Hayatın karmaşası içinde, bazen en güzel kaçış rotası tabaklar dolusu lezzet olabilir. Arkadaşlarımızla, ailemizle ya da yalnız başımıza gerçekleştirdiğimiz birçok etkinlik vardır ama bu etkinliklerin en başında gelen ve reddedilemez bir gerçek olarak kabul ettiğimiz bir şey varsa o da yemek yemektir. Bir öğünün tadına varmak, sadece bir biyolojik ihtiyacı karşılamakla kalmaz, aynı zamanda ruhumuzu da besler. Herhangi bir zorlu günün ardından, lezzetli bir yemekle karşılaşmak, bir anlığına bile olsa, içsel huzurumuzu sağlar. Yemek, sanki bir iyilik meleği gibi gelir ve tüm sıkıntıları, stresleri bir kenara bırakıp bizi sıcak bir kucaklama gibi sarar.