Türkiye'deki bir Kırgızistan'a, Ulupamir köyüne gitmek için rotamızı çizdik, biletlerimizi aldık, Oğuzhan, Emin ve ben hızlıca yola koyulduk.
Ulupamir köyünün ilginç bir hikayesi var. Ulupamirliler yıllar önce Kırgızistan'da Rus tehdidiyle karşılaşmış. Sovyet güçleri 1916'da onları Afganistan'ın Pamir Dağları'na gönderiyor. Aslında onları ölüme gönderilmişlerdi. Çünkü gittikleri yer yaklaşık 5 bin rakımda ve -40 derece soğuktu. Ama onlar bölgeye adapte olarak hayatta kalmayı başardı. 1979'da Sovyetler Birliği Afganistan'ı işgal edince, Çin'e gitmekten başka çareleri kalmadı. Burada da Müslüman oldukları için Çin tehdidiyle karşılaştılar. Bu yüzden Hacı Rahman Kulu önderliğinde Müslüman bir ülke olan Pakistan'a göç etmeye karar verdiler. Ne yazık ki Pakistan'da da sıcaktan ölümler başladı. Çünkü -40 derecede yaşamaya alışan Kırgızlar bir anda kendilerini 50 derece sıcakta buldular.
Onlar dünyada kendilerine bir yer bulamamış, bir yere sığamamıştı… Amerika bu durumdan haberdar olunca onları Alaska'ya çağırdı. Vatandaşlık da verecekti. Aynı süreçte Türkiye'den de bir davet geldi. Kenan Evren, “Biz soydaşız, gelin Türkiye'de nerede istiyorsanız yaşayın” diyordu. Aslında onlar Amerika'da sadece dinlerini değil, kültürlerini, kimliklerini, hatta isimlerini kaybedeceklerini ve birbirlerinden kopacaklarını biliyorlardı. Bu yüzden 1982'de Türkiye'ye gelmeye karar verdiler. Bir kısmı Malatya'ya, bir kısmı Adana'ya, bir kısmı da Van'a yerleşti. Sonra da Van'da tekrar bir arada yaşamaya başladılar. Yaşadıkları köye de Pamir dağlarından geldikleri için Ulupamir adını verdiler.
Birkaç yıl sonra bölgede terör olayları başladı. Ulupamir köyü ise bölgede kilit bir görev üstlendi. PKK'nın bölgede iki geçiş noktası vardı. Biri de Ulupamir'den geçiyordu. Köyün erkekleri koruculuk yaparak terörle mücadeleye destek veriyor. Şu anda köyde yaklaşık 200 korucu var. Gençler ise rütbeli asker olarak görev yapıyor.
Köylüler ve biz sanki birbirini yıllardır görmeyen dostlar gibiydik. Ulupamirliler kültürlerine çok bağlı. Kültürel kodları unutmamak için de kurslar açmışlar. Halı dokuma kursu da bunlardan biri. Bunun gibi pek çok kurs var. Böylelikle hem kültürlerinden uzaklaşmamış oluyorlar, hem de kadın istihdamına katkı sağlıyorlar.
İşte renkli kültürleri ve gelenekleriyle Ulupamir Köyü'nün ilginç hikayesi...