İsrail "insani ara" ile ne hedefledi?

İsrail ordusunun 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü saldırılarına 24 Kasım'da “insani ara' verildi. Dünya kamuoyunda yükselen tepkilerin önemli bir etkisinin olduğu bu ara yalnızca 7 gün sürdü. Bu süreçte karşılıklı esir takasları yapılırken dikkati çeken kısım El Kassam Tugayları'nın serbest bıraktığı, gülen, el sallayan İsrailliler olmuştu. İnsani arada neler olduğunu hem Hamas'ın hem de İsrail'in hangi avantajları ya da dezavantajları sağladığı ise koca bir soru işareti olarak bekliyordu.

Gazze'de işlenen insanlık suçlarının yanında işgal altındaki Batı Şeri ve Doğu Kudüs'te uyguladığı baskı ve şiddet bu 7 günlük sürede durmadı. Birçok bölgede yapılan baskınlarla birçok Filistinli gözaltına alındı. Gazze'deki hükümete göre; 6 bin 150'si çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 15 bini aşkın kişi İsrail ordusunun saldırılarında öldürüldü.

Hamas'ın toparlanabilmesi için avantaj olduğunu düşünen İsrail destekçilerinin baskılarına rağmen insani ara işledi. Bu konu hakkında aklımdaki soruları sormak için İstihbarat Uzmanı Ali Burak Darıcılı ile konuştum. İsrail için hem avantaj hem de dezavantajları olduğunun altını çizen Darıcılı, takas edilenlerin sorgularının tamamlanması ile bilgiler elde edilmesinin temel amaç olacağını belirtiyor. İkinci en önemli kısım ise tedarik zincirinin tamamlanması. Bu aynı zamanda Gazze için de oldukça kritik bir konu. Çünkü vasfını yitiren hastanelerin yeniden işlevsel hale gelmesi, insani yardımlara ulaşım gibi hayati durumların iyileştirilmesi gerekiyordu. İsrail'in tedarik zinciri ise daha çok askeri anlamda olacaktı. Üçüncü ve en kritik noktalardan biri de istihbarat anlamında bir hedef belirlemek isteniyor olabilir. Saldırılar hala devam ederken bir çözüm mümkün mü sorusu cevap bekliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sizce küresel kamuoyundaki tepkiler, İsrail'i durdurmaya yetecek mi?