2020’den beklentiler
2019 yılı sona ererken Hindistan ekonomik gerilemenin pençesinden çıkamadı. Artan işsizlik, durgun piyasalar ve personel sayısını kısıtlayan büyük şirketler Asya’nın üçüncü büyük ekonomisinin çöküşüne işaret ediyor. Hükümet verilerine göre işsizlik oranı 2019’da son 45 yılın en yüksek seviyesine ulaşırken, başta otomobil ve emlak olmak üzere pek çok sektör resesyona girdi.
İktidardaki Hindu milliyetçisi Hindistan Halk Partisi (BJP), Hindu milliyetçiliğinin en yaygın şekli olan Hindutva gündemini acımasızca sürdürerek halkın dikkatini ivedili sorunlardan uzaklaştırma konusunda büyük ölçüde başarılı oldu.
14 Şubat 2019’da çalkantılı Cemmu ve Keşmir eyaletinin Pulwama semti yakınlarında Cemmu-Srinagar karayolu üzerinde bir canlı bomba tarafından Hint polis teşkilatı konvoyuna düzenlenen saldırıda yaklaşık 40 paramiliter polis memuru öldü. Saldırıdan Pakistan’ı sorumlu tutan Hindistan bu ülkeye karşı kesin bir zafer kazanmak için başta diplomasi olmak üzere tüm yollara başvuracağını açıkladı. 26 Şubat 2019’da, Hint Hava Kuvvetleri’ne ait 12 Mirage 2000 tipi savaş uçağı kontrol hattını geçerek Balakot’ta Ceyş-i Muhammed’in terör kampına saldırdı. Hindistan medyası bu operasyon sırasında yaklaşık 200-300 teröristin öldürüldüğünü bildirdi.
Mayıs ayında, BJP’nin mecliste 543 koltuğun 300’den fazlasını kazanarak büyük bir güçle yeniden iktidara gelmesiyle, Narendra Modi Hindistan’ın 14’üncü başbakanı olarak göreve başladı. Mayıs ayında, Hindistan Uzay Araştırma Örgütü (ISRO), Chandrayaan 2 adlı uzay aracını Ay’a gönderdi. Ancak, ISRO’nun Chandrayaan-2’nin iniş modülü Vikram’ın Ay yüzeyine 2,1 kilometre kadar yaklaştığında modül ile irtibatı kopunca Hindistan’ın iddialı “Ay görevi” akamete uğradı.
Temmuz 2019’da Hindistan, Müslüman bir erkeğin sözlü, yazılı veya son zamanlarda elektronik olarak üç talak ile karısını anında boşamasına izin veren İslami uygulamayı yasa dışı ilan eden tarihi bir tasarıyı onayladı. 2019 Müslüman Kadınlar (Evlilik Haklarının Korunması) Yasası, üç talak uygulamasının hangi şekilde olursa olsun yasadışı ve geçersiz olduğunu öngörerek, bunu uygulayan erkeklere üç yıla kadar hapis cezası öngörüyor.
5 Ağustos’ta Hindistan, Anayasa’nın Cemmu ve Keşmir eyaletine özel statü veren 370 ve 35A maddelerini yürürlükten kaldırarak eyaleti Cemmu-Keşmir ve Ladakh olmak üzere iki bölgeye ayırdı.
Özel statüsünün kaldırılmasından sonra vadiye muhalefet ve huzursuzluk hâkim oldu. Sokağa çıkma yasağı getirilen ve kısa bir süre sonra internet hizmetinin kesildiği vadideki durum henüz normale dönmedi. Pek çok dükkân ve işyeri haftalarca kapalı kalırken, toplu taşıma araçları hizmet vermedi. Bu hamleler Hindistan’ın nükleer güç sahibi komşusu Pakistan’la olan gergin ilişkisini daha da tırmandırırken, Pakistan buna karşı ihtimal dahilindeki tüm seçenekleri kullanacağını açıklayarak, Cemmu ve Keşmir’in küresel olarak tartışmalı bir bölge olduğunu ve Hindistan’ın hamlesinin tek taraflı ve yasadışı olduğunu ifade etti.
