Çok uzun sürdü
IMF Nisan ayında, en yeni World Economic Outlook (WEO- Dünya Ekonomik Görünümü) Raporu’nu yayınladı. Raporun bu seferki teması ise, “Too Slow for Too Long” (Çok Uzun Süredir Çok Yavaş). Anlaşılan o ki; söz konusu WEO’da küresel büyüme beklentilerini 2016 yılı için aşağı yönlü revize ettiği gözlenen IMF de, artık düşük büyüme hızlarından ve bu gidişatın bir türlü toparlanamamasından baymış durumda. Hem, projeksiyonları uzun zamandır sürekli aşağı yönlü revize etmek de, pek güzel bir duygu olmasa gerek.
Bu bağlamda tabloda da görüldüğü gibi, 2016 dönemi için, gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ekonomilerin grup büyüme hızlarına dair beklentiler aşağı çekilmiş durumda. Buna paralel olarak da, dünya ekonomisinin, içinde bulunduğumuz yılda %3,2 büyüme kaydetmesi bekleniyor. Bu ise, gerçekten de ne zamandır aynı sularda gezinmek anlamına geliyor.
Derin Ekonomi’nin Ocak sayısında “Yeni Yıla Girerken Dünya” başlıklı yazımda ilgili görünüme dair detayları, özellikle yükselen ve gelişmekte olan ekonomiler odağında sunmaya çalışırken, 2016 ve sonrasında dünya ekonomisinin gidişatını belirleyecek unsurların başında, bu ülkelerin yavaşlıkta inatçılık derecesinin geleceğinin altını çizmiştim. Son beklentiler dâhilinde ise, dünya büyümesinin aslan payı hiç şüphesiz yine onların ağzında olacakken, bu ekonomiler genelinde henüz hatırı sayılır bir hızlanma emaresi hissedilmiyor. Aslında kendi aralarında da oldukça ayrışan tablolar çizen gelişen ülkelerin performansta “zayıf” olarak nitelendirilmesinin arkasında, mevcut durumun son 20 yılı hayal kırıklığına uğratacak cinsten olması yatıyor.
Gelişmiş dünya ise, bu yılı yine monoton bir tempoyla geçireceğe benziyor. Nitekim onların da uzun süredir koşmasını engelleyen yaralar, öyle çok çabuk kapanacağa benzemiyor. Gevşek mi gevşek talep ve düşük enflasyon, hükmünü pek çok ilgili ekonomide sürdürürken, zenginlerin durgunluk yönündeki risklere dair endişeleri de haliyle yatışmıyor.
Bu minvalde, tabloda da fark etmişsinizdir; temenniler şimdi daha ziyade 2017’ye transfer edilmiş durumda. Raporun detaylarındaki ümitler bu anlamda bilhassa gelişmekte olan dünyanın toparlanmasına bel bağlamışken, gelecek yıl bir hız kazanımı yaşanabilmesi için belli başlı koşulların da gerçekleşmesi şart. Bunların başında ise, baskı altındaki ekonomilerin -özellikle de dünyayı düşük ya da eksi büyümeleriyle baskılayan güçlerin- ve bunların arkasındaki dinamiklerin, şöyle bir normalleşmeye başlaması geliyor.
Öte yandan bunca belirsizlikle dolu ortamın kısa sürede kristal netliğe kavuşmayacağı ortadayken, hızlanmanın pek hızlı gelmeyeceği de pekâlâ ortada. Dolayısıyla diyorum ki, acaba WEO bu başlığı seçmekte biraz acele mi etti?