İnsan eti yiyor ve insan kanı içiyor diyerek propaganda yaptılar.Uganda'nın eski devlet başkanı İdi Amin, yıllar boyu Batı medyasının hedefindeydi.1980'lerde Cidde'de Türkiye'yi tanıtma programı yapılmıştı.Toplantıda İdi Amin'i gören bir Türk grup yanına gitti.“Siz İdi Âmin misiniz” diye sordular. “Bir Türk kahvesi ısmarlamazsanız konuşmam” deyince sıcak bir hava oluştu.Tam o esnada inançsız bir Türk mühendis “Siz, ülkenizde neden insan kanı içiyordunuz?” diye sordu.İdi Âmin gayet sakin bir şekilde: “Orada Türk kahvesi yoktu da onun için” dedi. İdi Âmin, “Siz Türkler, 1974'te Kıbrıs'ta çocukları, kadınları neden canlı canlı gömdünüz” diye sordu. Mühendis, “Hayır! Biz öyle bir şey yapmadık” deyince İdi Âmin kükrercesine: İnsan kanı içiyordun' dedin. Bir insana yapılabilecek en ağır hakareti yaptın, ben kızmadım. Sana ne oluyor şimdi dedi ve ekledi: Çocuk, benim ülkem kuş cennetidir.Beni ziyarete gelenler kuş eti veya canlı kuş hediye ederlerdi.Ben o kuşların bile kanını içmedim. Benden önce Uganda'da Müslümanlar köle ve hizmetçi idi. Resmi iş alamazlardı. Resmî işlerdeki oranını yüzde 80'e çıkarttım. İngiliz ve Batı bunu asla kabullenemedi. Masa başından aleyhte haberler ürettiler. Bilin ki, benim ülkemden çıkan her haber önce Londra'ya gider şekillenir ve oradan size gelirdi. Sizinle ilgili haberler de İsrail'den İsviçre'ye gider, istenen şekle konur, sonra bize gelirdi ve bu hâlen öyledir” dedi. Yazının tamamı Gerçek Hayat'ın 1087. sayısında