Asla bütün yumurtalarını tek sepete koyma!
Geçtiğimiz aylarda Instagram platformuna 8 gün süren bir erişim engeli getirilmişti. O anlarda Instagram üzerinden satış ve pazarlama yapanlar bu duruma büyük tepki göstermişlerdi. Kararın alınma sebeplerini, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın Meta platformu ile gerçekleştirdiği görüşmeleri bir kenara bırakarak bu duruma doğrudan marka, iletişim ve pazarlama açısından baktığımızda buradan çıkaracağımız önemli derslerin olduğunu söylemeliyim. Instagram o kadar büyülü bir dünya sundu ki bize, beğendiğimiz lokantayı, gitmedik istediğimiz tatil köyünü hatta adını hatırlayamadığımız arkadaşımızı bile oraya bakarak bulduk. Bu durum, biz kullanıcılar için zor da imkânsız denilebilecek bir vazgeçiş olmadı ama ticaret yapanlar için büyük bir kayıptı. Tüm ticaretini Instagram platformu üzerinden yapan satıcılar kısa süre içinde çok zor günler geçirdiler. Geride bıraktığımız bu süreç yaşanırken aklıma Warren Buffet’ın şu sözü gelmişti, “Bütün yumurtaları tek sepete koyma.” Sanırım hep birlikte sözün doğruluğuna yaşayarak şahit olduk...
Sözün kıymeti
İnsanın hayatına tesir eden felsefesi ve kariyerine yönelik güçlü bir stratejisi olması. Bu stratejiyi de; değer verdiği, sözüne itibar ettiği ve inancının yüce sözleri ile oluşturmalı. Tarih tekerrürden ibarettir sözü, bize yaşanmışlıkların tecrübesinin hayatımıza yön verirken ne kadar büyük bir pusula olduğunu öğretir. Bu bakımdan önemli kişilerin sözlerini tekrar tekrar okumalı, bu sözlerden işimiz ve hayatımızla ilgili dersler çıkarmalıyız.
Söze Warren Buffet ile başlamıştık, bir kez daha onunla devam edelim. Buffet, gelir üzerine, “Asla tek bir gelir kaynağın olmasın, ikinci bir kaynak için yatırım yap”, derken; harcama üzerine ise, “Eğer ihtiyacın olmayan şeyleri satın alırsan, bir gün ihtiyacın olanları satmak zorunda kalırsın”, der. Dikkatli düşünenler için birazdan bahsetmeye başlayacağım kriz anlarında işimize yarayacak kıymetli ve ders çıkarılması gereken sözlerdir bunlar.
Stratejimiz dürüstlük olmalı
Bir felsefe inşası için kendi inancımıza ve pusulamıza yöneldiğimizde ise Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (s.a.v)’in, “Ticaret yapan doğru ve güvenilir kimse, Peygamber, sıddıklar ve şehitlerle beraberdir”, diye buyurduğunu görürüz.
O hâlde stratejimiz, hayata bakışımızdan ve felsefemizden sonra gelmelidir. Yani, önce doğru yolu seçmeli ardından gidişatı belirlemeliyiz. Bu durumda pusulanın bize işaret ettiği gibi, en önemlisi doğru ve dürüst ticaret, diyebilmeliyiz. Ne yaparsak yapalım, vaadimiz ve gerçekleştirdiğimiz eşit olmalı. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) müjdelediği doğru ticaretin yapılmasının uzun vadede ticaret yapana da kazandıracağını unutmamalıyız.
Kısa süreli ticaret krizleri
- Yolumuzu seçtik, pusulamızı belirledik, peki, karşımıza çıkan zorluklar? İşte bu nokta stratejilerimizin devreye girdiği anlar olarak ortaya çıkmalı. Yol bir; ancak planlar birden çok olmalı. Hazırlıklı olmak; özellikle de ticarette, güçlü ve dirayetli durmak anlamına gelir.
Yaşanan kısa süreli Instagram krizinde ticaret yapanlar da kendi bakış açılarından haksız değillerdi, sosyal medya kullanıcılarının çoğu Instagram kullanıcısıydı ve kişi başına erişim maliyeti diğer platformlara göre daha uygundu.
İşte yaşanan bu küçük kriz bizlere şunu hatırlattı: Her zaman için bir B planın, kriz durumları için yedek stratejilerin olmalı. İletişimini ve pazarlamasını gerçekleştirdiğiniz markayı tüm platformlarda yaşatmalı ve az da olsa farklı mecralara yatırım yapmalıyız. Birçok marka web sitesi yapmayı bile bir külfet görmeye başlamışken bu durum onlar için bir uyarı ateşiydi. Sermaye hiçbir zaman kendini yok etmez ama Instagram, “Bir günlüğüne kapattık”, dediğinde bile bizler B planımızı hazırda tutmalıyız.
Hazırlıklı olmak üzerine
Benzer krizlerin daha uzun sürelisini Covid- 19 pandemisi zamanında da yaşadık. Bazı sektörler durma noktasına gelirken bazı sektörler neredeyse uçuşa geçti. Restoranlar aylarca kapalıyken, e-ticaret adeta şahlandı. Burada farklı sektörlere yatırım yapıp riski bölmek kadar kıvrak ve esnek olabilmenin de avantajını görebiliyoruz. O hâlde, değişen şartlara uyum sağlayıp olası krizleri fırsata çevirebilmeliyiz. Krizleri fırsata çevirmek için adım adım ilerlemeli ve markamız için gerektiğinde yürürlüğe koyabileceğimiz acil durum planlarımız olmalı. Bu gerekirse işlerimizi yedekli bir şekilde önden hazırlayarak gitmek şeklinde gerektiğinde ise markamıza manevra kabiliyeti kazandırabilecek farklı mecralara aşina olmakla mümkün.
Seçeneksiz değiliz
Krizin boyutu, süresi, düzelme ya da daha da kötüye gitme emareleri, belirleyeceğimiz stratejiler... Her birini son sözlerimde bir kenara bırakıyorum ve işaret ettiğim pusula üzerine sözlerimi tamamlamak istiyorum.
Zaman zor, yol puslu ve kriz istediği kadar büyük olsun; cesur ve hazırlıklı duranlar seçeneksiz olmadıklarını göreceklerdir. Pazarlama iletişiminden PR çalışmalarına, reklamlardan ürün satışına kadar her alanda dürüstlük ve doğruluğu kendisine rota belirleyenler en zor günlerin de geçeceğini bilirler.
Her şeyden önce ilk adım, doğruluk üzerine atıldıysa ve tüm yumurtalarımız aynı sepetin içinde değilse; sadece içerik üreticileri değil, aynı zamanda izleyici ve sosyal medya kullanıcılarının da dikkat sürelerinin 10 saniyelere düştüğü, öğrenmek ve anlamak değil, sadece tüketmek, tüketmek ve tüketmek istenilen bir çağda bile markanızın pazarlaması ve ticaretinizin seyrinde içinden çıkamayacağınız bir kriz olmayacaktır. Tecrübe ile sabittir, derler büyüklerimiz, pek çok krizin arda kalan tecrübesi de doğru yolun her daim ufka baktığıdır...