Odalar üzerinden tüm ticari bilgileri ele geçirdiler
2009 yılında Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) büyük komite seçimlerine 6 ay kala Ergenekon kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan, akabinde tahliye olan ATO eski başkanı Sinan Aygün başına gelenleri yeni yeni anladığını söylüyor.
Başından geçenleri şöyle anlatıyor: “Gözaltında alınmadan önce cemaat üyeleri Meclis üyeliği istiyoruz diyerek bana geldiler
Ben de seçimlere girin dedim. Ama açıkçası mecliste olmamaları için elimden geleni de yaptım. Dört ay sonra sağdan soldan bana ‘sakın aday olma’ uyarıları yapıldı. Aday olduktan sonra hakkımda iddianame hazırlandı, başkan olduktan sonra ise Savcı Ali Pekgüzel hakkımda tutuklama istedi. Cezaevinden çıktıktan sonra evime el kondu. MASAK hakkımda temiz raporu vermesine rağmen bugün hâlâ neredeyse 40 parça mülkümün üzerinden tedbir kalkmış değil. Ve ben vekil olana kadar bu MASAK raporuna ulaşamadım. Rapor hakkımda örgütsel bağlantı, finansal transfer olmadığını belirttiği halde… Şu an hâlâ hükümlüyüm.”
“Savcı Zekeriya Öz şahsıma gizli tanıklık, hatta itirafçılık teklif etti. ‘Sen iyi, milliyetçi adamsın. Seni severiz. Gel şu askerlerin seni Cumhuriyet mitinglerini finanse etmen için tehdit ettiklerini söyle’ dedi. Kabul etmedim. Çünkü ne askerden böyle bir teklif aldım, ne de hayatımda Cumhuriyet mitinglerine katıldım. Akabinde tevkif edildim ve hiç sorgulanmadan tutuklandım. Çapraz sorguda sadece cep telefon numaram soruldu!”
ATO’nun kasasında 250 milyar lira bulunuyor, yani bu paraya hükmediyor ATO. Şahsımın başkanlık döneminde mecliste cemaat mensuplarının sayısı 8-9 kişi ile sınırlıydı. Bugün ise bu sayının 80’i geçtiği, hatta FETÖ mensubu neredeyse 10 meclis üyesinin yurt dışına kaçtığı bilgilerini aldık. Son meclis toplantısında da FETÖ üyelerinin protesto edildiğini biliyoruz. ATO’nun gücü bununla da sınırlı değil. Odaya kayıtlı 140 bin sicil bulunuyor. Şirketlerin tüm mahremlerinin yer aldığı bu kayıtlara sahip olmanın önemini siz düşünün.
ATO başkanlığına yönelik tartışmaların şiddetlendiği 2009 yılında özellikle FETÖ’ye ait haber kanallarında boy göstererek Aygün’e karşı kampanyayı yürüten ve daha sonra oda başkan vekili olan Ayhan Atalay’ın da 15 Temmuz darbe girişimi sonrası firari olduğu belirtiliyor.