Toprağın yardımımıza ihtiyacı var
İklim krizine neden olan sera gazlarının salınımı konusunda tarım endüstrisinin çok ciddi katkıları var. Bu nedenle dünya çapında salınımın yüzde 25’ini tek başına gerçekleştiren tarım endüstrisinde karbon kirliliğini ortadan kaldırmak büyük öneme sahip. Bu kapsamda ortaya çıkan onarıcı tarım uygulamaları ise insan ve doğa dengesini yeniden sağlama amacını taşıyor.
Gıda ve Tarım Örgütü’ne göre dünyada gıda kaybının azaltılamaması ve beslenme düzeninde bir değişim yaşanmaması halinde, 2050 yılına kadar 9,3 milyar olması beklenen dünya nüfusunu beslemek için yüzde 60 daha fazla gıda üretmemiz gerekiyor.
Tarımda kullanılan doğal kaynakları yenileyen tarımsal uygulamalar kısaca onarıcı tarım olarak adlandırılıyor. Onarıcı tarım, biyoçeşitliliği genişleterek ve su döngüsünü iyileştirerek toprak sağlığını iyileştirmeyi ve iklim değişikliğini tersine çevirmeyi amaçlayan bütüncül tarım uygulamalarından oluşuyor.
İlk 1980’li yıllarda kullanılmaya başlanan onarıcı tarım uygulamaları sağlıklı toprak oluşturma temelinde bilimsel yöntemlere dayanıyor. Onarıcı uygulamalar arasında toprak işlemesiz veya minimum toprak işlemeli tarım ve örtü bitkilerinin kullanımı, ürün rotasyonu, doğal hayvan gübresi kullanımı ve toprak mikrobiyomunu yenilemek gibi uygulamalar yer alıyor.
Yapılan araştırmalara göre dünyada gezegenin sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlama çabalarını desteklemek için onarıcı tarımın genişleme hızının üç katına çıkarılması, 2030’larda ise küresel çapta ekili alanların yüzde 40’ının onarıcı tarım uygulamalarına dayanması gerekiyor.
İnsan eliyle bozulmanın engellenmesi gerekiyor
- Onarıcı tarım, tarımda ağır makine, gübre ve pestisit kullanımı nedeniyle bozulmuş olan toprağın sağlığını iyileştirmeye odaklanıyor. Dünyadaki tarım arazilerinin yarısından fazlası bozulmuş durumda ve bu durum gıda güvenliği için bir risk oluşturarak yılda 400 milyar dolarlık üretkenlik kaybına yol açıyor.
Gıda üretimini en üst düzeye çıkarmak için ağır makinelerin, gübrelerin ve böcek ilaçlarının kullanımı da dâhil olmak üzere günümüzde tarım, toprak bozulmasına ve kaybına katkıda bulunuyor. Yoğun tarım aynı zamanda toprakta doğal olarak depolanan sera gazlarının atmosfere karışmasına yol açarak küresel ısınmaya katkıda bulunuyor.
Örneğin Afrika topraklarının bozulmasının arkasında, iklim değişikliğini şiddetlendiren ve aşırı hava olaylarına yol açan sürdürülemez bir tarım kısır döngüsü var. Geçtiğimiz yüzyılda mahsul ve büyük kârlar sağlamış olan tarım teknikleri, artık verimsiz ve erozyona uğramış toprakları onarmak için daha fazla girdiye ihtiyaç duyulduğu için yetersiz kılıyor. Hayvancılık ve kötü toprak yönetimi de tarımın karbon ayak izini artırmaya devam ediyor.