Gevşeme gevşekliği

İbrahim Acar.
İbrahim Acar.

Kovid-19 salgınının ekonomik etkileri dört yıldır devam ediyor. Sosyal travmasından daha uzun sürecek bu girdaptan çıkmak, hayli zor olacak. Ekonomik aktivitenin yerle bir olduğu salgın döneminde işletmeleri ayakta tutmak için geliştirilen karşılıksız para basma politikalarının faturasını ödemeye devam ediyor dünya. Enflasyon canavarını azdıran bol likiditenin tahribatını gidermek kolay değil.

Merkez bankaları faizleri son çeyrek asrın en yüksek seviyelerine çıkarsalar da, hedefledikleri enflasyon oranını yakalayamadılar daha. ABD, Avrupa, İngiltere ve Japonya gibi gelişmiş ülke merkez bankalarının bu yıl başlamaları beklenen faiz düşürme adımlarının ne zaman atılacağı meçhul. Herkes Fed’in nasıl bir yol izleyeceğine bakıyor. ABD Merkez Bankası’nın atacağı adımlar yakından takip ediliyor. Mart, Nisan, Mayıs derken şimdi Haziran ve sonrası tartışılıyor. Fed cephesinde bu yıl faiz indiriminin zor olduğunu düşünenler de var. İki yıl önce faiz artırırken de öyle olmuştu. Fed, Mart 2022’de faiz artışına başlarken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Temmuz 2022’de faiz artırmaya başladı. Peşinden de diğer majör merkez bankaları.

Yaklaşık bir yıl süren faiz artırmaya son veren büyük merkez bankalarının çoğu “gevşeme” gündemine yoğunlaşsa da bu konuda pek isteksiz davranıyorlar. Enflasyonun tekrar yükselebileceği endişesiyle bir isteksizlik görüntüsü var. Yılın ilk çeyreği geride kaldığı halde politika faizlerinde değişikliğe giden olmadı. Konu yoğun bir şekilde tartışılıyor ancak kararlı görünen merkez bankası yok. Belli ki parasal genişlemenin tortuları silinmiş değil daha. Endişe sürüyor.

Aslına bakılırsa parasal sıkılaşma duruşunu sürdüren ülkeler, arzuladıkları gibi olmasa da enflasyonu kontrol altına almada önemli ilerlemeler kaydetti. Örneğin ABD’de Haziran 2022’de yüzde 9’u bulan enflasyon Mart itibariyle yüzde 3,5 seviyesinde. Buna rağmen Fed, faiz oranını 23 yılın en yüksek seviyesi olan 5,25-5,50 aralığında tutmayı sürdürüyor. Politika faizini art arda 5 toplantıda değiştirmeyerek mevcut aralıkta sabit bırakan Fed, hedeflediği yüzde 2’lik enflasyona ulaşmada yolunu aydınlatacak bir ışık göremediği için temkinli davranıyor.

Avrupa Merkez Bankası, mali konularda adım atarken çoğunlukla Fed ile uyumlu olmaya çalışır. Temmuz 2022'den bu yana art arda 10 toplantıda faizi toplamda 450 baz puan artıran ECB; Eylül 2023'te refinansman faizini yüzde 4,50'ye yükseltmesinin ardından herhangi bir değişikliğe gitmedi. ABD’de olduğu gibi Avrupa’da da hedef enflasyonu yüzde 2’ye düşürmek. Bu nedenle ECB’nin bu yıl faiz indirme ihtimali düşük. Bu sıkı duruşa rağmen birçok Avrupa ülkesi, daha erken bir indirimden yana. Çünkü ekonomik büyüme konusunda birlik üyesi ülkelerin sıkıntıları var.

İngiltere Merkez Bankası BoE'nin faiz indiriminde Fed ve ECB'ye göre daha yavaş hareket etmesi bekleniyor. Sıkılaşma döngüsüne Aralık 2021'de başlayan BoE de mevcut para politikası duruşunu koruyan merkez bankalarından. Politika faizini Ağustos 2023 itibarıyla yüzde 5,25'e yükselten Banka, politika faizini 15 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25'te tutuyor. BoE, enflasyonun bu yılın ikinci yarısında hedeflenen seviye olan yüzde 2'nin hafif altına ineceğini öngörüyor. BoE'nin faiz indirimine bu yaz başlayabileceği öngörülse de, kanaatimce Fed ve ECB'ye göre bu konuda daha yavaş hareket eder. İngiltere'de yıllık enflasyon, yüzde 3,4 ile Eylül 2021'den bu yana en düşük seviyede bulunsa da.

Bu süreçte yıllardır negatif faiz politikası yürüten Japon Merkez Bankası radikal bir kararla faiz artırmak zorunda kaldı. Yen'deki aşırı değer kaybı karşısında çaresiz kalan banka, ücret artışlarındaki katkılarla sürdürülebilir ve yönetilebilir bir şekilde yüzde 2 enflasyon seviyesinde fiyat istikrarı hedefliyor. Yılda dört kez ekonomik görünümünü güncelleyen BoJ, ocak ayında geçen yıl sonuna dair enflasyon tahminlerini değiştirmedi. Banka, 17 yıl sonra ilk kez faiz artırarak 2016'da başladığı negatif faiz politikasına son verdi. BoJ, küresel resesyon ve borç krizinin ardından devreye sokulan negatif faiz politikasını terk eden son merkez bankası oldu.