9 Kasım’da Hindistan Yüksek Mahkemesi, Uttar Pradeş eyaletindeki kutsal Ayodhya kentinde tartışmalı bir arazide bir Hindu tapınağının inşası lehine karar verdi. Mahkeme kararında bir zamanlar Babri camisinin bulunduğu Ayodhya’daki tartışmalı arazinin tamamını Hindu tarafına vererek bir Ram tapınağının inşasının yolunu açtı ve hükümetten Ayodhya’da Müslümanlara cami inşaatı için alternatif bir arazi vermesini istedi. Mahkeme, Müslümanların tartışmalı arazi üzerinde tekeli olduğuna dair kanıt sunamadıklarını belirtti.
Ayodhya tartışması Hindular tarafından Tanrı Ram’ın doğum yeri olduğuna inanılan bir arazinin kontrolü etrafında dönüyor.
- Hindular 1528’de Moğol imparatoru Babür’ün bir generalinin arazideki Hindu tapınağını yerle bir ettiğine ve yerine Babri adında bir cami inşa ettirdiğine inanıyor. Cami, 6 Aralık 1992’de isyana dönüşen bir gösteri sırasında tutucu Hindular tarafından yıkılmıştı.
Hindistan’ın kuzeydoğu eyaletlerinde protesto gösterileri devam ederken, Hindistan Parlamentosu 11 Aralık’ta tartışmalı vatandaşlık yasa tasarısını onayladı. Yasa, Pakistan, Bangladeş ve Afganistan’dan gelen gayrimüslim mültecilere, kendi ülkelerinde din kaynaklı saldırılara maruz kalmaları durumunda Hint vatandaşlığı verilmesini öngörüyor. Ancak Müslümanları kapsamayan bu yasanın ayrımcılık güttüğü ve Anayasa’nın dine dayalı vatandaşlık verilmesine izin vermediği için anayasaya aykırı olduğu söyleniyor.
Yasa yüzünden kuzeydoğu eyaletlerinde başlayan protestolar pek çok siyasetçi, öğrenci birlikleri ve aktivistlerin de hükümetin kararına tepki gösteren yüz binlerce insana katılmasıyla ülkenin diğer noktalarına da yayıldı.
Halkın 2020’den ilk beklentisi barışın yeniden tesis edilmesi ve ülkenin normalleşmesi yönünde. Hukukun ve düzenin yeniden tesis edilmesinin ötesinde, Hindistan halkının ekonominin canlanması, istihdam ve yüksek tarım geliri gibi yeni yıldan birçok beklentisi var.
Ekonomik yavaşlama ve neredeyse tüm sektörlerde yaşanan iş kesintileri Hindistan’ın büyük genç nüfusunu hayal kırıklığına uğratıyor. Hint halkı hükümetin önümüzdeki yıl ekonomik canlanma ve istihdam yaratmaya odaklanmasını bekliyor.
Hindistan’ın 2019’da daha önceki yıllara göre hiç olmadığı kadar fazla sayıda ve şiddetli doğal felaketlerle karşı karşıya olduğu göz önüne alındığında, iklim değişikliği büyük bir tehdit olarak duruyor. Ancak, Hindistan’ın kıyı bölgelerinde daha fazla istihdam imkânı olması nedeniyle insanların iş arayışıyla kıyılardaki kentsel alanlara göç etmesi buralardaki yoğunluğu daha da artırmaktadır.
Hindistan, 2022 yılına kadar tarım gelirlerini ikiye katlama gibi zor bir hedefe ulaşmaya çalışıyor. Hindistan’da tarım sektörünün, sulama tesisleri, depolama ve soğuk depo gibi tarımsal altyapı yatırımlarının artmasıyla 2020’de daha iyi bir ivme kazanması muhtemeldir. Birçok zorluğa rağmen, yaklaşık 1,3 milyar Hindistanlı 2020’yi umut ve beklentiyle karşılayacak.