Ceza Dairesi, savcının istinaf itirazlarının yerinde görüldüğünden, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden mahkemesine gönderilmesine oy birliği ile karar verildiğini kaydetti.
Sosyal medya hesaplarında 'Terör örgütü propagandası' yaptığı iddiasıyla hakkında Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Amedspor futbolcusu Deniz Naki, 8 Kasım 2016 tarihinde yapılan ilk duruşmada beraat etti. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından, Diyarbakır'da bulunan bir Cumhuriyet Savcısı, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf başvurusu yaparak, Naki'nin beraatine itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, sanığın sosyal medya hesabında terör örgütünün şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, bunları öven, teşvik eden propaganda niteliğinde paylaşımlar olduğunu belirten savcı, mahkemenin sanık hakkında beraat kararı vermesinin yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle kararın bozulmasını talep etti. Başvuruyu değerlendiren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi, Naki hakkında verilen beraat kararını bozarak, yargılamanın yeniden yapılması için dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.
DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA HÜRRİYETİ DE KÖTÜYE KULLANILABİLİR
Bozma kararının gerekçesinde propagandanın esas itibariyle ifade özgürlüğü güvencesi kapsamında olduğunu belirten 3'üncü Ceza Dairesi, bütün hak ve özgürlükler gibi düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin de kötüye kullanılamayacağını vurguladı. Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin ifade özgürlüğüne ilişkin kararlarında kamuyu ilgilendiren sorunların, kamuya açık olarak, tam bir serbestlik içerisinde tartışılabilmesi, şiddeti teşvik eden eylemler hariç bu tartışmanın boyutlarının devlet organları tarafından maksimuma çıkarılması gerektiğinin vurgulandığını belirten mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi,"AİHM kararların ifade hürriyetinin iki istisnası olduğuna işaret edilmektedir. Birinci istisna şiddeti teşvik edici, övücü söylemler, ikinci istisna ise azınıklara karşı nefret söylemidir."
NEFRET SÖYLEMİ
Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi kararında Deniz Naki'nin sosyal paylaşım sitelerinden yaptığı paylaşımların, terör örgütü propagandası niteliğinde olmadığından beraat kararı verildiğini belirten 3'üncü Ceza Dairesi, futbolcu olan ve birçok kişi tarafından tanınan sanığın ülkede terör olaylarının arttığı, hendek kazılarak, barikat kurularak ve güvenlik güçlerine silahlı saldırıların olduğu ortam ve koşullar altında sosyal medya paylaşımlarını yaptığı kaydedildi. Bu koşullar altında belirtilen paylaşımların bir bütün olarak insanlarda saldırgan duygular uyandırarak anlamsız bir nefret oluşturup, şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi olduğunu belirten daire, bu itibarla suçun unsurlarının oluştuğunu kaydetti. Yerel mahkemenin yeterli ve yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı vererek Ceza Muhakemesi Kanunu'na muhalefet ettiğini belirten Ceza Dairesi, savcının istinaf itirazlarının yerinde görüldüğünden, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden mahkemesine gönderilmesine oy birliği ile karar verildiğini kaydetti.