Brexit’e tasdik
Birleşik Krallık’ta başbakan Boris Johnson liderliğindeki muhafazakar parti, 12 aralık 2019 tarihinde gerçekleştirilen ‘Brexıt’ seçiminde, oyların yüzde 43’ten fazlasını alarak Avam Kamarası’nda mutlak çoğunluğu elde etti. Seçim sonucu ülkenin siyasal haritasını değiştirecek. Muhafazakar parti, tek başına Avrupa Birliği’nden çıkışı gerçekleştirebilecek. Avam Kamerası’nda Brexit oylaması 31 Ocak’ta yapılacak ve ab ile yürütülecek geçiş süreci 2020 sonunda tamamlanmış olacak.
Birleşik Krallık siyasi tarihinin en karmaşık zamanlarını 12 Aralık 2019 tarihinde gerçekleştirilen erken genel seçimle geride bıraktı. Brexit sonrası geçiş süreci 2020 sonunda bitiyor. Üç yıldır felç olan parlamento, nihayet tekrardan işlemeye başlayacak. Brexit’i gerçekleştirme sözü veren Boris Johnson liderliğindeki Muhafazakar Parti’nin güçlü bir şekilde mutlak çoğunluğu elde etmesiyle Brexit Anlaşması’nın İngiliz parlamentosunun alt kanadı Avam Kamara’sında kabul edilmesinin önünde engel kalmadı. Erken genel seçimle ortaya çıkan sonuç İngiltere’nin siyasi haritasını yeniden çizecek. Seçim sonucunda çıkan tablo başbakana ülkeyi Avrupa Birliği’nden (AB) çıkarmak için yeterli destek anlamına geliyor.
- Başbakan Johnson, seçimin hemen sonrasında yaptığı açıklamada, “Brexit’i gerçekleştirmek için gereken güçlü yetkiyi aldıklarını” belirterek, Birleşik Krallık’ın AB’den resmen çıkışının 31 Ocak tarihi itibariyle gerçekleşeceğini söyledi.
Seçim sonucu Birleşik Krallık iç siyasetinde deprem etkisi yaptı. 84 yıldan bu yana en büyük mağlubiyeti yaşayan İşçi Partisi’nde Genel Başkan Jeremy Corbyn istifa için belli bir tarih vermedi ancak geçiş sürecinde partiye liderlik etmeye devam edeceğini ifade etti. AB’de kalma taraftarı Liberal Demokrat Partisi lideri Jo Swinson meclisteki sandalyesinden oldu, parti yıl içinde başkanını değiştirecek. Diğer taraftan seçimden göreceli bir zaferle ayrılan İskoçya Ulusal Partisi ise İskoç bölgelere ait 59 sandalyeden 48’ini aldı. Bu sonuç yeni bir bağımsızlık referandumu ihtimalini gündeme taşıyor. Keza, İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon da “Biz Brexit’i istemiyoruz. Boris Johnson, İngiltere’yi Avrupa Birliği’nden çıkarmak için yetki almış olabilir ama kesinlikle İskoçya’yı Avrupa Birliği’nden çıkarma yetkisi yok” derken Brexit sürecinin yollarında taş olduğunu hatırlatıyor. Bir yıllık müzakere sürecinde Kuzey İrlanda da Brexit nedeniyle sorunlu bölge haline geliyor.
Brexit süreci 2020'de tamamlanmış olacak
Başbakan Boris Johnson’ın seçimlerde mecliste çoğunluğu elde etmesi, ülkenin 1973’te dahil olduğu AB’den ayrılmasını kesinleştirmiş oldu. Başbakan Boris Johnson, 31 Ekim’de AB’den ayrılma konusunda ısrar etmesine rağmen parlamentonun baskısı sonucu Brexit’in üç ay ertelenmesi talebi ile Brüksel’e başvuruda bulunmuş; AB ülkeleri, Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılması için üç ay daha ek süre tanıyarak çıkış tarihini 31 Ocak 2020 olarak güncellemişti. Britanya böylece, Brexit Anlaşması çerçevesinde 31 Ocak’tan itibaren AB’ye üye 27 ülkeyle ilişkilerin yeniden düzenleneceği bir geçiş dönemine giriyor. Johnson’ın Brexit için AB ile ticaret anlaşması müzakerelerini, kendi koyduğu 11 aylık mühlet içinde tamamlaması gerekiyor. Johnson bu süreci 2020 sonuna kadar tamamlayacağı taahhüdünde bulunmuştu.
Bakanlar ve başbakanlar yiyen Brexit!
Brexit’e Eski Başbakan Cameron ön ayak oldu. Cameron genel başkanı olduğu Muhafazakar Parti’deki AB karşıtı kanadın baskısı ile Brexit için referandum kararı almış ve kendi Britanya’nın Birlik’te kalmasından yana yoğun bir kampanya yürütmesine rağmen, 23 Haziran 2016’da yapılan halk oylamasını yüzde 48’e karşı yüzde 52 ile Brexit taraftarlarının kazanmasının ardından görevinden istifa etmişti. İstifanın ardından yerine İngiltere tarihindeki “ikinci kadın başbakan” Theresa May, 3 Temmuz 2016’da göreve geldi.
