OECD bölgesinde işsizliğin görünümü
Kovid-19 pandemisi başta hizmet sektörü olmak üzere birçok sektörde istihdam piyasasını olumsuz etkiledi. Kısıtlamalar, tedarik sorunları, yarı çalışma sistemine geçilmesi uzun süreli devam edecek işsizlik endişesini gündeme getirdi.
OECD’nin son raporu bölge ülkelerde istihdam tarafındaki olumlu gelişmelere dikkat çekiyor. OECD bölgesindeki işsizlik oranı 2022 Ocak ayında yüzde 5,3 iken Şubat’ta yüzde 5,2’ye geriledi. Bu veri birçok yönüyle önemli. Şubatta kaydedilen oran işsizlik oranının ilk kez pandemi öncesi oranın altına düştüğünü gösteriyor. Aynı zamanda bu oran 2001’den bu yana en düşük oranı ifade ediyor. Önümüzdeki aylarda işsizlik oranının düşmesi bekleniyor. Verilere Ukrayna-Rusya arasındaki savaşın etkileri henüz yansımış değil. Başta otomotiv olmak üzere birçok sektörde tedarik sorunları devam ediyor. Mevcut gelişmeler tabloyu ihtiyatlı okumayı gerektiriyor. Ancak aynı zamanda ticari ortak olan Euro bölgesi ülkeleri, ABD ve Japonya’da işsizliğin aynı hızla geriliyor olması umut verici.
Euro bölgesinde, işsizlik oranı Finlandiya, Yunanistan, Hollanda ve İspanya’da 0,2 puandan fazla düştü. Genç işsizlik oranında gerileme son derece önemli. Euro bölgesinde genç işsizlik oranı da Ocak ayında yüzde 14,3 iken Şubat ayında yüzde 14,0’a gerileyerek, düşüş eğilimini sürdürdü.
İşsizlik oranı Kanada, Kore, İsveç ve Türkiye’de belirgin şekilde düşerken Avustralya, Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya’da ise daha düşük oranda düştü. Buna karşılık, işsizlik oranı Kolombiya, Çek Cumhuriyeti ve Meksika’da arttı. ABD’de Mart 2022’de işsizlik oranı yüzde 3,6’ya ve Kanada’da da yüzde 5,3’e düştü. Bu oranlar 1976’dan bu yana en düşük seviye. İstihdam piyasasında beklentilerin ötesinde hızlı toparlanmanın birçok nedeni var. Pandemi döneminde OECD ülkelerinde işletmelere ve çalışanlara doğrudan teşvik ve gelir desteğinin sağlanmasının istihdamın korunmasında önemli rol oynadığı görülüyor. İkinci olarak pandemi döneminde ertelenen tüketici talebinin yeniden canlandığı görülüyor. Tüketici güveni hızla artarken değişen alışkanlıklara rağmen veriler hanehalkının talebini hızla artırmaya devam ettiğini gösteriyor. Ancak, Rusya ile devam eden gerilim, tedarik sorunları ve yükselmeye başlayan küresel enflasyon, istihdam piyasası için risk oluşturmaya devam ediyor. Merkez Bankalarının mücadele etmesi gereken bir enflasyon sorunu var. Başta enerji, gıda olmak üzere birçok sektörde fiyatlar hızla yükselmeye devam ediyor. Fed geçtiğimiz ay faiz artışında ilk adımı attı. Önümüzdeki aylarda daha yüksek oran da faiz artışı bekleniyor. Merkez Bankalarının özelikle yılın ikinci yarısında hızlanacak faiz artışı istihdam piyasası için negatif bir durumu işaret ediyor.