Özel okullar küresel çapta yaygınlaşıyor
Gelişmekte olan ülkelerde özel okulların sayısında hızlı bir yükseliş yaşanıyor. Son on beş yılda orta gelirli ülkelerde özel okullara kayıt olma oranında kayda değer bir artış gözlemleniyor. Bazı ülkelerde özel okul oranı tüm okul sayısının yüzde 25’ine denk geliyor. Türkiye’de ise bu rakam yüzde 15 düzeyinde.
Velilerin çocukları için en iyi eğitim olanaklarını istediği günümüz şartlarında, okul seçimi kuşkusuz büyük öneme sahip. Ebeveynler, anaokulundan başlayarak üniversite eğitimine kadar çocuklarının iyi bir eğitim alabilmesi için yoğun çaba sarf ediyor. Gelişmekte olan ülkelerde temel eğitim, mesleki ve yükseköğrenimde özel okullaşma oranı artıyor. Özel eğitim artan gelirle birlikte yeniden canlanıyor.
Eğitimli bir insanın iyi bir işte çalışma şansının artmasının yanı sıra en basit işlerde bile nitelik gerektirmesi özel okulların yaygınlaşmasındaki nedenler arasında yer alıyor. Düşük ve orta gelirli ülkelerde özel okullara kayıt olma oranı son 15 yılda küresel olarak arttı. Gelişmekte olan ülkelerde ilköğretimde yüzde 10-17 ve ortaöğretimde yüzde 19-27 oranında öğrenci özel okula kayıt oldu.
Hindistan’da özel okullar ülkedeki çocukların yarısına eğitim veriyor. Pakistan’da ise nüfusun üçte birinden fazlası özel okullarda eğitim alıyor. Pakistan ve Hindistan’da devletin eğitimdeki payı gittikçe azalıyor. Hindistan’da 2018 yılında aileler 350 bin dolar özel eğitime harcadı.
Özel eğitim harcamalarında son on yılda Çin ve Hindistan’da iki kattan fazla artış yaşandı. Çinliler hane halkı gelirinin yüzde 5’ini, Hintliler yüzde 4’ünü, Amerikalılar yüzde 2,5’ini, Avrupalılar ise yüzde 1’ini özel eğitime harcıyor. Sonuç olarak, daha çok gelişmekte olan ülkelerde özel okullaşma, öğrenim, mesleki ve yükseköğrenim yaygınlaşıyor.
İki uç örnek: Haiti ve Almanya
Ülke ne kadar gelişmişse, özel sektörün eğitimdeki rolü de o kadar düşük. Haiti’de ilkokul öğrencilerinin yaklaşık yüzde 80’i özel okulda eğitim görüyor. Almanya’da ise ilkokulda özel eğitim görenlerin oranı sadece yüzde 5. Asya ülkesi Vietnam’da düşük gelirli bir ülke olmasına rağmen dünyanın en hızlı büyüyen özel okul sektörüne sahip bulunuyor. Öte yandan Çin’de eğitim şirketlerinin pazar hacmi, diğer ülkelere göre daha büyük. Yatırımcılar özel okul sektörünü altın bir fırsat olarak görüyor.
Çin her yıl yapılan uluslararası öğrenci seviyesi değerlendirme sınavında (PISA) düzenli olarak birçok alanda en üst sıralarda yer alıyor. Çin’de eğitim kalitesinin pek de iyi olduğunu söylemek zor. Çin’de zorunlu ilköğretim dokuz yıl, öğrenciler ilkokul eğitimine altı-yedi yaşında başlıyor. İlkokul eğitimi katılım oranı yüzde 99, ortaokullardaysa bu oran yüzde 80 civarında. Okuma yazma bilenlerin oranıysa yüzde 96 düzeyinde. Çin devleti, özel sektörün 6-16 yaş arasındaki rolünü kısıtlıyor, ancak ülkede özel sektör büyümeye devam ediyor. Çinli ebeveynler çocuklarının eğitimi için 400 bin ila 600 bin dolar arasında bir harcama yapıyor.
Kıta Avrupa’sında ise devlet eğitiminin kalitesinin yüksek olmasından dolayı, özel sektör eğitimde küçük bir role sahip. Hollanda’da öğrencilerin dörtte üçü kamu tarafından finanse edilen özel okullarda eğitim görüyor. İsveç’te ise özel okullara kayıtlı öğrenci oranı yüzde 10…
Sözleşmeli okul sistemi
ABD’de özel okullardan ziyade ‘sözleşmeli okul sistemi’ yaygın. 1992’de başlanan sistemde devlet okulları özel işletmelerle idare ediliyor. Yıllık ortalama geliri 500 milyon doları bulan ‘charter’ okullarının birçok destekçisi de mevcut. Latin Amerika ülkelerinde Katolik kilisesinin okullaşmadaki rolü büyük. Bölgede devlet okullarının düşük hizmet kalitesi ve yükseköğretim talebindeki hızlı büyüme özel okulların büyümesinde büyük rol oynuyor.
Güney Asya ve Afrika’nın çoğunda ise yoksulluk, göç ve nüfus artışı, birçok şehirde eğitimi zorlaştırıyor; bu nedenle özel sektör hızlı bir şekilde büyüyor. Öte yandan özel eğitimin toplumda fırsat eşitsizliğini artırması tartışmalara neden oluyor. Bazı hükümetler özel okulun ilerlemesini durdurmaya çalışıyor.
Türkiye’de yüzde 74’lük artış
çocuğunu özel okulda okutmak isteyen velilere devlet tarafından verilen maddi yardım ‘özel okul teşvik’ olarak tanımlanıyor. Türkiye genelinde 2015 yılında 6 bin 710 olan özel okul sayısının, aradan geçen 4 yılda yüzde 74 artarak 11 bin 694’e çıktı. Özel okullarda eğitim gören öğrenci sayısı ise 1 milyon 400 bini geçti. Diğer yandan, dört yıl önce verilmeye başlanan ve veliler üzerindeki yükü hafifletmeye yarayan teşvik kademeli olarak kaldırılıyor. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin faydalandığı teşvik artık verilmeyecek.