Dünyanın yükselen gücü: Türk Devletleri Teşkilatı

Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin birbirleri arasındaki dış ticaret hacmi henüz istenilen düzeyde değil. Ancak ortaya koyulan siyasi irade bu hacmin kısa sürede artabileceğini ortaya koyuyor.
Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin birbirleri arasındaki dış ticaret hacmi henüz istenilen düzeyde değil. Ancak ortaya koyulan siyasi irade bu hacmin kısa sürede artabileceğini ortaya koyuyor.

Türk Devletleri Teşkilatı dokuzuncu, yeni adıyla ilk zirvesini Özbekistan’ın ev sahipliğinde Semerkant’ta gerçekleştirdi. “Türk medeniyeti için yeni dönem: Ortak kalkınma ve refaha doğru” temasıyla düzenlenen tarihi zirvede liderler, Türk dünyası 2040 vizyonuna güçlü bağlılıklarını yineledi. 170 milyonluk nüfusu, 4,5 milyon metrekarelik coğrafya ve yaklaşık 1,5 trilyon dolarlık ekonomisiyle TDT, ağırlık merkezi batıdan doğuya doğru kayan küresel ekonomide yükselen bir güç olarak öne çıkıyor.

Türk Devletleri Teşkilatı yenilenen adıyla ilk zirvesini fakat fiilen 9. zirvesini 11 Kasım’da Özbekistan’ın ev sahipliğinde Semerkant’ta gerçekleştirdi. 12 Kasım 2021’de İstanbul’daki zirvenin ardından yeni yapısıyla gerçekleşen ilk zirvede Türkiye dönem başkanlığını Özbekistan’a devretti. Zirvede Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Macaristan, Türkiye ve Özbekistan yer aldı. 1991 yılında “Türk Dili Konuşan Ülkeler Başkanları Zirveleri” ile başlayan süreç bugüne gelene kadar 3 aşamada dönüşüme uğradı. 1991’de başlayan süreç 2009’daki Nahçıvan Antlaşmasıyla başka bir sürece evrildi. 2009’a kadar 9 kez gerçekleşen zirvelerin ardından 3 Ekim 2009’da imzalanan Nahçıvan Antlaşmasıyla Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi kuruldu. 12 Kasım 2021’de İstanbul’da gerçekleşen zirvede ise “Türk Devletleri Teşkilatı” adını aldı. 11 Kasım 2022’de Semerkant’taki zirve ise yeni yapısıyla gerçekleştirilen ilk zirve oldu.

Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkiye’nin üye olduğu kuruluşa Macaristan, Türkmenistan’ın ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de gözlemci üye statüsünde dahil oldu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruluşa Semerkant’taki zirvede dahil oldu. Bu gelişme zirvenin uluslararası arenada en çok ses getiren tarafı oldu. AB ve ABD, KKTC’nin TDT’ye gözlemci statüsünde dahil olmasından duydukları rahatsızlığı açıkça dile getirdi.

1,5 Trilyon dolarlık ekonomi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Toplam ticaret hacmimizi yukarıya çekmek önceliğimiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Toplam ticaret hacmimizi yukarıya çekmek önceliğimiz."

Küresel ekonominin ağırlık merkezinin batıdan doğuya doğru kayması Türk Devletleri Teşkilatı’na da önemli fırsatlar sunuyor. TDT bugün toplamda 170 milyonluk bir nüfus, 4,5 milyon metrekarelik bir coğrafya ve yaklaşık 1,5 trilyon dolarlık bir ekonomik güce sahip. Bölgesel entegrasyonların giderek arttığı bir dönemde Türk Devletleri Teşkilatı da yükselen bir değer haline geliyor. Bu açıdan bakıldığında 1,5 trilyon dolarlık büyüklüğüyle TDT, dünyanın 13. büyük ekonomik oluşumu. TDT ülkelerinin şu anda dış ticaret hacmi toplam 700 milyar dolar seviyesinde. Ancak bunun sadece 40 milyar doları kendi aralarında yaptığı ticaret miktarı. Bu da yaklaşık yüzde 5,5 gibi bir orana karşılık geliyor. Gerek Semerkant’ta son yapılan zirvede gerekse 2021’de İstanbul’da gerçekleştirilen zirvede tüm TDT ülkeleri bu hacmin daha da artırılması için ortak irade beyanında bulundular. Zira veriler son üye ülke olan Özbekistan’ın ticaret verileri de bu ortak iradenin gerçeğe dönüştüğünü ortaya koyuyor. TDT, 2021’de İstanbul Zirvesi’nde kabul edilen Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi çerçevesinde karşılıklı ticaret ve yatırım için uygun koşulların oluşturulmasını kabul etti. Bu doğrultuda gümrük işlemlerinin kolaylaştırılması, bilim ve teknoloji, eğitim, sağlık, kültür, turizm ve spor alanlarında işbirliklerinin geliştirilmesi hedefleniyor.

TDT Ülkelerinin GSYIH ve nüfusları.
TDT Ülkelerinin GSYIH ve nüfusları.

Türk yatırım fonu kuruluyor

Küresel ekonominin TDT ülkeleri açısından sunduğu fırsatların daha iyi değerlendirilebilmesi için Türk Yatırım Fonu da hayati önem taşıyor. İktisadi açıdan sağlanacak güç birliği daha büyük iş birliklerinin de kapısını aralayacak. Türk Devletleri Teşkilatı’nın İstanbul’da yapılan zirvesinde; Türk dünyasının ilk finans kuruluşu niteliğindeki Türk Yatırım Fonu’nu 1 Eylül 2022’ye kadar kurulması planlanmıştı. Üye ülkelerin eşit sermaye katkısıyla oluşturulacak “Türk Yatırım Fonu” işbirliğini güçlendirmede, karşılıklı yatırımı artırmada ve küçük ve orta ölçekli işletmeleri desteklemede önemli bir rol oynaması hedeflenmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Semerkant’taki zirvede Türk Yatırım Fonu’nun mümkün olan en kısa sürede hayata geçmesinin yararlı olacağını yineledi. Fonun sağlayacağı mali imkanların, işbirliğini kuvvetlendirip faaliyetlere ivme kazandıracağını belirtti.

Özbekistan’ın ev sahipliğinde Semerkant’ta TDT adıyla gerçekleştirilen ilk zirve 2021’deki İstanbul zirvesinde alınan stratejik kararların tamamlanması açısından da büyük önem taşıdı.

Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin birbirleri arasındaki dış ticaret hacmi henüz istenilen düzeyde değil. Ancak ortaya koyulan siyasi irade bu hacmin kısa sürede artabileceğini ortaya koyuyor. Çalışma gruplarının oluşturulması, ticaret hacminin artırılmasını amaçlayan ticaret birimlerinin oluşturulması, gümrük işlemlerinin kolaylaştırılmasını amaçlayan belgelerin oluşturulması, enerji projelerinde bağlantıların artırılması gibi girişimler bu amaca hizmet etmekte. TURANSEZ özel ekonomik bölgesinin ilanı, SESRIC yatırım ve ticaret tamamlama sistemi ve Türk Yatırım Fonu’nun hayata geçirilmesi bu girişimlerden bazıları.

Türkiye sahip olduğu imalat sanayi gücü, beşeri sermayesi, eğitim altyapısı ve dış politikada elde ettiği stratejik üstünlükle hem küresel hem de bölgesel bir aktör haline geldi. Türkiye’nin bu misyonu TDT’ye önemli bir güç katarken, aynı zamanda TDT’nin sahip olduğu güç de Türkiye’nin bu pozisyonunu daha da kuvvetlendiriyor.