Ders çalışma zamanları, zihinsel odaklanma ve konsantrasyonun peşinden koştuğumuz anlar. Ancak, içimizdeki o muzip iç ses, bazen bize tam tersi bir yönde yol gösterir. 'Her şeyi boş ver, biraz keyfine bak!' der gibi bir telaşa kapılırız. İşte o anlar, sanki ders kitapları birer sırığa dönüşüp biz de bir cambaz gibi onlarda denge kurmaya çalışan bir performans sanatçısı gibi hissettirir. İçsel ses, ders çalışma masamızın üzerindeki kitapları ve notları görünce, 'Ne gerek var bu kadar zahmete? Haydi biraz mola ver, kendi keyfini çıkar!' diye bize fısıldar. Tam da o an, bir kahve molası, sosyal medyada kaybolma ya da tamamen rahatlayıp bir film izleme dürtüsü bizi sarar. Bu dürtüden kurtulabilen varsa bize de bir yol göstersin.