May, Brexit referandumunda AB üyeliğinin sürmesinden yana oy kullanan bir isimdi. Denge arayışını sağlamaya çalışan May hükümetinden, aralarında bir dışişleri bakanı, iki Brexit bakanı, bir çalışma bakanı, iki savunma bakanı, bir başbakan yardımcısının da bulunduğu 40’a yakın üst düzey isim istifa etti. AB’den ayrılma şartlarına ilişkin Brexit Anlaşması, May’ın döneminde parlamentoda üç kere reddedildi.
Kritik Kuzey İrlanda 'Tedbir Maddesi'
Anlaşmada tepki çeken Kuzey İrlanda ile ilgili “tedbir maddesi”, AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ile İngiltere’ye bağlı Kuzey İrlanda arasına Brexit sonrasında fiziki sınır girmesini önlemeyi amaçlıyordu. Maddeye göre, İngiltere ile AB kapsamlı ticaret anlaşması imzalayana kadar, ülkenin bütünü Gümrük Birliği’nde kalacak ancak Kuzey İrlanda ilave AB kurallarına da tabi olacaktı. Bu maddenin Kuzey İrlanda’yı zamanla İngiltere’den koparacağını savunan Muhafazakar Partili katı Brexitçiler ile aşırı sağ Demokratik Birlik Partisi’nin May’in anlaşmasının Avam Kamarası onayı almasını önleyen en önemli aktörler oldu.
AB ile vardığı anlaşma için İşçi Partili milletvekillerinin desteğini almayı planlayan Theresa May, umduğu desteği bulamayınca, AB’den ayrılma yanlısı Muhafazakar partililerin baskısıyla istifa etti, böylece üç yılı biraz aşan görevinden “Brexit’e kurban giden ikinci başbakan” olarak tarihe geçti. Yerine Theresa May’in Brexit planını protesto ederek dışişleri bakanlığı görevinden istifa eden Boris Johnson, 2019’un temmuz ayı sonunda 77. başbakan olarak seçildi.29 Mart 2019’da planlanan Brexit iki kere ertelendi.
- Başbakan Johnson’ın Ekim 2019 ortasında AB ile üzerinde uzlaştığı yeni anlaşma ise Kuzey İrlanda’nın, Britanya’nın Gümrük Birliği’nde kalmaya devam etmesini ve AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ile sınır kontrollerinin önüne geçmek için AB’nin ortak pazar kurallarına tabi olmasını öngörüyor.
AB: Yakın iş birliği içinde çalışmak önemli
Boris Johnson’un Brexit’i gerçekleştirme sözünün oylandığı 12 Aralık 2019 tarihli seçime ilişkin AB, ABD ve Türkiye’den açıklamalar geldi. Birleşik Krallık cephesinde Başbakan Johnson, “Eğer yok, ama yok, belki yok. Brexit’i zamanında 31 Ocak’ta sonlandıracağız” derken; AB cephesinden ilk açıklama Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel’den geldi. İngiliz Parlamentosu’nun en kısa zamanda anlaşmayı onaylayacağını umduğunu dile getiren Michel ayrıca ticaret anlaşmaları için görüşmeye hazır olduklarını söyledi. Avrupa Komisyonu’nun iç pazardan sorumlu üyesi Thierry Breton da, “Boris Johnson açık bir çoğunluğa sahip olacak. Anlaşmanın parlamento tarafından kabul edileceğini değerlendirmek mantıklı olur. Bu durumda ayrılma 31 Ocak’ta gerçekleşecek ve 1 Şubat’ta Brexit sonrası sürece girmiş olacağız” açıklamasını yaptı. Breton, müzakerelerin artık kesin olarak sona erdiğini ve bundan sonra AB ile Birleşik Krallık arasında ‘kapsamlı’ ticaret anlaşmaları için görüşmelerin başlayacağını vurguladı.
Birleşik Krallık’taki seçim sonuçları, Brüksel’de toplanan AB Liderler Zirvesi’nde de ele alındı. Liderlerin vurguladığı mesaj, İngiltere ile yakın iş birliği içinde çalışmanın önemi oldu.
Trump: İngiltere ile anlaşma imzalamak için özgür olacağız
ABD Başkanı Donald Trump, Birleşik Krallık’taki erken seçimden zaferle ayrılan Boris Johnson’ı bu başarısı için kutladı. İngiltere ve ABD’nin Brexit’ten sonra ‘devasa’ bir ticaret anlaşması imzalamak için özgür olacağını belirten Trump, “Bu anlaşma, AB ile yapılabilecek tüm anlaşmalardan daha büyük ve daha fazla gelir sağlama potansiyeline sahip” ifadelerini kullandı.
AB ile gümrük birliği çerçevesinde sorunlar yaşayan Türkiye de Brexit sonrasında, İngiltere ile ticarette yaşanacak olası değişiklikler üzerine çalışmalarını sürdürüyor. İki ülkeden de Brexit sonrasında, zarar görmeden Türk ve İngiliz taraflarının dış ticareti geliştirilmesi üzerine formül arayışları var. İki ülke arasındaki ticaretin sürdürülebilirliği için Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması öne çıkan formül olarak masanın üzerinde duruyor.