Uzay turizmi artık kaçınılmaz bir gerçek. Peki uzay turizmi ne kadar zararlı, ne kadar güvenli?
Blue Origin, Virgin Galactic gibi uzay şirketlerinin ana hedefi uzaya yolcu taşımak. Jeff Bezos'un geçtiğimiz günlerde uzaya başarılı bir şekilde seyahat etmesi artık uzay turizminin kaçınılmaz bir gerçek olduğunu gözler önüne seriyor. Peki uzay turizmi ne kadar zararlı, ne kadar güvenli? 6 soruda cevaplayalım.
İklim değişikliği ve pandemi de dahil olmak üzere birçok küresel krizin ortasında, milyarderler paralarını eğlence için kendilerini uzaya fırlatmak için harcıyorlar. Amazon'un kurucusu Jeff Bezos, Salı günü yaptığı ilk uzay uçuşundan sonra gazetecilere yaptığı açıklamasında “bu seyahati maddi olarak mümkün kılan” müşterilerine ve Amazon çalışanlarına teşekkür etmesi, eleştirileri de alevlendirdi.
İnsanlar ne kadar eleştirse de bu eleştiriler Jeff Bezos'u ve diğer milyarderleri durdurabilecek güçte değil. Bezos'un uzay yolculuğu şirketi Blue Origin, bu yılın sonuna doğru gerçekleşecek iki seyahat planladı bile.
İngiliz milyarder Richard Branson'ın şirketi Virgin Galactic ise gelecekteki yolculuklar için şimdiden 600'ü aşkın insandan yaklaşık 250 bin dolar topladı.
Uzay yolculukları artık kaçınılmaz bir gerçekken bunun hakkında akla takılan 6 soruya cevap vermekte fayda var.
1) Uzayda seyahat yapacaklar ne deneyimleyecek, neler görecek?
Uzaya seyahat etmenin en büyük avantajı manzara. Virgin Galactic uzay şirketini tercih eden yolcular, deniz seviyesinden 86 kilometre yukarıya kadar çıkarak seyahat edecek. Blue Origin şirketini tercih edenler ise yaklaşık 100 kilometre yukarıya çıkacaklar.
NASA, uzayın Dünya yüzeyinden 80 kilometre yukarıdan sonra başladığını söylüyor. Her iki şirkette NASA'nın söylediği sınırı geçiyor. Yani aslında Blue Origin ile Virgin Galactic arasında çok bir fark yok.
Uzaya seyahat edecek olanları bekleyen bir başka deneyim ise yer çekimin çok azalacağı. Uzay yolcuları yer çekiminin azalmasından dolayı oradan oraya hoplayıp zıplama şansını yakalayacaklar.
2) Ticari uzay yolculuğunun herhangi bir bilimsel amacı var mı, yoksa gerçekten sadece bir gezinti mi?
Şu anda, bu gezilerin bilim insanlarına yeni ve önemli bilgiler sunacağı net değil, ancak gelecekte uzay araştırmaları için kullanılabilecek bilgiler sağlayabilirler. Aslında, bu geziler aynı zamanda bilimsel deneyler için potansiyel fırsatlar olarak pazarlanmaktadır. Örneğin, en son Virgin Galactic şirketi uzay uçuşunda bitkileri taşıdı ve mikro yerçekimine nasıl tepki verdiklerini test etti.
3) Uzayda seyahat etmek güvenli mi?
Şu anda, uzay turizminin ne kadar riskli olduğu tam olarak belli değil.
Uzay seyahat şirketleri oluşabilecek risklere karşı seyahat edilmeden önce eğitimler veriyor. Adayların Yaklaşık 30 saniye sürecek olan G kuvvetine ve yüksek irtifalara karşı yeterlilikleri ölçülüyor. Uzmanlar, radyasyona maruz kalma ihtimalinin de bulunduğunu dile getirmekte.
4) Uzay yolculuğunun çevreye ne gibi etkileri var?
Uzay seyahatlerinde kullanılan roketlerin normal yolcu uçaklarına göre çok daha fazla emisyon saldığı dile getiriliyor. Uzay seyahatleri yaygınlaşmaya başladığında bu durum ciddi sıkıntılar doğurabilir. Zira sadece Virgin Galactic uzay şirketi, yılda 400'den fazla uçuş yapmayı planlıyor.
5) Bu yolculukları kim düzenliyor?
Şuan bu uçuşları ABD Federal Havacılık İdaresi (FFA) gözlemliyor. Ancak uzmanlara göre buna henüz ta anlamıyla denetleme demek güç. Ayrıca resmi bir makam tarafından bu uçuşların insanlar için güvenli olup olmadığına dair yapılmış bir düzenleme de yok.
6) Bilet fiyatları ne kadar olacak?
Uzay yolculuğu için istenilen ücret henüz tam kesinleşmiş değil.
Virgin Galactic'in uzayın eşiğine turist taşıyacağı uçuşlarda koltuk başına 250 bin dolar ödeneceği belirtiliyor. Blue Origin ise henüz net bir fiyat belirtmedi.
Fakat bu seyahatin şimdilik zenginler için erişilebilir olduğunu belirtmekte fayda var.